hayal_12'nin Kaleminden

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan hayal_12
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi


Keşke bunu yapmasaydın be 'meryem' arkadaşım.. Ben gibi bir 'ham' kim, Abdurrahim Karakoç gibi bir üstadla aynı karede görünmek kim.. Ben kim, "Lâmbamda titreyen alev üşüyor.." diyen bir imge abidesiyle aynı sayfada görünmek kim.. Beğenmenize sevindim.. Üstadın tüm şiirlerine, antoloji.com ya da, siraze.net ten ulaşılabilir.. Saygılarımla...
 
aşk bir hayal
dilden dile dolaşan
imkansızlığı ölçüsünde
nam salmış
aşk
kar olmak
rüzgar olmak
şimdi yok
her gün bir genç
vurulurken
üzerinden 70 milyonun geçtiği hasırlarda
aşk yok, savaş var
savaş!
ne korkunç kelime
murat alamamış fidanların
boynuna takılmış kanlı urgan
aşk
savaş
olmaz ki
bir gönülde her ikisi
ya savaş isteyenler aşık olmamış
ya da aşıklar savaş nedir bilmez
bilse her gün
bir fidan düşmezdi
dağlardan düşen ırmak misali
aşk
savaş
yaşam
ölüm
ya
şam
ö
lüm...


 
İnşallah arkadaşlar.. Yazmaya başladım.. Bir kaç on sayfa ilerledim.. Hayırlısı bakalım..  :-[

Ya öyle sevgili 'fıstık'.. Sonu iyi değil.. Recep yürekli olmak.. Yanmak.. Sevmek.. "İşte bu, aradığım budur" demenin tadı.. Ve reddedilmenin acısı.. Ahh 'fıstık' ah.. Bir bilsen Recep neler çekti? Bir bilsen ardından ne sözler söylendi.. Şİmdi bir sakin şehirde "yazıyor.." Aşkı sevdayı her şeyi.. Yüreği bir aşk arar yine, geçen fısıldadı kulağıma.. Bulur mu bilmem.. Ama o "bekleyecek.." Aşk kafeslere kilitlendi biliyor musun? Üzerine de kırk kilit vuruldu.. Her bir kilit kırk defa okundu kırk defa paklandı.. Gel de aç...  :)

Teşekkür ederim 'kardelen', sana en imzalısından veririm.. Tabi ölmezsem; kumruların gözlerine şiir yazmaktan...  ;)
 
Ah meleğim! Olmadı.. Bu sefer canım çok yandı be *lazut'um.. Aşk bu değildi oysa.. Var mıydı bırakıp gitmek; "sen benim için çok fazla iyisin" diye çekip gitmek.. İyi olmak suçtu değil mi.. Ahh bilemedim.. Şimdi eski bir yara oldun gözlerimde.. Gözleirmd eve kalbimde.. Duyunca yürekler titrer, eller nemlenir.. Eski bir yara oldun.. Söküp atamadığım, acıttıkça daha çok bağlandığım.. Olmadı be olmadı.. Sessizce gözlerimin karasından kaçıp gidişin, ah hiç olmadı.. Hani söz almıştık yüreklerimizden sevdalardan.. Yüreğimizin gözlerindeki o masum bakışlardan.. Söz almıştık.. Hani, ne oldu.. Sen de hayal oldun.. Geçende duydum ki, "çok aşığın varmış.." Buldun demek ki "iyi olmayan iyi"leri.. Papatya ruhlum, gül nefeslim, zambak cesaretlim.. Yok yok.. Gidişin iyi oldu.. İyi ki gittin!.. Nasıl yaşardım ben senle.. Senin gözün bir boşluk ararken.. Haylazlıklarını, günahlarını rahatça yapabileceğin bir boşluk.. Ben çukur değil gözünde; YAR olmak istemiştim oysa.. Olmadı, yetmedi, kesmedi seni.. Ben de gidiyorum işte.. *"Sensizliğin geyik gözlü köşesi"ne doğru, üstad'ın deyimiyle.. Niye mi? Gerçek bir melek bulmaya.. Bir Leyla bir gül bulmaya.. Varsın bulmayayım.. Ben ararım; varsın o  hiç olmasın.. İyi yolda ölmek için can atıyorum ya, daha ne isteyeyim...

