Konu hakkında bilgilendirme
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
ortak süper olmuş valla bayıldım resmen ya 
çok teşekkürler
hem sensiz iş kurarmıyım hayat işte
çok teşekkürler
hem sensiz iş kurarmıyım hayat işte
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
amin diyelim o zamn
hem senle ben varken birşeycik olmaz haber ajansımıza
hem senle ben varken birşeycik olmaz haber ajansımıza
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
16 Ekim 2010 Cumartesi
İnsanlığın utanç raporu
Bilim insanlarından utandıran rapor: Bugün yaşadığımız gibi yaşamaya devam edebilmemiz için bize en az bir buçuk gezegen daha lazım!
Yeni yayınlanan bir rapora göre, insanlar bir buçuk gezegenlik kaynak tüketiyor ve 2030'da iki gezgene ihtiyacımız olacak. Yeni bir raporla insanlığın doğal kaynaklara talebi 50 yıldan az bir sürede ikiye katlandı ve şimdi Dünya'nın sunabileceğini bunun yarısı kadar aştığı uyarısında bulunuldu.
İnsanlar, kaynak kullanımına bu şekilde devam etmeleri halinde 2030'da küresel olarak iki Dünya'lık bir kapasiteye ihtiyaç duyulacak.
Tropikal ülkelerdeki doğal yaşamın muazzam baskı altında olduğu belirtilirken, türlerin nüfuslarında son 30 yılda yüzde 60 azalma yaşandığına dikkat çekildi. WWF (Dünya Doğayı Koruma Vakfı), Zoological Society of London ve Global Footprint Network tarafından hazırlanan rapor, insanların bu yaşam tarzını sürdürmeleri halinde hayatta kalabilmeleri için 2.75 gezgene ihtiyaç duyacakları uyarısında bulunuldu.
İnsanlığın (zengin ve yoksul toplumlar arasında önemli uçurumlar olmakla birlikte) bugünkü yaşam tarzını sürdürebilmesinin bir buçuk gezegen gerektirdiğine dikkat çekilen raporu hazırlayan araştırmacılar, 2 bin 500 türe ait 8 bin popülasyona baktı ve toprak kullanımı ve su tüketimindeki değişimleri inceledi.
Kaynakların aşırı tüketimi konusunda başta gelen beş ülke, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Danimarka, Belçika ve ABD olarak sayılırken, ekolojik sınır aşımına büyük ölçüde dünyada artan karbon ayakizlerinin yol açtığı belirtildi.
Rapor karbon ayakizinin 1961'den beri 11 kat arttığına dikkat çekiyor. İnsanlığın, gıda, yakıt, temiz su ve diğer kaynaklara bağımlılığı ve bunları aşırı tüketimi sonucunda vahşi doğa ve ekosistemlerin yok olması tehlikesinin ortaya çıktığına dikkat çekilirken, dünyadaki türlerin nüfuslarında 1970-2007 arasında yüzde 30 azalma olduğu belirtiliyor. Tropikal bölgelerde düşüşün yüzde 60 olduğu bildirildi.
Geçen hafta Japonya'daki uluslararası görüşmeler sırasında yayınlanan rapor ayrıca 2050 için tahmin edilen küresel nüfus olan 9.2 milyar insanın Malezya tipi beslenirse hayatta kalabilmek için 1.3, İtalyan tipi beslenirse hayatta kalmak için 2 gezegene ihtiyacı olacak
İnsanlığın utanç raporu
Bilim insanlarından utandıran rapor: Bugün yaşadığımız gibi yaşamaya devam edebilmemiz için bize en az bir buçuk gezegen daha lazım!
Yeni yayınlanan bir rapora göre, insanlar bir buçuk gezegenlik kaynak tüketiyor ve 2030'da iki gezgene ihtiyacımız olacak. Yeni bir raporla insanlığın doğal kaynaklara talebi 50 yıldan az bir sürede ikiye katlandı ve şimdi Dünya'nın sunabileceğini bunun yarısı kadar aştığı uyarısında bulunuldu.
İnsanlar, kaynak kullanımına bu şekilde devam etmeleri halinde 2030'da küresel olarak iki Dünya'lık bir kapasiteye ihtiyaç duyulacak.
