Konu hakkında bilgilendirme
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
etkilemiyorsa senin için sorun yok cnm düşünme boşuna o zamn
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
06 Eylül 2010 Pazartesi
Uzay yatı yelken açtı!
Hibrid solar yelkenle çalışan ilk uzay aracı olan IKAROS, ilk uçuşuna çıktı.
IKAROS (Güneş radyasyonuyla hızlanan gezegenlerarası yelkenli araç), tenis kortu genişliğindeki (14 metrekare) yelkenlerin kalınlığının insan saçının yarısı kadar olduğu belirtildi. Bu yelkenler, aracın sadece güneşten enerji alarak hedefine varmasını sağlayacak. İngilizce "Güneş Işınımıyla İvmelenen Gezegenlerarası Uçurtma Araç" sözcüklerinin baş harflerinden oluşturulmuş Ikaros, saniyede 100 metre yol alıyor.
Solar yelken teknolojisini test etmenin yanında Japon Havacılık keşif ve Araştırma Ajansı, İkaros'un Venüs'e de gideceğini ve 2020 yılına kadar ise Jüpite'e göndermek için benzer bir araç yapmayı düşündüklerini açıkladı.
Uzay yatı yelken açtı!
Hibrid solar yelkenle çalışan ilk uzay aracı olan IKAROS, ilk uçuşuna çıktı.
IKAROS (Güneş radyasyonuyla hızlanan gezegenlerarası yelkenli araç), tenis kortu genişliğindeki (14 metrekare) yelkenlerin kalınlığının insan saçının yarısı kadar olduğu belirtildi. Bu yelkenler, aracın sadece güneşten enerji alarak hedefine varmasını sağlayacak. İngilizce "Güneş Işınımıyla İvmelenen Gezegenlerarası Uçurtma Araç" sözcüklerinin baş harflerinden oluşturulmuş Ikaros, saniyede 100 metre yol alıyor.
Solar yelken teknolojisini test etmenin yanında Japon Havacılık keşif ve Araştırma Ajansı, İkaros'un Venüs'e de gideceğini ve 2020 yılına kadar ise Jüpite'e göndermek için benzer bir araç yapmayı düşündüklerini açıkladı.
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
06 Eylül 2010 Pazartesi
Kozmetikde domuzdan elde edilen ürünlere dikkat!
'Yüzde yüz doğal' şeklinde reklamı yapılan ürünlerinden bazılarınında kanserojen madde ve domuzdan ürünlerin yer aldığı ortaya çıktı.
Yüzde yüz doğal
Yüzde yüz doğal ürün olarak reklamı yapılan kişisel bakım ürünlerinden bazılarının içeriğinde kanserojen madde ve domuzdan elde edilen ürünlerin yer aldığı ortaya çıktı.
Haftalık Haber Dergisi Aksiyon tarafından hazırlanan "Yüzde yüz doğal yalanı buraya kadarmış" isimli haber dosyasında tüketicileri dehşete düşürecek bilgiler yer alıyor.
FIRÇALAYACAĞINA BIRAK ÇÜRÜSÜN
Habere göre diş hekimleri tarafından günde 3 kez dişlerin fırçalanması tavsiye edilirken, diş macunlarının içeriğinde yer alan bazı maddelerin verdikleri zararlar, 'bırak dişler çürüsün dedirtecek' türden. Diş macununun içerisinde koruyucu olarak 'formaldehit' maddesi kullanılıyor. Avrupa ve Amerika'da yapılan araştırmalarda bu kimyasalın kanser içerdiği defalarca kanıtlanmış. Tarımda, hayvancılıkta ve morglarda cesetlerin çürümesini engellemek için kullanılan bu madde birçok ülkede yasaklansa da ülkemizde bu yönde bir kısıtlama söz konusu değil. Yine diş macunlarında sık kullanılan bir madde olan 'sodium lauryl sulfate' (SLS) de cilt tahribatına, gözlerde kalıcı zarara ve mide ülserine yol açmakta. Genelde sanayilerde boru hattını temizlemek için kullanılan SLS, sıvı bulaşık deterjanı ve yüzey temizleyicilerin aktif maddesi olarak kullanılıyor.
