hayal_12'nin Kaleminden

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan hayal_12
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
O zaman sevgili 'fıstık', Özdemir Asaf'ın "harika söz"ü devreye girsin tam da burada: "Yalnızlık paylaşılmaz.. Paylaşılsa yalnızlık olmaz..."
 
hayal_12' Alıntı:
O zaman sevgili 'fıstık', Özdemir Asaf'ın "harika söz"ü devreye girsin tam da burada: "Yalnızlık paylaşılmaz.. Paylaşılsa yalnızlık olmaz..."
çok güzel bir söz :)
 
Valla bana ait değil.. Özdemir Asaf'a ait.. Bazen kendi kendime, "keşke Asaf yazmasaydı da ben yazaydım" diye hayıflandığım sözlerin başında gelir bu.. Ben sana bir şey demem ama Asaf'ın ruhu kapını çalıp, "sen benim sözümü nasıl kullanırsın" diye yakana yapışırsa karışmam bilesin  :) Hatta, "abi ben onu hiç tanımam" derim.. Şairleirn ruhları pek ağır olurmuş.. Ve ölü şairler ile romancıların eserleri hep daha iyi olmuştur.. Asaf'la dansa hazır mısın 'Safari'??  ;D
 
yalnızlık yürek korkusudur
bilinmez, belki de
kendi kendinden korkmaktır
paylaşılmaz
paylaşılsa yalnızlık olmaz, demiş Üstad'ın biri
hoş
paylaşılacak olsa da
paylaşacak kimse yok ya
olsaydı
en büyük yalnızlıkta
yani ölüm yalnızlığında
birileri yanıbaşımızda olmaz mıydı
demek ki paylaşılmaz
-siz hiç çift yatanı gördünüz mü-
nedir peki yalnızlık
yalnızlık kendinle başbaşa kalmaktır
sadece kendinle
şeytanı kendine ortak ettiğin an
yalnızlığın-güzel yürekli dostun dediği gibi-
başka limanlara doğru yol almıştır bile

NOT: şiir değil, kelime oyunudur!...
 
hayal_12' Alıntı:
yalnızlık yürek korkusudur
bilinmez, belki de
kendi kendinden korkmaktır
paylaşılmaz
paylaşılsa yalnızlık olmaz, demiş Üstad'ın biri
hoş
paylaşılacak olsa da
paylaşacak kimse yok ya
olsaydı
en büyük yalnızlıkta
yani ölüm yalnızlığında
birileri yanıbaşımızda olmaz mıydı
demek ki paylaşılmaz
-siz hiç çift yatanı gördünüz mü-
nedir peki yalnızlık
yalnızlık kendinle başbaşa kalmaktır
sadece kendinle
şeytanı kendine ortak ettiğin an
yalnızlığın-güzel yürekli dostun dediği gibi-
başka limanlara doğru yol almıştır bile

NOT: şiir değil, kelime oyunudur!...
muhteşemsin bunu içten gelerek söylüyorum
çok teşekkürler hayal_12  :)
 
:-[ enaniyetim artmasın diye bazen yazılanları tırsa tırsa okuyorum.. Hani böbürlenmeyeyim diye :) Ben de sana çok teşekkür ederim sevgili 'fıstık'.. İçtenliği kalbinin boranlarında dövülmüş içten sözlü sana, Rabbim mutlulukları bahşetsin diyorum...
 
hayal_12' Alıntı:
:-[ enaniyetim artmasın diye bazen yazılanları tırsa tırsa okuyorum.. Hani böbürlenmeyeyim diye :) Ben de sana çok teşekkür ederim sevgili 'fıstık'.. İçtenliği kalbinin boranlarında dövülmüş içten sözlü sana, Rabbim mutlulukları bahşetsin diyorum...
:) amin Rabbim hepimize gerçek mutluluklar bahşeder inş.  :)
 