Tropikal ülkelerdeki doğal yaşamın muazzam baskı altında olduğu belirtilirken, türlerin nüfuslarında son 30 yılda yüzde 60 azalma yaşandığına dikkat çekildi. WWF (Dünya Doğayı Koruma Vakfı), Zoological Society of London ve Global Footprint Network tarafından hazırlanan rapor, insanların bu yaşam tarzını sürdürmeleri halinde hayatta kalabilmeleri için 2.75 gezgene ihtiyaç duyacakları uyarısında bulunuldu.
İnsanlığın (zengin ve yoksul toplumlar arasında önemli uçurumlar olmakla birlikte) bugünkü yaşam tarzını sürdürebilmesinin bir buçuk gezegen gerektirdiğine dikkat çekilen raporu hazırlayan araştırmacılar, 2 bin 500 türe ait 8 bin popülasyona baktı ve toprak kullanımı ve su tüketimindeki değişimleri inceledi.
Kaynakların aşırı tüketimi konusunda başta gelen beş ülke, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Danimarka, Belçika ve ABD olarak sayılırken, ekolojik sınır aşımına büyük ölçüde dünyada artan karbon ayakizlerinin yol açtığı belirtildi.
Rapor karbon ayakizinin 1961'den beri 11 kat arttığına dikkat çekiyor. İnsanlığın, gıda, yakıt, temiz su ve diğer kaynaklara bağımlılığı ve bunları aşırı tüketimi sonucunda vahşi doğa ve ekosistemlerin yok olması tehlikesinin ortaya çıktığına dikkat çekilirken, dünyadaki türlerin nüfuslarında 1970-2007 arasında yüzde 30 azalma olduğu belirtiliyor. Tropikal bölgelerde düşüşün yüzde 60 olduğu bildirildi.
Geçen hafta Japonya'daki uluslararası görüşmeler sırasında yayınlanan rapor ayrıca 2050 için tahmin edilen küresel nüfus olan 9.2 milyar insanın Malezya tipi beslenirse hayatta kalabilmek için 1.3, İtalyan tipi beslenirse hayatta kalmak için 2 gezegene ihtiyacı olacak
crt
Kullanıcı
Her gün 5 bin insan kirli içme suyu nedeniyle ölüyor.
1 milyara yakın insan aç geziyor.
Kimyasal atıklar vs. delinen ozon tabakası ..
Küresel sermayenin gücüne artırmak için planlanmış kirli savaşlar vs. vs.
Bu arada dünya kaynakları hızla tükeniyor zengin-yoksul uçurumu açılıyor..
İnsanlık utanıyor mu yoksa kendi sonunumu hazırlıyor bilinmez ama işte hızla tükenen bir dünya..!
1 milyara yakın insan aç geziyor.
Kimyasal atıklar vs. delinen ozon tabakası ..
Küresel sermayenin gücüne artırmak için planlanmış kirli savaşlar vs. vs.
Bu arada dünya kaynakları hızla tükeniyor zengin-yoksul uçurumu açılıyor..
İnsanlık utanıyor mu yoksa kendi sonunumu hazırlıyor bilinmez ama işte hızla tükenen bir dünya..!
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
teşekkürler yorum için
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
16 Ekim 2010 Cumartesi
Görünmeyen İstanbul...
İstanbul Sanat Fuarı-ARTİST 2010, 30 Ekim'de başlıyor...
Türkiye’nin en kapsamlı sanat fuarı olma özelliğini taşıyan İstanbul Sanat Fuarı-ARTİST 2010, bu sene birbirinden önemli sergiler ve yurt dışından çok sayıda sanatçı ile 20. yaşını kutlamaya hazırlanıyor. 20. İstanbul Sanat Fuarı-Artist 2010, 30 Ekim'de TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi'nde açılacak. Konuyla ilgili yapılan açıklamaya göre, TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım AŞ. tarafından düzenlenen fuar, yeniliklerle sanatseverlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. 29. İstanbul Kitap Fuarı ile eş zamanlı gerçekleştirilen ve ana teması "Görünmeyen İstanbul" olduğu fuarda, 20 ülkeden 100 sanatçının resim, fotoğraf, heykel, enstalasyon, baskı, video, performans ve dans gibi farklı disiplinlerden oluşan eserleri ile Koridoor Çağdaş Sanat Programları görülebilecek.