ŞAMPUANDAKİ DEA BEYİN HASARI YAPIYOR
Şampuanların içeriğinde ise köpüğün kalıcılığını arttırmak için kullanılan 'cocamide dietanolamin' (DEA) maddesinin beyinde ciddi hasarlara yol açtığına dikkat çekiliyor. ABD'de bir üniversitede yapılan bir araştırmada DEA'nın fareden yavrusuna geçtiği ve ciddi beyin hasarlarına yol açtığı tespitine yer veriliyor. Ayrıca çok önemli bir nokta şampuanların içerisinde 'myristic acid, stearik acid, jelâtin, lesitin, biotin, L-cysterine ve collagen' varsa daha dikkatli olunması gerekiyor. Çünkü bu maddeler yumuşaklığı ve akışkanlığı arttırmak için hem bitkisel hem hayvansal olabiliyor. Eğer bitkisel ise sorun yoktur. Hayvansal ise daha dikkat edilmesi gerekiyor. Çünkü bazı şampuanların içeriğinde domuzdan elde edilen ham maddeler yer alıyor.
SIĞIR DEĞİLSE DOMUZDUR
Dosyada kendisinden bilgi alınan araştırmacı Kudret Livaoğlu, özellikle kozmetik ürün kullanımında duyarlı olunması çağrısında bulunuyor. Livaoğlu, "Türkiye'de üretilen hiçbir kozmetik ürünün hammaddesi ülkemizde üretilmiyor. Bir ürün alırsınız 'doğal' derler. Hayvansal katkılar da doğaldır. Eğer etiketinde bunun kaynağı açıklanmamışsa soya da, sığır da olabilir, domuz da. Eğer sığır diye açıklanmamışsa bu büyük ihtimalle domuzdan elde edilmiştir " uyarısında bulunuyor.
Kozmetikde domuzdan elde edilen ürünlere dikkat!
'Yüzde yüz doğal' şeklinde reklamı yapılan ürünlerinden bazılarınında kanserojen madde ve domuzdan ürünlerin yer aldığı ortaya çıktı.
Yüzde yüz doğal
Yüzde yüz doğal ürün olarak reklamı yapılan kişisel bakım ürünlerinden bazılarının içeriğinde kanserojen madde ve domuzdan elde edilen ürünlerin yer aldığı ortaya çıktı.
Haftalık Haber Dergisi Aksiyon tarafından hazırlanan "Yüzde yüz doğal yalanı buraya kadarmış" isimli haber dosyasında tüketicileri dehşete düşürecek bilgiler yer alıyor.
FIRÇALAYACAĞINA BIRAK ÇÜRÜSÜN
Habere göre diş hekimleri tarafından günde 3 kez dişlerin fırçalanması tavsiye edilirken, diş macunlarının içeriğinde yer alan bazı maddelerin verdikleri zararlar, 'bırak dişler çürüsün dedirtecek' türden. Diş macununun içerisinde koruyucu olarak 'formaldehit' maddesi kullanılıyor. Avrupa ve Amerika'da yapılan araştırmalarda bu kimyasalın kanser içerdiği defalarca kanıtlanmış. Tarımda, hayvancılıkta ve morglarda cesetlerin çürümesini engellemek için kullanılan bu madde birçok ülkede yasaklansa da ülkemizde bu yönde bir kısıtlama söz konusu değil. Yine diş macunlarında sık kullanılan bir madde olan 'sodium lauryl sulfate' (SLS) de cilt tahribatına, gözlerde kalıcı zarara ve mide ülserine yol açmakta. Genelde sanayilerde boru hattını temizlemek için kullanılan SLS, sıvı bulaşık deterjanı ve yüzey temizleyicilerin aktif maddesi olarak kullanılıyor.
ŞAMPUANDAKİ DEA BEYİN HASARI YAPIYOR
Şampuanların içeriğinde ise köpüğün kalıcılığını arttırmak için kullanılan 'cocamide dietanolamin' (DEA) maddesinin beyinde ciddi hasarlara yol açtığına dikkat çekiliyor. ABD'de bir üniversitede yapılan bir araştırmada DEA'nın fareden yavrusuna geçtiği ve ciddi beyin hasarlarına yol açtığı tespitine yer veriliyor. Ayrıca çok önemli bir nokta şampuanların içerisinde 'myristic acid, stearik acid, jelâtin, lesitin, biotin, L-cysterine ve collagen' varsa daha dikkatli olunması gerekiyor. Çünkü bu maddeler yumuşaklığı ve akışkanlığı arttırmak için hem bitkisel hem hayvansal olabiliyor. Eğer bitkisel ise sorun yoktur. Hayvansal ise daha dikkat edilmesi gerekiyor. Çünkü bazı şampuanların içeriğinde domuzdan elde edilen ham maddeler yer alıyor.
