Zynep'in Kaleminden

  • Konbuyu başlatan Zynep
  • Başlangıç tarihi

Konu hakkında bilgilendirme

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Özgün Kalemler kategorisinde Zynep tarafından oluşturulan Zynep'in Kaleminden başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 115,940 kez görüntülenmiş, 638 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Özgün Kalemler
Konu Başlığı Zynep'in Kaleminden
Konbuyu başlatan Zynep
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan günışığı
Z

Zynep

Kullanıcı
17 May 2006
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
Ben teşekkür ederim.
Benim anlatmak istediğim bu Site çatısı altında yazmak zaten sevgili yiğitçe... :)
Amatörcede olsa, ki bu sayfalarda aslında hepimiz bu amatör ruhu paylaşmıyor muyuz?:)
 
Ö

özlem1980

Kullanıcı
25 Nis 2008
En iyi cevaplar
0
0
Ankara
çok güzel yazmışsın yine zeynep almam gerekeni aldım.
Senin, Yiğitce nin, Mustafa nın kelimelerle adeta oynar gibi
içinizden geçenleri aktarmanız çok güzel.
Sizi ve sizin gibi diğer arkadaşları okudukça kendime çok şey kattığımı farkettim.
Belki birgün bu kattıklarım artık içimde durmak istemez ve burada sizlere ulaştırırım bende.
Laf olsun diye yazmıyorum inanki, dışardada arkadaşlarımada sürekli bahsettiğim gibi burası bana çok şey kattı ve katmaya devam ediyor herşeyden önce sizi tanıma fırsatım oldu ve sosyal hayattada herşeye daha çok fikir yürütüp yorum yapar oldum.
:) :) :-*
 
Y

yigitce

Kullanıcı
23 Nis 2008
En iyi cevaplar
0
0
yigitce2007.spaces.live.com
Zynep' Alıntı:
Ben teşekkür ederim.
Benim anlatmak istediğim bu Site çatısı altında yazmak zaten sevgili yiğitçe... :)
Amatörcede olsa, ki bu sayfalarda aslında hepimiz bu amatör ruhu paylaşmıyor muyuz?:)
benım bu hususta düsüncelerımı ve ınsanları tesfıkımı bılıyorsun zaten Zynep...
benım üzüntüm bır satır yorumu dahı cok gören ınsanlar adınadır...
yoksa emegın her türlüsüne saygım sonsuzdur...
tesekkürler...
 
Z

Zynep

Kullanıcı
17 May 2006
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
Sana katılıyorum sonuna kadar yiğitçe. Gerçi seninde iyi bildiğin gibi aslında biraz acımasızdım.:) Tamamen benden kaynaklanan bir sorundu. Amatörce okumayı başaramadığım için... Ve birde çok hassas olduğum bir konu; amatörde olsa kişilerin dilimizi düzgün kullanmaması sorunu.
Ama şöyle aklayabilirim kendimi bu sayfada; Benim acımasızca eleştirdiğim kişiler aslında hiç bir zaman amatörler değildi, bu kişiler ya kitap hazırlığı içinde olduklarından söz ediyorlardı, ya da eserlerine antolojilerde rastladığım kişilerdi.
Ve bu eleştirileri kabul edebilenler yollarına devam ettiler.:)
Burada benim pek çok arkadaşım var takdir edilecek kadar güzel yazan. Buraya özgün kalemler tarafından düşen her satırı imrenerek okuyorum ben de. Ve daha önemlisi, sanırım biz KG Ailesi olarak biraz daha uyumlu bakmayı bilebiliyoruz.
Bunu da ben Sitemiz misyonun çok iyi anlaşılmasına bağlıyorum ve katkıda bulunan her bir arkadaşımın sevgiyle alnından öpüyorum.
Teşekkürler hepimize...
 