Not: Gözlerinin karasına şiir yazdığım biri'neydi bir zamanlar bu yazdıklarım.. Yeniden hatırladığım için de değil.. Sadece yazmak için.. Sevgiler...


*1: lazut: Mısır...
*2: Sezai Karakoç'un adını hatırlamadığım şiirinden bir dize...
 
kanıyor şimdilerde gözlerim
senden ayrıyım ya
yaşamak kadar zor
ölmek kadar kolay
sanmıştın oysa sen aşkı
değilmiş
kanıyor şimdilerde gözlerim
senden ayrıyım ya
gözlerin kadar güneş
sözlerin kadar rüzgar
ve
yüreğin kadar toprağım ben artık
gözlerim kanıyor şimdilerde
senden ayrıyım ya
gözlerim kanıyor
 
hayal_12' Alıntı:
kanıyor şimdilerde gözlerim
senden ayrıyım ya
yaşamak kadar zor
ölmek kadar kolay
sanmıştın oysa sen aşkı
değilmiş
kanıyor şimdilerde gözlerim
senden ayrıyım ya
gözlerin kadar güneş
sözlerin kadar rüzgar
ve
yüreğin kadar toprağım ben artık
gözlerim kanıyor şimdilerde
senden ayrıyım ya
gözlerim kanıyor
Cokk.. güzeldii... :-[
 
Bugün bir "chat" yazmak istiyorum.. Aile yıkan, ocaklar söndüren, masum çocukları annesiz babasız bırakan "chat"i.. Farkında mısınız bilmiyorum.. Son zamanlarda yazılı ve sözlü basında o kadar çok internet ve chat kaynaklı olay yazıldı, çidildi ki çetele tutmak imkansız.. Üç çocuğunu evde bırakıp 18 yaşındaki erkek uğruna evinden İstanbul'dan kalkıp Mersin'e kadar giden 41 yaşındaki anneyi mi yazsam; 21 yıllık eşini 20 yaşındaki kız öğrenciyle aldatan ve onun peşinden evini terk eden öğretmen emeklisniz mi yazsam; chat yapmasına izin vermedği için kocasını bıçaklayan 27 yaşındaki yeni evli kadını mı yazsam; tanımadığı bilmediği yüzlerce kişiyle sanal (yalan) beraberlikler yaşayıp, yine yalan mutluluklar yaşayan diğer "kaybolmuşlar"ı mı yazsam, bilmiyorum.. Hangi birini yazayım şaşırdım.. Biz bu muyuz?? Bu toplum bu mudur yani? Her mutlu olmayan ailesini çocuğunu evini barkını bırakıp sanal birilerinin peşinde koşacaksa; bu toplumun hangi meziyetlerinden, hangi ahlakından, hangi sevgisinden, hangi saygısından bahsedilebilir Allahaşkına!.. "Ben sadece tanıdıklarıma yaıyorum" deyip işin içinden sıyrılmak elbette mümkün.. Hadi karşımızdakini kandırdık, ya kendimizi nasıl kandıracağız.. "Biz yanlış bir şey yapmıyoruz ki sadece yazışıyoruz o kadar.. Çok masumca.. Saygılı bir şekilde dertlerimizi paylaşıyoruz.." diyor, bugün sözünü ettiğimiz chat kurbanlarının çoğu ilk başlarda.. Aman ne masum!.. Oysa her şey böyle masum başlamıyor mu? Dertlerini sevinçlerini üzüntülerini kederlerini sanal (yalan) olan birileriyle paylaşmak ne kadar doğru acaba? Karşınızdaki kişi kim ve asıl önemlisi siz ne yaptığınızın farkında mısız? Sözüm o kendini bilmeyen, toplumumuzu dejenere edip yozlaştıranlaradır elbet.. Dert paylaşımı gibi masumluklarla başlayan yabancı ilişkiler er ya da geç duygusallığı da beraberinde getirecektir.. İşte alın sonuçlar ortada: Evini etrkeden kadın, karısını aldatan koca, kocasını doğrayan başka bir kadın, kendi kızıyla aylarca birbirinden habersizce chatlaşen baba.. Ve daha niceleri.. Bakın ninelerimize dedelerimize.. Bakın bu ülke insanının meziyetlerine değerlerine.. Hangisinde var bu tür şeyler?? Yok! Yok, bulamazsınız.. Her şey sanal, her şey yalan.. Sevgi saygı aşk ahlak.. Hepsi yalan olmuş.. "Ama çok samimi.." Ya öyle çok samimi.. Ya sonra?? Neyse neyse sevgili güncem.. Daha fazla bozmayayım seni de.. Sen bilme bu tür şeyleri.. Sen yaşama bu zamanda sevgili güncem.. Her şey yalan.. Her şey sanal.. Doğrucu davut yaftası vurdular sırtımıza.. Ve bil ki sevgili güncem; bir gün sana YAR diye getireceğim defter, inan bana kesinlikle chat'i interneti bilmeyen bir defter olacaktır.. Sen bilme bu dünyayı.. Sanal, yalan, seviyesiz, yuva yıkan, ahlak bozan, sevgisiz dünyayı.. Sakın bilme!..
 