SIĞIR DEĞİLSE DOMUZDUR
Dosyada kendisinden bilgi alınan araştırmacı Kudret Livaoğlu, özellikle kozmetik ürün kullanımında duyarlı olunması çağrısında bulunuyor. Livaoğlu, "Türkiye'de üretilen hiçbir kozmetik ürünün hammaddesi ülkemizde üretilmiyor. Bir ürün alırsınız 'doğal' derler. Hayvansal katkılar da doğaldır. Eğer etiketinde bunun kaynağı açıklanmamışsa soya da, sığır da olabilir, domuz da. Eğer sığır diye açıklanmamışsa bu büyük ihtimalle domuzdan elde edilmiştir " uyarısında bulunuyor.
crt
Kullanıcı
Kozmatikten falan vaz geçtik..( Bunlar keyfe keder )nil_92' Alıntı:
Ülkemizde hangi ilacın hamedesini üretebiliyoruz ki?
Şu ürünlerin doğallığı konusuna ,domuz eti vs.hiiçç girmeyeyim..
Araştırmacılar ..
Siz önce vatandaşın günlük yediği ekmek hangi katkı maddeleri içeriyor önce onu açıklayın..!
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
''vatandaşın günlük yediği ekmek hangi katkı maddeleri içeriyor önce onu açıklayın!''
bi zahmet açıklasınlar dicem geçen tv de izledim öle yerlerde üretiliyor ki yani ne bn sölim ne sen gör :-X
çok güzel söylemişsin abla
bi zahmet açıklasınlar dicem geçen tv de izledim öle yerlerde üretiliyor ki yani ne bn sölim ne sen gör :-X
çok güzel söylemişsin abla
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
07 Eylül 2010 Salı
İşte ertelenen 12 sınavın listesi
İşte ÖSYM'nin ertelendiğini açıkladığı ve yıl sonuna kadar yapılması gereken 12 sınavın listesi...
KPSS'de kopya iddiası nedeniyle süren soruşturmalar sonrası ÖSYM'den açıklama yapıldı. Yapılan açıklamada ertelenen sınavların tarihi ve YGS'ye yönelik açıklamalar yer aldı.
Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM), KPSS ile ilgili iddialar üzerine ertelenen 12 sınavın sorularının yeniden hazırlanması söz konusu olduğundan, sınavların daha önce duyurulan tarihlerde yapılmayacağını belirterek, ''Ertelenen bu sınavlar 2010 yılı içinde gerçekleştirilecek olup, yeni sınav takvimi yakın zamanda kamuoyu ile paylaşılacaktır'' açıklamasında bulundu.
ÖSYM'den yapılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
SINAV SORULARININ GİZLİLİĞİ KALMADI
''10-11 Temmuz 2010 tarihlerinde yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı ile ilgili iddialar üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla Merkezimiz Test Hazırlama Birimi'nde yer alan ana bilgisayar makineleri ile diğer makinelerin imajları incelemek üzere alındığından, 2010 yılının sonuna kadar yapılması planlanan 12 sınavın sorularının gizliliği kalmamıştır.
Bu sınavların sorularının yeniden hazırlanması söz konusu olduğundan sınavlar daha önce duyurulan tarihte yapılmayacaktır. Ertelenen bu sınavlar 2010 yılı içinde gerçekleştirilecek olup, yeni sınav takvimi yakın zamanda kamuoyu ile paylaşılacaktır.''
'YGS SORULARININ SIZDIRILDIĞINA DAİR HİÇBİR BULGU YOK
ÖSYM Başkanlığı, Yüksek Öğretime Geçiş Sınavı sorularının sızdırıldığına dair hiçbir bulgunun olmadığını bildirdi.
ÖSYM'den yapılan yazılı açıklamada, 10-11 Temmuz'da yapılan KPSS'de kopya ve soru sızdırma iddialarıyla ilgili yapılan incelemelerin ve çalışmaların yoğun olarak sürdürüldüğü belirtildi.
İncelemeler sürdüğü ve bilgiler netleştirilmeye çalışıldığı için ÖSYM tarafından bu süre zarfında yanlış anlaşılmaya fırsat verecek açıklamaların yapılmamasına özen gösterildiği vurgulanan açıklamada şunlar kaydedildi:
''Bazı illerin emniyet müdürlüklerinin 11 Nisan 2010 tarihinde yapılan YGS sırasında kopya çekerken yakalanan ve organize olarak bu suça katıldığı tespit edilen adaylara yönelik sürdürdükleri çalışmalarla ilgili Merkezimizden istediği tüm bilgiler verilmekte ve gereği yapılmaktadır. Bu sınavda soruların sınav öncesinde sızdığına dair hiçbir bulgu yoktur.''