Aradım
-Konuşalım, dedim
-Hayır! Müsait değilim, dedi
Yine kaçtı
Her zaman yaptığı gibi
Yine kaçtı
Bir tek defa kaçmadı
O da hayır dediği gün
Kaçmak
Onun hiç uyanmak istemediği rüyasıymış
Kendi öyle diyor
Bu nasıl rüyadır ey X
Söyle beni yandıran bu rüya ne ola ki
Yanıyorum
Ve sen rüyadasın
Oysa benim rüyam sensin
Sen rüyaya, ben sana yatmışım
Kaçamak bakışların
-tıpkı senin gibi-
Kaçmakla meşgul senin
Ruhumu sattığım bakışlar olmadılar hiç
Sen de kaçaksın, bakışların da
Kaçıyorsunuz, kaçıyorsun
Ve ben
Her kaçışında
Kırk kez ölüyor, kırk kez de diriliyorum
Dirildikçe yeniden ölüyorum
Kaçışların bana
Ölmeden
Ölümü yaşattı ya
Ben daha nasıl öleyim
Söyle kaçak seni
Söyle
Daha nasıl öleyim
 

bugün dirildim ben
ölüm uykusundan uyandım bugün
seven gözlerle bakmaya başladım hayata
sadece güzellikleri görecek
daha doğrusu
güzel bakacak gözlerimle
ve tebessümün
daim kalacağı çehremle
yeniden doğdum adeta
bugün sev/il/meyi yeniden öğrendim
ve yıkadım ruhumu
güzellikler görünsün diye
görünsün ve gösterilsin mutluluklar diye
mutlu olmaları
ve mutlu edebilmeleri
bende görsün insanlar diye
çıkardım kara elbiselerini kalbimin
yerine
sevgiyle, inançla işlenmiş
burcu burcu mutluluk çiçekleri kokan elbiselerini giydirdim
gülümseyen yüreğim
yolculuğa hazır şimdi
yüreği karalı nicelerine
değiştirmeye renklerini
diril/t/meye ölülerini
sevgi yemeğini tatmamışlaraöğretmeye sev/il/meyi
ve uyandırmaya
yaşamlarını zindana çeviren rüyalarından
hazırım şimdi
dirilmek diriltmek
diriltmek dirilmektir artık..

canlı cenazelere dirilişten kaçmamaları tavsiyesiyle... :D
 
Ah be 'fıstık' bu ne güzel bir şiirdir böyle..
"gülümseyen yüreğim
yolculuğa hazır şimdi
yüreği karalı nicelerine
değiştirmeye renklerini
diril/t/meye ölülerini
sevgi yemeğini tatmamışlaraöğretmeye sev/il/meyi
ve uyandırmaya
yaşamlarını zindana çeviren rüyalarından
hazırım şimdi
dirilmek diriltmek
diriltmek dirilmektir artık.."

Birkaç kez bir şeyler karaladım beğenimi iafade etmek için.. Ama tekrar sildim.. Ahengi bozarım endişesiyle.. Şşştt.. Herkes sussun bakim.. Bakın 'fıstık' ne fısıldıyor derinlerden:
"ve yıkadım ruhumu
güzellikler görünsün diye
görünsün ve gösterilsin mutluluklar diye..."
 