Hollanda'da bulunan Çağdaş Sanat ve Tasarım Yüksek Lisans programı Sanderg Institut ve Amsterdam'da yapılan Kunstvlaai/Sanat Fuarı'nın düzenleyicilerinin kolektif bir standının olacağı fuarda, bu ülkeden 19 farklı sanat inisiyatifi ve bağımsız grup yer alacak.
ÖĞRENCİ, ÖĞRETMEN VE EMEKLİLERE ÜCRETSİZ
Video-Art'ın önemli temsilcilerinden Lowave film şirketi de fuarda 'Resistance(s) / Direniş(ler)', sanatçı Triny Prada ve İsmail Bahri'nin işleriyle yer alacak. Küratörlüğü Denizhan Özer, proje asistanlığı Elisabeth Del Prete tarafından gerçekleştirilen 'Buluşma Noktası İstanbul' isimli sergide gösterilecek iki ve üç boyutlu eserlerin yanı sıra dijital gösterimler, performans, dans, eğitim projeleri ve söyleşiler gerçekleştirilecek.
Uluslararası Sanat Eleştirmenleri (AICA-Türkiye) ve TÜYAP işbirliği ile düzenlenecek söyleşi ve panellere sanatçı, akademisyen, eleştirmen, uzman ve kurum temsilcileri konuk edilerek, ''Kent ve Sanat'', ''Eleştirmenler, Küratörler ve Fuarların Sanata Etkisi'', ''Müzeler, Müzecilik ve Sanat'' ve ''Türkiye'de Güncel Sanat'' konuları tartışmaya açılacak. Öğrenci, öğretmen ve emeklilere girişin ücretsiz olduğu fuar, 7 Kasım tarihine kadar ziyarete açık kalacak.
ONUR ÖDÜLLERİNİN SAHİPLERİ BELLİ OLDU
Fuar kapsamında plastik sanatların farklı alanlarındaki katkıları nedeniyle her yıl düzenli olarak verilen 'Onur Ödülleri' sahipleri de belli oldu.
'Sanatçı Onur Ödülü'ne heykeltıraş Ali Teoman Germaner, 'Eleştirmen Onur Ödülü'ne Prof. Dr. Ayla Ödekan, 'Koleksiyoner Onur Ödülü'ne İpek ve Ahmet Merey, 'Sanatsever Kurum Onur Ödülü'ne ise Baksı Müzesi değer görüldü
Görünmeyen İstanbul...
İstanbul Sanat Fuarı-ARTİST 2010, 30 Ekim'de başlıyor...
Türkiye’nin en kapsamlı sanat fuarı olma özelliğini taşıyan İstanbul Sanat Fuarı-ARTİST 2010, bu sene birbirinden önemli sergiler ve yurt dışından çok sayıda sanatçı ile 20. yaşını kutlamaya hazırlanıyor. 20. İstanbul Sanat Fuarı-Artist 2010, 30 Ekim'de TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi'nde açılacak. Konuyla ilgili yapılan açıklamaya göre, TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım AŞ. tarafından düzenlenen fuar, yeniliklerle sanatseverlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. 29. İstanbul Kitap Fuarı ile eş zamanlı gerçekleştirilen ve ana teması "Görünmeyen İstanbul" olduğu fuarda, 20 ülkeden 100 sanatçının resim, fotoğraf, heykel, enstalasyon, baskı, video, performans ve dans gibi farklı disiplinlerden oluşan eserleri ile Koridoor Çağdaş Sanat Programları görülebilecek.
Hollanda'da bulunan Çağdaş Sanat ve Tasarım Yüksek Lisans programı Sanderg Institut ve Amsterdam'da yapılan Kunstvlaai/Sanat Fuarı'nın düzenleyicilerinin kolektif bir standının olacağı fuarda, bu ülkeden 19 farklı sanat inisiyatifi ve bağımsız grup yer alacak.