ÖSYM'nin ertelendiğini açıkladığı ve yıl sonuna kadar yapılacak olan 12 sınav şöyle:
- Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (Sonbahar Dönemi),
- Kamu Personeli Seçme Sınavı (Ortaöğretim/Önlisans),
- Maliye Bakanlığı İç Denetçi Aday Belirleme Sınavı, Üniversitelerarası
- Kurul Yabancı Dil Sınavı (Sonbahar Dönemi),
- Adalet Bakanlığı İcra Müdür ve İcra Müdür Yardımcılarını Seçme Sınavı,
- Tıpta Yan Dal Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (Sonbahar Dönemi),
- Tıpta Uzmanlık Dernekleri Yeterlilik Sınavı,
- Maliye Bakanlığı Mali Hizmetler Uzman Yardımcılığı Özel Yarışma Sınavı,
- Adalet Bakanlığı İdari Yargı Hakim Adaylığı Yarışma Sınavı,
- Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı (Sonbahar Dönemi),
- Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (Sonbahar Dönemi)
- Adalet Bakanlığı Adli Yargı Hakim ve Savcı Adaylığı Yarışma Sınavı
İşte ertelenen 12 sınavın listesi
İşte ÖSYM'nin ertelendiğini açıkladığı ve yıl sonuna kadar yapılması gereken 12 sınavın listesi...
KPSS'de kopya iddiası nedeniyle süren soruşturmalar sonrası ÖSYM'den açıklama yapıldı. Yapılan açıklamada ertelenen sınavların tarihi ve YGS'ye yönelik açıklamalar yer aldı.
Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM), KPSS ile ilgili iddialar üzerine ertelenen 12 sınavın sorularının yeniden hazırlanması söz konusu olduğundan, sınavların daha önce duyurulan tarihlerde yapılmayacağını belirterek, ''Ertelenen bu sınavlar 2010 yılı içinde gerçekleştirilecek olup, yeni sınav takvimi yakın zamanda kamuoyu ile paylaşılacaktır'' açıklamasında bulundu.
ÖSYM'den yapılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
SINAV SORULARININ GİZLİLİĞİ KALMADI
''10-11 Temmuz 2010 tarihlerinde yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı ile ilgili iddialar üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla Merkezimiz Test Hazırlama Birimi'nde yer alan ana bilgisayar makineleri ile diğer makinelerin imajları incelemek üzere alındığından, 2010 yılının sonuna kadar yapılması planlanan 12 sınavın sorularının gizliliği kalmamıştır.
Bu sınavların sorularının yeniden hazırlanması söz konusu olduğundan sınavlar daha önce duyurulan tarihte yapılmayacaktır. Ertelenen bu sınavlar 2010 yılı içinde gerçekleştirilecek olup, yeni sınav takvimi yakın zamanda kamuoyu ile paylaşılacaktır.''
'YGS SORULARININ SIZDIRILDIĞINA DAİR HİÇBİR BULGU YOK
ÖSYM Başkanlığı, Yüksek Öğretime Geçiş Sınavı sorularının sızdırıldığına dair hiçbir bulgunun olmadığını bildirdi.
ÖSYM'den yapılan yazılı açıklamada, 10-11 Temmuz'da yapılan KPSS'de kopya ve soru sızdırma iddialarıyla ilgili yapılan incelemelerin ve çalışmaların yoğun olarak sürdürüldüğü belirtildi.
İncelemeler sürdüğü ve bilgiler netleştirilmeye çalışıldığı için ÖSYM tarafından bu süre zarfında yanlış anlaşılmaya fırsat verecek açıklamaların yapılmamasına özen gösterildiği vurgulanan açıklamada şunlar kaydedildi:
''Bazı illerin emniyet müdürlüklerinin 11 Nisan 2010 tarihinde yapılan YGS sırasında kopya çekerken yakalanan ve organize olarak bu suça katıldığı tespit edilen adaylara yönelik sürdürdükleri çalışmalarla ilgili Merkezimizden istediği tüm bilgiler verilmekte ve gereği yapılmaktadır. Bu sınavda soruların sınav öncesinde sızdığına dair hiçbir bulgu yoktur.''