Ahh! Ahh ki ne Ahh! İşte yine karşımızda yitirilmiş değerler...  :'( yazdıklarınızı okuyunca şok oldum..
 
yüreğimin denizleri çınlıyor bu gece
sahipsiz karanlıklarım ve günahlarım
boynuma yalnızlık diye geçiyor
bu gece
işte bu gece
yaşadım seni gözlerimde
ruhunda dolaştım sessizce
yüreğimin denizleri sevdaları
paklarken senli gözyaşlarıyla
kimbilir bu gecede sen
nerdesin
ne haldesin
yalnızlık kadar sen içtim bu gece
yani çok
üfledim ruhunun gözlerine
kapadın yavaşça
yalnızlık kaldı
bu karanlık gecenin
şu karanlık anında
kapadın ruhunun gözlerini
görmedin
duymadın
bilmedin
ve ben
öldüm
 
Yazmadıklarımı yazsaydım daha çok şok olacak ve asıl yitirilenleri görebilirdiniz belki de.. Ama yazılmıyor işte.. Gerçek olan, sevgiyi saygıyı, aşkı, ahlakı, zamanı, değerlerimizi, kısaca bizi "biz" yapanları bilen insanlara o kadar çok ihtiyaç duyuyoruz ki bugünlerde.. Saygılarımla...
 
hayal_12 günlüğünü şöyle bi okudum. :).güzell yazılar yazmışsın.......en son yazınla güzell bi konuya değinmişsin.teşekkürler..ben de bi kaç bi şey söylemek istiyorum bu konuda..:...aslında teknolojinin artıları olduğu gibi -bilinçsiz kullanıcılar için- bi çok eksileride mevcut..teknolojinin bize sunduğu  artılarını eksiye çevirmemeliyiz......sonuç olarak internet,yada diğer teknoloji ürünlerini bize yarar sağlayacak şekilde kullanmalıyız.bunun aksini yaptığımız sürece boş,faydasız bi zaman geçirilir ve boş geçirilen her zaman ömürden giden eksilerle büyük bi kayıptır...ama blinçli kullanıcı teknolojinin faydalarından olumlu yönde yararlanmasını herzaman için bilir...şunu unutmamak lazım her zaman dediğim gibi sanal alem yalan alem....teşekkürler hayal_12
 