ÖĞRENCİ, ÖĞRETMEN VE EMEKLİLERE ÜCRETSİZ
Video-Art'ın önemli temsilcilerinden Lowave film şirketi de fuarda 'Resistance(s) / Direniş(ler)', sanatçı Triny Prada ve İsmail Bahri'nin işleriyle yer alacak. Küratörlüğü Denizhan Özer, proje asistanlığı Elisabeth Del Prete tarafından gerçekleştirilen 'Buluşma Noktası İstanbul' isimli sergide gösterilecek iki ve üç boyutlu eserlerin yanı sıra dijital gösterimler, performans, dans, eğitim projeleri ve söyleşiler gerçekleştirilecek.
Uluslararası Sanat Eleştirmenleri (AICA-Türkiye) ve TÜYAP işbirliği ile düzenlenecek söyleşi ve panellere sanatçı, akademisyen, eleştirmen, uzman ve kurum temsilcileri konuk edilerek, ''Kent ve Sanat'', ''Eleştirmenler, Küratörler ve Fuarların Sanata Etkisi'', ''Müzeler, Müzecilik ve Sanat'' ve ''Türkiye'de Güncel Sanat'' konuları tartışmaya açılacak. Öğrenci, öğretmen ve emeklilere girişin ücretsiz olduğu fuar, 7 Kasım tarihine kadar ziyarete açık kalacak.
ONUR ÖDÜLLERİNİN SAHİPLERİ BELLİ OLDU
Fuar kapsamında plastik sanatların farklı alanlarındaki katkıları nedeniyle her yıl düzenli olarak verilen 'Onur Ödülleri' sahipleri de belli oldu.
'Sanatçı Onur Ödülü'ne heykeltıraş Ali Teoman Germaner, 'Eleştirmen Onur Ödülü'ne Prof. Dr. Ayla Ödekan, 'Koleksiyoner Onur Ödülü'ne İpek ve Ahmet Merey, 'Sanatsever Kurum Onur Ödülü'ne ise Baksı Müzesi değer görüldü
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
17 Ekim 2010 Pazar
İşte kazananlar!
32. Kıtalararası İstanbul Avrasya Maratonu sona erdi. Sultanahmet'deki varış noktasına tek başına gelen Kiplagat, 2.10.39'lik derecesiyle parkur rekoru kırarak, ilk sırayı aldı. Parkur rekoru 2007 yılında 2.10.56'lik derecesiyle birinci olan Kenyalı David Emmanuel Cheruiyot'a aitti.
Kiplagat'ın ardından Etiyopyalı Dereje Yadete Woldegiorgis 2.11.53'lük derecesiyle ikinci, yine Etiyopyalı Girma Assefa da 2.13.37'lik derecesiyle üçüncü oldu.
Kiplagat, yarışı canlı yayınlayan TRT 3'de yaptığı açıklamada, rekoru beklemediğini ifade ederek, ''Yeterince tempolu geldim. Son kilometrede daha da hızlı koşmaya başladım ve parkur rekoru kırmayı başardım'' dedi.
BAYANLARDA KASIM KAZANDI
32. Kıtalararası İstanbul Avrasya Maratonu'nda bayanlarda Etiyopyalı Ashu Kasım, parkur rekorunu kırarak, birinci oldu.
Sultanahmet'deki varış noktasına tek başına gelen Kasım, 2.27.25'lik derecesiyle, parkur rekoru kırarak, ilk sırayı aldı. Bayanlarda Etiyopyalı Alemitu Abera, 2.27.54'lük derecesiyle ikinciliği, yine Etiyopyalı Amane Gobena 2.32.28 derecesiyle üçüncülüğü elde etti.
Böylece maratonda bayanlarda ilk 3 dereceyi Etiyopyalı sporcular almış oldu.
KÖPRÜ DİREKLERİ DUVAR YAZILARIYLA DOLDU
İstanbullular eşsiz boğaz manzarasının keyfini çıkarırken, bazıları da köprü direklerini duvar yazılarıyla doldurdu. Doğum tarihi ve isimlerle dolan köprü direklerinin başına elinde direkleri temizlemesi elinde fırçayla bir görevli konuldu.