Y

yigitce

Kullanıcı
23 Nis 2008
En iyi cevaplar
0
0
yigitce2007.spaces.live.com
ınsanlar kendılerınden,kendı düsüncelerınden ıkı satır dahı yazıyorlarsa bu emektır...
baskalarının paylasımlarını kendılerınınmıs gıbı gösterıyorsa...bunun adı hırsızlıktır...ve bunun cezasını hepımız bılıyoruz...ama en önemlısı böyle yapan ınsanlarla yıne de karsılasıyor olmamızdır...
sayfanı ısgal edecegım ama bır anımı paylasayım...
davet edıldıgım bır sıtede özgün sıırler altında bır baktım benım bır sıırım paylasılıyor...ve maalesef bunu yapan bır baska sıteden tanıdıgım bellı sevıyeyı asmıs bırısı...
ama ne nıyettır anlamadım...tabı kendıme aıt oldugunu bellı etmeden (c)alıntı oldugunu ıfade ettım...ve tabıkı ceza aldı...
burada kendı adıma cok üzüldüm...
ama benım emegımınde adıce bır düsünceye kurban gıtmesını ıstemedım...
yazan arkadaslarıma buradan seslenıyorum...
emegınıze saygı duyacak ınsanlar cıkacak ve sızın kendınızı asmanız ve gelıstırmenız ıcın yorumlarıyla tesfık edecektır...
tesekkürler...



 
Z

Zynep

Kullanıcı
17 May 2006
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
:)
Bu sitede benim yazımı kendisininmiş gibi gösteren yüzsüzlere şahit olduktan sonra şaşırmam ki yiğitçe.
Bu konuda çok sıkı takipçiyim.
Bu arada benim sayfalarım hepinize açık, bu sayfalar soluk alma sayfaları diyelim hadi... :)
 
Z

Zynep

Kullanıcı
17 May 2006
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
YALNIZLARIN PAZAR KEYFİ

Benim adım Ebruli/ biraz gerçek biraz rüya...
Pazar günü evde yalnız olmanın dayanılmaz keyfini yaşamayan bilemez!
Muhtemelen uzun bir cumartesi gecesinin yorgunluğuyla uyanılır Pazar sabahları ve "yat uyumaya devam et... offf amma uzatmışız geceyi yaa.. kalkıp duş yapmalı..." düşünce gelgitleri arasında tembel tembel çıkılır yataktan. Hareketler hafta içi günlere göre ağır çekime alınmış görüntüleri andırmaktadır adeta! Hatta her sabah kolaylıkla bulunan çay kutusunun Pazar sabahları ancak iki üç hamleden sonra bulunmasıda tembellik ibresinin son demlere dayanmasının göstergesidir!
Çay poşetleri demliğin içinde konumlandırılıp, çaydanlık ocak üstüne özensizce yerleştirildikten sonra, masa ya da tezgah üstünde akşamdan kalmış kırıntılara sevimsiz bakışlar fırlatılır ve banyoya doğru isteksizce yürünür; "neden kalktım ki yav? sanki beni bekleyen işler var?" diye söylenerek!
Aynadaki suretsiz suretle ilk gözgöze gelme anı genellikle olumsuzdur. Saç baş neden bu kadar karışır ki uyurken...
Uzatmadan...
Pazar sabahları, bu haftanın tek tatil gününü plansız programsız yaşayan yalnızlar için tembelliğin doruk noktasıdır diyelim.
Ama yazının başlığında "keyif" sözcüğü var ve aklınız karıştı gibi gibi... : ) (Bu internet ikonları nasıl yazı dilimize girdi ve ne kadar sıkça kullanılır oldu, ayrı bir boyut bu arada ama bunu şimdilik es geçelim.)
Filmi geri sarıyorum ve "oynatalım" tuşuna basıyorum!

Yok öyle sürüngenler modunda ayak sürüklemeler! Upuzun bomboş bir günün keyfine uyandınız, tatil bugün! :)
Canınızın çektiğini yapabilme özgürlüğünüz olduğunu düşünün gözlerinizi açarken, elbette sokaklara fırlayıp avaz avaz haykıramazsınız "seviyorum ülenn!!" falan filan diye, ya da sırf canınız çekti diye yanınızdan geçiveren yakışıklının yanağından makas alamazsınız, ya da reklam filmlerinin uyduruk cazibelerine kapılıp, karşınıza ilk çıkacak mini etekliye bir demet çiçek uzatma saflığına düşmenizide öneremem... ama eviniz ve siz!
İşte özgürlük alanı ve bugün özgürlük anıtı sizsiniz!