ÖSYM'nin ertelendiğini açıkladığı ve yıl sonuna kadar yapılacak olan 12 sınav şöyle:
- Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (Sonbahar Dönemi),
- Kamu Personeli Seçme Sınavı (Ortaöğretim/Önlisans),
- Maliye Bakanlığı İç Denetçi Aday Belirleme Sınavı, Üniversitelerarası
- Kurul Yabancı Dil Sınavı (Sonbahar Dönemi),
- Adalet Bakanlığı İcra Müdür ve İcra Müdür Yardımcılarını Seçme Sınavı,
- Tıpta Yan Dal Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (Sonbahar Dönemi),
- Tıpta Uzmanlık Dernekleri Yeterlilik Sınavı,
- Maliye Bakanlığı Mali Hizmetler Uzman Yardımcılığı Özel Yarışma Sınavı,
- Adalet Bakanlığı İdari Yargı Hakim Adaylığı Yarışma Sınavı,
- Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı (Sonbahar Dönemi),
- Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (Sonbahar Dönemi)
- Adalet Bakanlığı Adli Yargı Hakim ve Savcı Adaylığı Yarışma Sınavı
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
07 Eylül 2010 Salı
ABD'nin yeni kabusu. Hızla çoğalıyorlar!
New York’ta bir tiyatro kapatıldı, Kentucky’de okullar tatil edildi. Tüm bunların sorumlusu ise...
New York’ta bir tiyatro kapatıldı, Kentucky’de okullar tatil edildi, Denver’da bir kütüphane kullanılmaz hale geldi, San Francisco’da turistlerin kaldığı çok sayıda otel boşaltıldı. Tüm bunların sorumlusu, gözle görülemeyecek kadar küçük bir böcek. Yatak böceklari yani tahtakuruları, ABD’de hızla yayılıyor ve şu an için kimse buna karşı koyabilmiş değil.
ABD’nin Colorado eyaletinde yaşayan Jennifer Burkhart adlı kadın, 2008 yılının Şubat ayında ailesiyle birlikte Rocky Mountain Ulusal Parkı’nda yer alan Estes Parkı’na gitti ve her yıl tercih ettikleri otele yerleşti. Ancak tatilin ilk sabahı, dört çocuklarından en küçüğü vücudunun birçok yerinde kızarıklık ve kaşıntıyla uyandı.
İlk önce bir çeşit böcekten şüphelenen aile, daha sonra kızarıklıkların küçük ısırıklardan oluştuğunu anladı. Burkhart ailesi iki günlük tatillerinin ardından eve döndü. Ancak artık kızarıklıklar hepsinde oluşmaya başlamıştı. Tüm aile, daha önce varlıklarından haberdar olmadıkları bir parazitle böylece tanışmış oldu: Yatak böcekleri.
BÖCEK İSTİLASI
Yaklaşık bir ay sonra, benzer sıkıntıları çekmeye devam eden Jennifer ve kocası yataklarını ters çevirdi. Yatağın altında evdeki salgına işaret eden lekeler vardı. Böcekler seyahat ettikleri valizlerden yatak odasına, banyoya ve ardından oturma odası dâhil her yere yayılmıştı.
Jennifer, “Çok kötü bir durumdu. Yardım alabilmek için gidebildiğimiz bir yer yoktu. Tıpkı sele karşı sigortası olmayan bir sel mağduru gibiydik” dedi. Yatak böceklerinden kurtulmak için 30 bin dolarlık bir maliyetin altına giren Burkhart’lar, aile büyüklerinden kalan yadigar eşyalarını kaybetti ve çocukları için ayırdıkları üniversite paralarını eritti.
Eve böcek uzmanları çağrıldı, her yer didik didik edildi ama böceklerle nasıl baş edebileceklerini bilen kimsenin olmadığı anlaşıldı. Sonunda tüm çekmecelerdeki en ufak eşyaya kadar her yer boşaltıldı, kuşkulu görülen her eşya çöpe atıldı ve ev temizlendi.
Oturma odasındaki yepyeni koltuk takımı, iki yeni televizyon sistemi ve bilgisayar da çöpe gitti. Geride kalan eşyalar plastik poşetlerle kaplandı ve birçoğu böceklerin yaşayamayacağı sıcaklığa maruz bırakılmak için güneşin altına bırakıldı. Diğerleri ise, beslenmediği takdirde 18 ay hayatta kalabilen böceklerden arındırılması için depolara yerleştirildi.
BURUK ZAFER
Aile geride kalan böceklerle savaşmak için yeni bir düzen kurmak zorunda kaldı. Şişme yataklarda uyumaya başlayan Jennifer ve ailesi, her sabah evden çıkmadan önce otostopçu böceklerden kurtulmak için duş almaya başladı. Ayrıca birbirlerini düzenli olarak ısırık kontrolünden geçirdiler.