DİREKLER BEŞİK GİBİ SALLANDI
Yılda bir kez yayalar için açılan Boğaz köprüsünde çok ilginç bir manzarada yaşandı. Yaklaşık 100 bin kişinin katıldığı maratonda köprü üzerinden bu kadar kişinin aynı anda yürümesiyle, köprünün aydınlatma direkleri beşik gibi sallandı. Direkler bir sağa bir sola giderken çok ilginç görüntüler ortaya çıktı.
İşte kazananlar!
32. Kıtalararası İstanbul Avrasya Maratonu sona erdi. Sultanahmet'deki varış noktasına tek başına gelen Kiplagat, 2.10.39'lik derecesiyle parkur rekoru kırarak, ilk sırayı aldı. Parkur rekoru 2007 yılında 2.10.56'lik derecesiyle birinci olan Kenyalı David Emmanuel Cheruiyot'a aitti.
Kiplagat'ın ardından Etiyopyalı Dereje Yadete Woldegiorgis 2.11.53'lük derecesiyle ikinci, yine Etiyopyalı Girma Assefa da 2.13.37'lik derecesiyle üçüncü oldu.
Kiplagat, yarışı canlı yayınlayan TRT 3'de yaptığı açıklamada, rekoru beklemediğini ifade ederek, ''Yeterince tempolu geldim. Son kilometrede daha da hızlı koşmaya başladım ve parkur rekoru kırmayı başardım'' dedi.
BAYANLARDA KASIM KAZANDI
32. Kıtalararası İstanbul Avrasya Maratonu'nda bayanlarda Etiyopyalı Ashu Kasım, parkur rekorunu kırarak, birinci oldu.
Sultanahmet'deki varış noktasına tek başına gelen Kasım, 2.27.25'lik derecesiyle, parkur rekoru kırarak, ilk sırayı aldı. Bayanlarda Etiyopyalı Alemitu Abera, 2.27.54'lük derecesiyle ikinciliği, yine Etiyopyalı Amane Gobena 2.32.28 derecesiyle üçüncülüğü elde etti.
Böylece maratonda bayanlarda ilk 3 dereceyi Etiyopyalı sporcular almış oldu.
KÖPRÜ DİREKLERİ DUVAR YAZILARIYLA DOLDU
İstanbullular eşsiz boğaz manzarasının keyfini çıkarırken, bazıları da köprü direklerini duvar yazılarıyla doldurdu. Doğum tarihi ve isimlerle dolan köprü direklerinin başına elinde direkleri temizlemesi elinde fırçayla bir görevli konuldu.
DİREKLER BEŞİK GİBİ SALLANDI
Yılda bir kez yayalar için açılan Boğaz köprüsünde çok ilginç bir manzarada yaşandı. Yaklaşık 100 bin kişinin katıldığı maratonda köprü üzerinden bu kadar kişinin aynı anda yürümesiyle, köprünün aydınlatma direkleri beşik gibi sallandı. Direkler bir sağa bir sola giderken çok ilginç görüntüler ortaya çıktı.
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
20 Ekim 2010 Çarşamba
Ata'nın özel dünyasına yolculuk
Atatürk’ün birçok özel eşyasının bulunduğu sergi, Rahmi Koç Müzesi’nde...
Rahmi M. Koç Müzesi, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda ziyaretçilerini Atatürk objelerinin sergilendiği bölüme bekliyor. Atatürk’ün, Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini attığı dönemde kullandığı özel eşyaları, onun titiz ve kararlı kişiliği ile kişisel yaşam tarzının nasıl örtüştüğünü gözler önüne seriyor.
Atatürk’ün ofis, şahsi eşyaları ve kıyafetlerinden meydana gelen ve sergilenen koleksiyonu, Kurtuluş Savaşı’nda önemli rol oynayan ve daha sonra Atatürk’ün yakını ve çalışma arkadaşları arasına katılan Albay Halil Nuri Yurdakul biraraya getirdi. Yurdakul’un oğlu Prof. Dr. Yurdakul Yurdakul ve gelini Ayşe Acatay Yurdakul da eşyaları müzeye bağışladı.