.......................................................
kapadın ruhunun gözlerini
görmedin
duymadın
bilmedin
ve ben
öldüm
.......................................................çok güzell olmuş..emeğine sağlık
 
hüzünlü şeyler yazmayınn, ben üzülüyorumm sonraa :'( ama süpersinizz tebrik ederim.. ;)
 
re-Member' Alıntı:
hayal_12 günlüğünü şöyle bi okudum. :).güzell yazılar yazmışsın.......en son yazınla güzell bi konuya değinmişsin.teşekkürler..ben de bi kaç bi şey söylemek istiyorum bu konuda..:...aslında teknolojinin artıları olduğu gibi -bilinçsiz kullanıcılar için- bi çok eksileride mevcut..teknolojinin bize sunduğu  artılarını eksiye çevirmemeliyiz......sonuç olarak internet,yada diğer teknoloji ürünlerini bize yarar sağlayacak şekilde kullanmalıyız.bunun aksini yaptığımız sürece boş,faydasız bi zaman geçirilir ve boş geçirilen her zaman ömürden giden eksilerle büyük bi kayıptır...ama blinçli kullanıcı teknolojinin faydalarından olumlu yönde yararlanmasını herzaman için bilir...şunu unutmamak lazım her zaman dediğim gibi sanal alem yalan alem....teşekkürler hayal_12

Ben teşekkür ederim sevgili 're-Member'.. Beğenmenize sevindim.. Dediğiniz gibi, teknolojinin faydaları sayılamayacak kadar çok.. Buna kimsenin sözü yok zaten.. Sorun bu tekolojiyi bilinçsiz kullanmaktan kaynaklanıyor.. Öyle ki değerlerimizi, bilincimizi bile köreltiyor... Söz doğru: "Sanal alem yalan alem..."

esranur' Alıntı:
hüzünlü şeyler yazmayınn, ben üzülüyorumm sonraa :'( ama süpersinizz tebrik ederim.. ;)

Üzülmeyin 'esranur' hanım.. Kimsenin yarasını deşip, üzmek istemeyiz elbet.. Ama ne yapalım, biz de böyleyiz işte.. Yazıyoruz.. Hüzün de sevinç de aşk da yalnızlık da ölüm de yaşam da edebiyatın yazının bir parçasıdır.. İçimizde durursa bizi yakan şeylerdir yazdıklarımız.. Yanmamak için yazıyoruz; affedin.. :) Beğendiyseniz ne mutlu bana...
 
birden uyandım
gecenin bu en masum anında
saat üç'e dört var
rüyalarımın ve hayallerimin ortak paydası yine değişmedi
evet sen!
ellerim titriyor
seni her gördüğümde böyle olurum zaten
gerçek ya da rüya
kısacık bakışların
birer ok gibi yüreğime saplanıyor
ve bir ses işitiyorum
buğulanan camın dışarısından
kalk ve sevgilinin peşinde koş!
korkuyorum
koşamıyorum
koşmam imkansız
zira ben
bir ölüyüm
seni gördüğümden
yaşamayı unuttuğumdan beri
gece bitiyor
sabah aydınlık ve yalnızlık
dünden farkı olmayan bir gün daha
kasım
soğuk, çiy ve sensizlik
gecenin de gündüzün de
bir anlamı yok
bir ölü olan ben nazarında
yok



 
yaa süper bir yazı ve bukadar gerçekçi ve güzel cümleler yazılabilir tabiki herşey masumca başlıyor ama remembere katılıyorum herşeyin sınırını bilmek gerek teknolijinin genelde sadece faydalarından yararlanmak gerek herşey yerinde ayrıca konuda geçen olaylarda kişiler ve örnekler beni acayip yaraladı ve üzdü bu denli toplumsal bir bölüme zarar veren ve bırakın bi genç kızı erkeği hayatlarına yön vermiş insanlar ya aslında ayrım yapmamak gerek okadar şaşırdım ki bunların bu denli ilerlemesi bir toplum ayıbı aslında günden güne örflerimizi adetlerimizi kaybediyoruz eskilere gömülüyor herşey ...bu denli önemli bir konuyu kaleme aldınız için saygı ve sevgilerimle yürğinize sağlık ...