Kendi kendine sorup duruyordu günlerdir, aynı soruyu bıkmadan usanmadan.. Öyle ki artık, onu görenler, “Bu çocuk kafayı sıyırmış” diye hem alay ediyorlar, hem de küçümsüyorlardı onu.. O ise bunların hiçbirini görmüyordu bile.. Aklında bir tek soru var, cevabını bulmaya can attığı: “Ben neden başkalarına benzemiyorum?..” Evet, işte günlerdir kafasını kemiren soru buydu.. Acaba neden başka insanlara benzemiyordu kendisi? Kendisiydi ama kendisi olması, başkalarının onu küçümsemeleri için sebep oluyordu.. Kendisi gibi olması suçtu sanki!.. Çevresindeki baskılar ve alaycı bakışlar canını iyice sıkmaya başlamıştı.. Bu yüzden bir karar almış ve “Neden başkaları gibi değilim?” sorusunun cevabını bulmaya çalışıyordu.. Neden başkalarından farklıydı? Neden kendi yaşıtları eğlenmeyi seçerken o kitap okuyordu? Neden aynı yaşıtlarının birer ikişer sevgilisi-pardon “çıktığı”- varken, onun şimdiye dek hiç sevgilisi olmamıştı? Çevresindeki herkes kendi çıkarını düşünürken, o neden “Başkalarının da çıkarı olabilir, tıpkı bizimki gibi” diye dövünüp duruyordu.. Sorular, sorular, sorular.. Hiç bitmek bilmiyor mübarekler!.. Bazen, hiç tanımadığı, garip giyinmiş bazı insanlar ona, “Sen iyi bir insansın.. Bu zamanda senin gibisi çok az.. Ama bu aç kalmana neden olabilir” diye uyarıyorlardı onu.. Seviniyordu; “Demek ki ben iyi bir insanım..” diye.. Sevinmekte de haklıydı, zira bu zamanda “iyi insan” olmak da, iyi insan bulmak da çok zordu.. Soracak olursanız herkes iyiydi, herkes dürüsttü, herkes başkalarını da düşünürdü ama toplumdaki yolsuzluklar, cinayetler, ayrımcılıklar, ahlaksızlıklar hiç bitmek bilmiyordu.. Herkes bu kadar iyiydi madem, bunca kötülük de neyin nesi?? Sorular çoğalıyordu ama cevaplar yoktu.. Başını ellerinin arasına aldı, “Acaba ben de diğer insanlar gibi olsam mı?..” diye düşündü.. Sonra, “Hayır! Hayır ben başkaları gibi olamam.. Ben ancak kendim gibi olabilirim.. Allah beni bu özelliklerle yarattıysa bana bunları keşfedip, “iyi insan” olmak için onları geliştirmek kalıyor geriye..” dedi, petrol bulmuş “amerikalı kovboy” gibi, sevinçten uçarcasına.. Evet, o farklıydı.. Akranları dünyanın zevk ve sefasını sürerken o, “okumakla” meşguldü.. Her şeyi okuyordu.. Hayatı, evreni, yaratanı, çiçekleri, aşkı, sevdayı, sistemleri, dinleri, çözümleri, düğümleri, tarihi, kuşları, böcükleri, martıları, kedileri, fıstıkları, leblebileri, her şeyi okuyordu.. Farklıydı! Ve bu farkın farkına da varmıştı artık.. Farkın farkına varmak; işte bütün mesele bu!.. Farklıydı ve okuyordu.. Zira öyle demişti Yüce yaratan: “Okuyabilene her şey ayettir…”

kendin olmak gibisi var mı
herkes kötü iken
iyi olmak
zaman boşlukta salınırken
denizde görünen son ada olmak
gemiler yakılıp da
sevinçler zincire vurulduğunda
aşklar, sevdalar köpek gibi kovalandığında
sevmek, aşık olmak
yani farklı
yani kendin olmak
olmak kendi gibi
her şeye inat
içindeki kendi gibi
iyi olmak
yani kendi gibi olmak
var mı ötesi
yalan dünyanın
varsın olsun
vız gelir!
 
yani kendi gibi olmak
var mı ötesi
yalan dünyanın
varsın olsun
vız gelir!

teşekkürler hayal döktürmüşsün yine.yüreğine sağlık
 
Ben teşekkür ederim szilere arkadaşlar.. İşte yenisi geliyor, umudunuz olsun diye...

UMUT
Umuda yolculuk var şimdi;

Hemen başlayacak olan…

Gözlerindeki ümidi yitirmiş,

Bir bebek ağlamasıdır,

Senle başlayan, senle bitecek olan…

Anne masumluğu şefkat,

Genç kız rüyası umut,

Ve bir de yalnızlığın pençesindeki ben…

Kanamış dudakların,

Bilinmez sırrını ifşa ettim,

Dün gece seni düşünürken…

Umudun umudum, umudum umudumuz

Olsun diyeydi,

Sana haykırışlarım ey ‘hayali’ olan…

Umuda yolculuk var şimdi;

Ilık bir nefes gibi,

Gözlerin en içerine kayıp gitmek için…

Umuda yolculuk var şimdi;

Umudun olsun diye…

Umudum olsun diye…

Ve umudumuz olsun diye…



 
Geri
Üst