Atatürk’ün ofis, şahsi eşyaları ve kıyafetlerinden meydana gelen ve sergilenen koleksiyonu, Kurtuluş Savaşı’nda önemli rol oynayan ve daha sonra Atatürk’ün yakını ve çalışma arkadaşları arasına katılan Albay Halil Nuri Yurdakul biraraya getirdi. Yurdakul’un oğlu Prof. Dr. Yurdakul Yurdakul ve gelini Ayşe Acatay Yurdakul da eşyaları müzeye bağışladı.
Ata'nın özel dünyasına yolculuk
Atatürk’ün birçok özel eşyasının bulunduğu sergi, Rahmi Koç Müzesi’nde...
Rahmi M. Koç Müzesi, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda ziyaretçilerini Atatürk objelerinin sergilendiği bölüme bekliyor. Atatürk’ün, Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini attığı dönemde kullandığı özel eşyaları, onun titiz ve kararlı kişiliği ile kişisel yaşam tarzının nasıl örtüştüğünü gözler önüne seriyor.
Atatürk’ün ofis, şahsi eşyaları ve kıyafetlerinden meydana gelen ve sergilenen koleksiyonu, Kurtuluş Savaşı’nda önemli rol oynayan ve daha sonra Atatürk’ün yakını ve çalışma arkadaşları arasına katılan Albay Halil Nuri Yurdakul biraraya getirdi. Yurdakul’un oğlu Prof. Dr. Yurdakul Yurdakul ve gelini Ayşe Acatay Yurdakul da eşyaları müzeye bağışladı.
Atatürk’ün ofis, şahsi eşyaları ve kıyafetlerinden meydana gelen ve sergilenen koleksiyonu, Kurtuluş Savaşı’nda önemli rol oynayan ve daha sonra Atatürk’ün yakını ve çalışma arkadaşları arasına katılan Albay Halil Nuri Yurdakul biraraya getirdi. Yurdakul’un oğlu Prof. Dr. Yurdakul Yurdakul ve gelini Ayşe Acatay Yurdakul da eşyaları müzeye bağışladı.
N
neslican
Kullanıcı
Amerikan gençliği nihayet çıldırdı. Georgetown Üniversitesi lisans öğrencisi olan Charley Cooper, kendi için yeterli vakti bulamadığından kişisel bir asistan tutmaya karar verdi. 19 yaşındaki Cooper, okulunun internet sitesine verdiği ilanda, hem okula gittiği hem de çalıştığı için işlerine yetişemediğini ve günlük işlerine yardımcı olacak birini aradığını yazdı. Saati 10 ile 12 $ arası bir miktara çalışacak olan asistanın dolap düzenlemesi, işe gidip gelirken onu bırakıp alması, saç kesim tarihlerini ayarlaması, arabaya benzin doldurması ve elektronik hesaplarını idare etmesi bekleniyor. Asistanlık görevi için Georgetown öğrenci ve mezunlarına öncelik vereceğini söyleyen Cooper, kesinlikle ilginç bir insan portresi oluşturuyor.
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
bi türk gençliği çoşamadı zaten
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
21 Ekim 2010 Perşembe
Bilgisayar başında 20 dakikadan fazla oturmak sakıncalı
Bilgisayar başında uzun süre vakit geçirenler, bel fıtığı riskiyle karşı karşıya bulunuyor. 20 dakikadan fazla bilgisayar başında vakit geçirmeyin. 20 dakikada bir bilgisayar başından kalkın ya da hareket yapın!
Türkiye Fizyoterapistler Derneği Başkanı Bülent Elbasan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de fizyoterapiste duyulan ihtiyacın her geçen gün daha da arttığını söyledi.
Yoğun iş temposu, dengesiz beslenme, maddi sıkıntılar nedeniyle insanların vücutlarına çok fazla dikkat etmediğini ifade eden Elbasan, bunun fizik tedavi ve rehabilitasyon gerektiren ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını kaydetti.
Özellikle bilgisayar başında uzun süre vakit geçirenlerin risk altında bulunduğunun altını çizen Elbasan, şöyle devam etti:
''İnsanlar çalıştıkları ortamda çevresel şartları vücut şekline göre ayarlamalı. Örneğin bilgisayar başında çalışanlar oturma pozisyonlarına çok dikkat etmeli. Uzun süre kambur pozisyonda çalışmak, bel ve sırt başta olmak üzere boyun ağrılarına neden oluyor. Dikkat edilmezse bu ağrılar çok ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle 20 dakikadan fazla bilgisayar başında vakit geçirmeyin. Bunu gerçekleştiremiyorsanız da 20 dakikada bir bilgisayar başından kalkın ya da hareket yapın.''