Sivrisinek ve yatak böcekleri ısırıklarıyla yaşar hale gelen Burkhart ailesi, bu böceklerin çok kolay yayılabilme özelliği olduğunu anladı. Çocuklarını arkadaşlarına yollamayı kestiler, kimseyi evlerine davet etmemeye başladılar. Diğer yandan, başlarına geleni herkesten saklamaya çalıştılar.
Aile giderek borçlandığı gibi, çöpe atılan eşyaların yerine yenilerinin gelmesi gerekiyordu. Salgını kaptıkları otel ise, yatak böceklerinin kendilerinden kaynaklandığını kanıtlamamaları halinde tazminat vermeyi reddetti. Sigorta kurumları da yatak böceklerini sigorta kapsamına alan hiçbir şirket olmadığını belirtti.
Böylece yatak böceklerini öldürme çabası üç ay daha devam etti. Ancak böcek şirketinden özel izin gerekiyordu çünkü ölmek bilmeyen parazit için kullanılan kimyasal anormal miktarlara varmıştı.
İlaçlamanın ardından, Jennifer’ın kocası eşya kalmamış odalarda yem olarak bir gece uyuyordu. Sonunda, beş ay süren mücadelenin sonunda son ilaçlama yapıldı ve aile böceklerin tamamen ortadan kalktığına ikna oldu. Geriye, yarı yarıya boşalmış bir ev ve eskisine göre çok daha mütevazı mobilyalar kaldı.
Jennifer, “Evet, böceklerden kurtulduk ama bu hiç güzel bir anı olmayacak” dedi.
UYARI
* ABD Çevre Koruma Kurumu’nun açıkladığı yatak böceklerine karşı seyahatlerde alınacak önlemler listesi:
* Otel odalarında, valizlerinizi boşaltırken ve doldururken yatak ve veya zemini değil, rafları kullanın.
* Yatmadan önce yatağınızı ve karyola başlığını kontrol edin.
*Eve dönmeden önce, valizinizi çamaşır makinesinin içine boşaltın ve tüm çamaşırlarınızı kontrol edin.
ABD'nin yeni kabusu. Hızla çoğalıyorlar!
New York’ta bir tiyatro kapatıldı, Kentucky’de okullar tatil edildi. Tüm bunların sorumlusu ise...
New York’ta bir tiyatro kapatıldı, Kentucky’de okullar tatil edildi, Denver’da bir kütüphane kullanılmaz hale geldi, San Francisco’da turistlerin kaldığı çok sayıda otel boşaltıldı. Tüm bunların sorumlusu, gözle görülemeyecek kadar küçük bir böcek. Yatak böceklari yani tahtakuruları, ABD’de hızla yayılıyor ve şu an için kimse buna karşı koyabilmiş değil.
ABD’nin Colorado eyaletinde yaşayan Jennifer Burkhart adlı kadın, 2008 yılının Şubat ayında ailesiyle birlikte Rocky Mountain Ulusal Parkı’nda yer alan Estes Parkı’na gitti ve her yıl tercih ettikleri otele yerleşti. Ancak tatilin ilk sabahı, dört çocuklarından en küçüğü vücudunun birçok yerinde kızarıklık ve kaşıntıyla uyandı.
İlk önce bir çeşit böcekten şüphelenen aile, daha sonra kızarıklıkların küçük ısırıklardan oluştuğunu anladı. Burkhart ailesi iki günlük tatillerinin ardından eve döndü. Ancak artık kızarıklıklar hepsinde oluşmaya başlamıştı. Tüm aile, daha önce varlıklarından haberdar olmadıkları bir parazitle böylece tanışmış oldu: Yatak böcekleri.
BÖCEK İSTİLASI
Yaklaşık bir ay sonra, benzer sıkıntıları çekmeye devam eden Jennifer ve kocası yataklarını ters çevirdi. Yatağın altında evdeki salgına işaret eden lekeler vardı. Böcekler seyahat ettikleri valizlerden yatak odasına, banyoya ve ardından oturma odası dâhil her yere yayılmıştı.
Jennifer, “Çok kötü bir durumdu. Yardım alabilmek için gidebildiğimiz bir yer yoktu. Tıpkı sele karşı sigortası olmayan bir sel mağduru gibiydik” dedi. Yatak böceklerinden kurtulmak için 30 bin dolarlık bir maliyetin altına giren Burkhart’lar, aile büyüklerinden kalan yadigar eşyalarını kaybetti ve çocukları için ayırdıkları üniversite paralarını eritti.