ayrıca roman kitabı için en imzalısından isterim haberiniz olsun büyük bir zevkle okur ve kabul ederim allah ümmeti muhammede sağlıklı sıhatli ömürler versin bigün hepimiz ölücez eğer nasipse okurum kitabınızı ölüm herkese belki biz okuyamayız ama herşeyden önce hayırlısı yorumun uzunluğu için özür dilerim sevgiyle kalın ....
 
buğulanan camın dışarısından
kalk ve sevgilinin peşinde koş!
korkuyorum
koşamıyorum
koşmam imkansız
zira ben
bir ölüyüm
seni gördüğümden
yaşamayı unuttuğumdan beri
gece bitiyor
sabah aydınlık ve yalnızlık
dünden farkı olmayan bir gün daha
kasım
soğuk, çiy ve sensizlik
gecenin de gündüzün de
bir anlamı yok
bir ölü olan ben nazarında
hayal_12' Alıntı:
ya hepsi süper emeğine sağlık çok beğendim ...çok güzel şeyler anlatıyo
hayal_12' Alıntı:
kapadın yavaşça
yalnızlık kaldı
bu karanlık gecenin
şu karanlık anında
kapadın ruhunun gözlerini
görmedin
duymadın
bilmedin
ve ben
öldüm


yok


evet buda başka bi muhteşem paylaşımın alıntısı yüreğine sağlık gerçekten harikaaalar hepsi...ben yorum yazmasamda hepsini okumuşum ve hepsini beğenmişimdir saygı ve muhabbetle...
 
Evet haklısın 'Kardelen' eğer ölmezsek inşallah dediklerin olacaktır.. Bu konu hakkında yazılacak o kadar çok şey var ki.. Her gün okuduğum gazeteler bu tür haberlerle kaynıyor.. Üstelik artık ilgi de çekmiyor bu tür haberler.. Çünkü toplum yavaş yavaş alışmaya başladı böylesi bir yeni yaşama.. Yani kanıksadı; en tehllikelisi de bu tabi.. Kanıksamak!.. Gazeteler de bu haberlerin ilgi çekmediğini gördüğü için artık gazeteye koyma gereği bile duymuyorlar.. Yazan da ya üçüncü sayfada puntosu zar zor okunacak kadar küçük veriyor ya da işi sansasyonelliğe vuruyor.. Oysa hem toplum olarak hem de birey olarak çok dikkatli olmalıyız.. Değerlerimizi kaybetmemek adına savaşmamız lazım.. Evet chat var, kaldıramayız, silemeyiz de.. yapılacak şey bilnçli kullanıcı olamak ve aslında ne olduğumuzu ne olmadığımızı tam olarak bilmektir.. İnsanlar elbette konuşabilir, yazışabilirler.. Ama sınırları da bilmek kaydıyla...

Yorumun uzunu makbuldür benim nazarımda.. Ne kadar uzun yazarsan inan beni o kadar mutlu etmiş olursun ve dolayısıyla da yazmaya da o denli teşvik etmiş olursun ;)  Sevgiyle kal.. Rabbe emanetsin...  :)
 
Teşekkür ederim.. Okuman yeter.. Yorum yazsan da yazmasan da olur.. Ya da diğer dostlar için de aynısıs geçerli.. Beğeniyorsanız eğer, ben de daha iyisini yazmaktan geri durmam.. En azından çabalarım.. Güneşin bol olsun 'Kardelen'...
 
Geri
Üst