ERKEN TANIYLA KALICI RAHATSIZLIKTAN KURTULABİLİRİZ
Elbasan, bel, sırt ve boyun ağrılarının erken fark edilmesi durumunda basit önlemlerle kalıcı hale dönüşmesinin önüne geçilebileceğini söyledi.
Eskiden bazı kişilerin ortopedik rahatsızlıklarıyla ilgili hastane yerine ''kırık çıkıkçıya'' gittiğini vurgulayan Elbasan, ''Artık vatandaşlarımız da bu konuda daha duyarlı hale geldi. Eski yöntemlerle tedavi yerine rahatsızlıklarında hemen hastaneye geliyorlar. Kırık çıkıkçılara itibar etmiyorlar. Bu yöntemler insanlarda daha kalıcı zararlar bırakıyor'' diye konuştu.
Türkiye'de 6 bin fizyoterapistin bulunduğunu ifade eden Elbasan, değişen dünya şartlarında meslektaşlarına olan talebin her geçen gün daha da arttığını kaydetti.
Şu an 20 üniversitede fizyoterapi bölümünün bulunduğunu altını çizen Elbasan, önümüzdeki yıl bu sayının 30'a çıkmasını beklediklerini sözlerine ekledi
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
22 Ekim 2010 Cuma
Timsah, uçak düşürdü!
Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde yolculardan birinin spor çantasından kaçan timsah, düşmesine neden olduğu uçaktaki 20 kişinin ölümüne sebep oldu.
Kazadan kurtulan tek kişinin anlattığına göre, yolculardan biri timsahı büyük spor çantasında gizlice uçağı soktu. Ancak timsah binlerce feet yükseklikte çantadan kaçtı ve uçakta büyük bir izdihama neden oldu.
Kongolu yolcu, bunun üzerine Çek yapımı Let L-410 Turbolet model uçağın dengesinin bozulduğunu, İngiliz ve Hollandalı pilotların da bir daha kontrolü sağlayamadığını ifade etti.
Kazanın ardından yapılan incelemelerde düşen uçakta herhangi bir mekanik probleme rastlanmadığı bildirildi.
Kazaya neden olduğu iddia edilen timsah ise sağ salim yere indi. Ancak kurtarma ekipleri tarafından bıçakla öldürüldü.
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
evet gerçekten ürkütücü :-X
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
23 Ekim 2010 Cumartesi
Arif Damar toprağa verildi
Şair Arif İbrahim Damar (85) İstanbul'da toprağa verildi.
Kalp yetmezliği sebebiyle kaldırıldığı Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesinde hayatını kaybeden şair Damar için, Moda Camisi'nde cenaze töreni düzenlendi.
Cuma namazını müteakiben kılınan cenaze namazına, Damar'ın yakınlarının yanı sıra şairler Müslim Çelik, Adil İzci, Şeref Bilsel, Türk Tabipleri Birliği Başkanı Gencay Gürsoy, yazar Demir Özlü, Yaşar Miraç ve vatandaşlar katıldı.
Damar'ın cenazesi, cenaze namazının ardından Çengelköy Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Arif Damar toprağa verildi
Şair Arif İbrahim Damar (85) İstanbul'da toprağa verildi.
Kalp yetmezliği sebebiyle kaldırıldığı Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesinde hayatını kaybeden şair Damar için, Moda Camisi'nde cenaze töreni düzenlendi.
Cuma namazını müteakiben kılınan cenaze namazına, Damar'ın yakınlarının yanı sıra şairler Müslim Çelik, Adil İzci, Şeref Bilsel, Türk Tabipleri Birliği Başkanı Gencay Gürsoy, yazar Demir Özlü, Yaşar Miraç ve vatandaşlar katıldı.
Damar'ın cenazesi, cenaze namazının ardından Çengelköy Mezarlığı'nda toprağa verildi.