Eve böcek uzmanları çağrıldı, her yer didik didik edildi ama böceklerle nasıl baş edebileceklerini bilen kimsenin olmadığı anlaşıldı. Sonunda tüm çekmecelerdeki en ufak eşyaya kadar her yer boşaltıldı, kuşkulu görülen her eşya çöpe atıldı ve ev temizlendi.
Oturma odasındaki yepyeni koltuk takımı, iki yeni televizyon sistemi ve bilgisayar da çöpe gitti. Geride kalan eşyalar plastik poşetlerle kaplandı ve birçoğu böceklerin yaşayamayacağı sıcaklığa maruz bırakılmak için güneşin altına bırakıldı. Diğerleri ise, beslenmediği takdirde 18 ay hayatta kalabilen böceklerden arındırılması için depolara yerleştirildi.
BURUK ZAFER
Aile geride kalan böceklerle savaşmak için yeni bir düzen kurmak zorunda kaldı. Şişme yataklarda uyumaya başlayan Jennifer ve ailesi, her sabah evden çıkmadan önce otostopçu böceklerden kurtulmak için duş almaya başladı. Ayrıca birbirlerini düzenli olarak ısırık kontrolünden geçirdiler.
Sivrisinek ve yatak böcekleri ısırıklarıyla yaşar hale gelen Burkhart ailesi, bu böceklerin çok kolay yayılabilme özelliği olduğunu anladı. Çocuklarını arkadaşlarına yollamayı kestiler, kimseyi evlerine davet etmemeye başladılar. Diğer yandan, başlarına geleni herkesten saklamaya çalıştılar.
Aile giderek borçlandığı gibi, çöpe atılan eşyaların yerine yenilerinin gelmesi gerekiyordu. Salgını kaptıkları otel ise, yatak böceklerinin kendilerinden kaynaklandığını kanıtlamamaları halinde tazminat vermeyi reddetti. Sigorta kurumları da yatak böceklerini sigorta kapsamına alan hiçbir şirket olmadığını belirtti.
Böylece yatak böceklerini öldürme çabası üç ay daha devam etti. Ancak böcek şirketinden özel izin gerekiyordu çünkü ölmek bilmeyen parazit için kullanılan kimyasal anormal miktarlara varmıştı.
İlaçlamanın ardından, Jennifer’ın kocası eşya kalmamış odalarda yem olarak bir gece uyuyordu. Sonunda, beş ay süren mücadelenin sonunda son ilaçlama yapıldı ve aile böceklerin tamamen ortadan kalktığına ikna oldu. Geriye, yarı yarıya boşalmış bir ev ve eskisine göre çok daha mütevazı mobilyalar kaldı.
Jennifer, “Evet, böceklerden kurtulduk ama bu hiç güzel bir anı olmayacak” dedi.
UYARI
* ABD Çevre Koruma Kurumu’nun açıkladığı yatak böceklerine karşı seyahatlerde alınacak önlemler listesi:
* Otel odalarında, valizlerinizi boşaltırken ve doldururken yatak ve veya zemini değil, rafları kullanın.
* Yatmadan önce yatağınızı ve karyola başlığını kontrol edin.
*Eve dönmeden önce, valizinizi çamaşır makinesinin içine boşaltın ve tüm çamaşırlarınızı kontrol edin.
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
giden gitmiş zaten
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
at cnm sorman hata ortak
sorman hata ortak crt
Kullanıcı
Banu Alkan hastaneye kaldırıldı
Alkan, tatil yaptığı otelde düşüp tırnağını zedeledi ve...
Konakladığı otelde düşen ve tırnağı zedelenen Banu Alkan, Alanya'daki evinde geçirdiği 15 günde yarası iyileşmeyince, kendi talebi üzerine bugün Antalya'daki Özel Memorial Hastanesine getirildi. Hastanede tedavi altına alınan Banu Alkan'ın tırnağına operasyon yapıldı.
Hastanedeki odasında gazetecilere açıklama yapan Banu Alkan, 15 gün önce otelde düşerek tırnağının kalktığını, bu sürede Alanya'daki evinde dinlendiğini, zedelenen tırnağının iyileşmemesi üzerine hastane geldiğini söyledi.