Keyfe bak... :)

Her sabah rutin adımlarla yol aldığınız koridorlar sizin! Kullanın haydi, zigzaglar çizin bu kez banyoya yürürken, hatta parende atmayı bile deneyebilirsiniz! Ya da duvarlara yumruk bile atabilirsiniz, dün sizi terkedip giden o zalim olduğunu varsayıp! Elinizi paralamaya gerek yok canım, hissedin ve bu keyfi yaşayın.
Dünyanın en çirkin sesine sahip olabilirsiniz ama yalnızsınız, kim susturabilir sizi sizden başka? Avazınız çıktığı kadar eşlik edebilirsiniz çakkıdı çukkudu tarzı tüm şarkılara. Üstelik bu şarkılarda bolca vurmalı alet kullanıldığından kendi sesinizin sizi rahatsız etme olasılığı o kadar düşüktür ki...
Dans etmeye mi çekiniyordunuz siz?
Evet ya, herşey ilerlerken dans figürlerinin yerinde sayması beklenemezdi elbette. Zaten daha tango, valsi çözememişken bir de üstüne üstlük sizin bildiğiniz "ayağa basmayanın en usta dansçı" olduğu dönemleride aştık, şimdi pistleri dolduranlar ayaklarını bacaklarını kollarını öyle bir ustalıkla kullanmaya başladılar ki, izlerken hangisinin kolu hangisinin bacağı olduğunu bile şaşırır olduk bu adına dans dedikleri ama bana kalırsa Kung Fu tarzı hareketleri, neyse ki çok severim Kung Fu izlemeyi...
Eee neden daldık bu kadar bu işin felsefesine?
Dans zamanı!
Hatta işi ilerletebilir, kaptığınız bir saç fırçasını mikrofon niyetine kullanıp, playback bile yapabilirsiniz! Siz seçin  hatta kim olmak istiyorsanız. : )
Sezen Aksu öğretisi der ki, lütfen bu konuya itiraz etmeyiniz; Sezen Aksu kitaplara filmlere konu olmuş aşk ve yaşam felsefesine değişik bakış açılarıyla büyük katkılarda bulunmuş bir zattır, "o zaman şarkı söyle avaz avaz!"
Şarkı söylemek ustalık işidir ama yalnızken asla usta olmaya gerek yok ki...
Yorulana kadar şarkı söyleyin ve dansedin!
Yorulduğunuzda ne mi olacak? Yüzünüzde keyifli bir yorgun gülümseme... : )
Bugün Pazar, sizin gününüz yalnız insanlar!
Unutun bugün gidenleri, gelecek olanları hiç düşünmeyin!

Şarkı söyle avaz avaz...


Zynep
 
D

dideM

Kullanıcı
5 Eyl 2007
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
Benim pazar günümü benden güzel anlatmışsın:)) Aynen böyle ve çok keyifli.

 
Z

Zynep

Kullanıcı
17 May 2006
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
;)

Biraz küçük burjuvari ama...
Ben şarkı söylemeyi severim!:)
 
E

efsane_18

Kullanıcı
12 Ara 2007
En iyi cevaplar
0
0
Giresun
cok güzel yazı olmus zeynep:D istek yazı yazıyormusunuz ;)
 
Ö

özlem1980

Kullanıcı
25 Nis 2008
En iyi cevaplar
0
0
Ankara
özledim pazarları senin yazındaki gibi yaşamayı uzun zamandır öyle hareketli geçiyorki :)
tembelliğimin doruk noktasını ve özelliklede saç fırçasıyla şarkı söylemeyi  :)
 
Z

Zynep

Kullanıcı
17 May 2006
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
Konu az biraz tarzım dışı!  Kusurlar hoşgörüle...
Canım kardeşim istemiş kırmak olmaz; Efsane_18 için. :-* :-*

VEDA MEKTUBU

Yola çıkarken... ve artık dönmemek üzere çıkarken, beynimin içinde seni, beni yitirip giden kısır sözcüklere veda ediyorum sadece canım sevdiğim.
Yüreğimde benimle sonuna kadar yolculuk yapacak sevgime, sevgimize değil vedam, sadece bize. Seni ben, beni sen, ikimizi biz yapan sevgimize kıyabilmek acımasızlığını birimiz göstermeliydik.
Seni sevmediğimden değil bu veda, seni çok sevdiğimdendir aslında.
Sana kıyabilmek sana kıyamadığımdandır can gözüm.
Bir şiir gibi girmiştin yaşamıma, en güzel mısrasını okurken elimden çekip aldıkları bir şiir... Bir şarkıydın, benim şarkım, en güzel sözcükleri mırıldanmaya başladığımda acımasızca sesimi kıstıkları şarkım kaldın, söylemediğim, söyletmedikleri...
Biz roman olacaktık seninle, isyanın romanı belki de, ama isyanımızın asiliğinin gençliğini bile yaşayamadan, romanımızın son sayfasını yazıverdiler...
Bizi biz bitirmedik can koyduğum, bizi bitirdiler.
Sevgimizi değil!
Şimdi isyanım son dizelerini okuyamadağım şiirimize değil, bitmemiş romanımıza hiç değil, ya da söyletmedikleri şarkım kalıversin öylece donmuş dudaklarımda, ne farkeder? Ben giderken seni götürüyorum, ve beni sende bırakıyorum.
Unut demeye dilim varmıyor, unutma! Beni unut ama biryerlerde senin mutluluğunda kanat çırpan, mutluluğunla mutlu olan kuşların cıvıltılarında bil ki sessiz bir kuş var, susturulmuş ama mutluluğuna mutlu.  Bir şairin öylesine, rastgele çalakalem bir masa üzerine karaladığı herhangi bir sonu başı belli olmayan şiirinde nasıl gülümserse aşıklar, öyle gülümse ardımdan yaşama.  Baharda çiçeklenmeye yüz tutarken tomurcuklar ve birilerinin, bilmediğimiz yabancıların kalplerinde sevgilerin tomurcukları yeşerirken, gülümse sende, bil ki ben gülümsemendeyim.
Bizim baharlarımız yok.
Elin artık hiç değmeyecek senin için yanan yüreğime, ve ben artık okşamalara doyamadığım saçlarımda hiç gezdiremeyeceğim ellerimi.
Gidiyorum seninle dolu sensizliğime sende bensizliğimi bırakarak.
Söyletmedikleri şarkımızı, okutmadıkları şiirimizi, yazdırmadıkları romanımızı gömerek sessizliğe, ama hiç kimsenin ulaşamayacağı seninle dolu boşluğuma...
Sevmediğimden değil çok sevdiğimdendir gidişim.


Zynep


 
T

technometo

Kullanıcı
28 Eki 2007
En iyi cevaplar
0
0
mardin
çok güzel şiirler ve yazılar öss derdinden okumak da geciksem de artık hiç kaçırmayacağım.  Kutluyorum
 
E

efsane_18

Kullanıcı
12 Ara 2007
En iyi cevaplar
0
0
Giresun
Gidiyorum seninle dolu sensizliğime sende bensizliğimi bırakarak.

zeynepcim çok tesekkür ederim beni kırmadıgın için..  :-* :-*harika olmus  :alkis
 
Z

Zynep

Kullanıcı
17 May 2006
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
Canım benim... :) Yok, bu benim tarzım değil gerçekten ve ancak senin yaşını göz önüne aldığımda aklım daha romantik çalıştı ve bana göre abartılı oldu. :) Bu mektubu bir kez daha yazacağım .:)
Ama bir de şu var; böylesi ayrılıklar zaten çok iç acıtan ayrılıklardır ve ne giden ne kalan unutulmaz. O hep bir yaradır. Ve bu gidişte, gidenin "beni unutma" deme hakkı bile vardır. Bence yani.:)
O nedenle romantizmin doruklarına çıkmakta bir sakınca yoktur diye düşündüm.

"Ayrılmak zorundayız, durumu biliyorsun, ne sen ne ben bu baskılara dayanamayız, bize huzur vermezler, aşkımız, sevgimiz zarar görür. Öyle ki sonunda bizi biterken sevgimiz bile bitiverir."... türü zaten gerçeği bilinen ve sonlanması gereken bir beraberliğin rutin bitişi olabilir.
Yani böyle bir durum benim başıma gelseydi, ardımda romantizmin doruklarını bırakmak isterdim belki...
 
D

dileklerperisi

Kullanıcı
8 Ağu 2007
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
İçim burkuldu ya :(

Çok can yakıcı bir veda.

Yüreğine sağlık Zynep.

Efsane umarım sende böyle bir veda yaşamamışsındır.
(Senin isteğin üzerine yazılı ya)
 
E

efsane_18

Kullanıcı
12 Ara 2007
En iyi cevaplar
0
0
Giresun
DileklerPerisi' Alıntı:
İçim burkuldu ya :(

Çok can yakıcı bir veda.

Yüreğine sağlık Zynep.

Efsane umarım sende böyle bir veda yaşamamışsındır.
(Senin isteğin üzerine yazılı ya)
bu kadar duygusal degilim böle bi veda yasamdım ben bile okurken duygulandım cok güzel anlatmıs zeynep hanım tekrar tekrar okudum :-[
 
Üst