Geçtiğimiz günlerde katıldığı ''Çarkıfelek'' programında kendisine ''nazar değdiğini'' ifade eden Alkan, ''Ayağım bir an önce iyileşse iyi olur. 'Aşkın Kokusu' albümüm çıkacak. Tırnağımın böyle olması klip çekimlerimi geciktirdi'' dedi.
Alkan, bu gece kontrol altında tutulacağını, tedavisinin tamamlanmasının ardından da Alanya'daki evine döneceğini sözlerine ekledi.
Özel Memorial Hastanesi Ortopedi Uzmanı Dr. Kemal Gökkuş da AA muhabirine yaptığı açıklamada, sanatçı Banu Alkan'ın tırnağına küçük bir operasyon yaptıklarını belirterek, yarın taburcu edilecek Alkan'ın yaklaşık 10 gün içerisinde tamamen iyileşeceğini bildirdi
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
sağol ablaya bu baya bi prim yapar bize
crt
Kullanıcı
crt' Alıntı:
Böyle muhterem halka malolmuş güzel , bilgili bir sananatçıya nazar edenin gözü çıksın inş.
Nil: ) biliyormusun dün akşam mutfakta elimi öyle fena çarptım ki tırnağım kanadı ..
Ama hane halkı geçer geçer dedi ..
hastahaneye falan kaldırmadığı gibi hiçç önemsemedi hane
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
çıksın ablacım çıksıncrt' Alıntı:crt' Alıntı:
Böyle muhterem halka malolmuş güzel , bilgili bir sananatçıya nazar edenin gözü çıksın inş.
Nil: ) biliyormusun dün akşam mutfakta elimi öyle fena çarptım ki tırnağım kanadı ..
Ama hane halkı geçer geçer dedi ..
hastahaneye falan kaldırmadığı gibi hiçç önemsemedi hane
gözüde çıksın kaşıda geçmiş olsun bu arada olcak iş değil valla
B
blt.cemile
Kullanıcı
- 11 Ara 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
Ayy ne kadar üzüldüm....crt' Alıntı:crt' Alıntı:
Böyle muhterem halka malolmuş güzel , bilgili bir sananatçıya nazar edenin gözü çıksın inş.
Aminn....
Geçmiş olsun
N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
üzülme cnm N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
08 Eylül 2010 Çarşamba
BUGÜN SAAT 13.00'E DİKKAT
İki göktaşı, bugün dünyayı sıyırıp geçecek. ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi'nden (NASA) yapılan açıklamada, yeni keşfedilen iki göktaşının dünyayı sıyırıp geçeceği ve dünyaya zarar vermeyeceği bildirildi.
Göktaşlarının, NASA tarafından finanse edilen Catalina Gök Araştırmaları tarafından keşfedildiği belirtildi. Massachusetts'deki göktaşları ve kuyruklu yıldızları izleyen Küçük Gezegenler Merkezi de göktaşlarının dünyaya çarpmayacağını açıkladı.
"2010 RX30" adı verilen göktaşının 10-20 metre uzunluğunda olduğu, dünyanın 248 bin kilometre yakınından TSİ 13.00 sularında geçeceği kaydedildi.
NASA, "2010 RF12" adı verilen ikinci göktaşının da 6-14 metre büyüklüğünde olduğunu belirtti ve dünyanın 79 bin kilometre yakınından, ilkinden 11 saat sonra geçeceğini duyurdu.
Göktaşlarının teleskopla izlenebileceği bildirildi.
keşke görme imkanımız olsaydı ???
BUGÜN SAAT 13.00'E DİKKAT
İki göktaşı, bugün dünyayı sıyırıp geçecek. ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi'nden (NASA) yapılan açıklamada, yeni keşfedilen iki göktaşının dünyayı sıyırıp geçeceği ve dünyaya zarar vermeyeceği bildirildi.
Göktaşlarının, NASA tarafından finanse edilen Catalina Gök Araştırmaları tarafından keşfedildiği belirtildi. Massachusetts'deki göktaşları ve kuyruklu yıldızları izleyen Küçük Gezegenler Merkezi de göktaşlarının dünyaya çarpmayacağını açıkladı.
"2010 RX30" adı verilen göktaşının 10-20 metre uzunluğunda olduğu, dünyanın 248 bin kilometre yakınından TSİ 13.00 sularında geçeceği kaydedildi.
NASA, "2010 RF12" adı verilen ikinci göktaşının da 6-14 metre büyüklüğünde olduğunu belirtti ve dünyanın 79 bin kilometre yakınından, ilkinden 11 saat sonra geçeceğini duyurdu.
Göktaşlarının teleskopla izlenebileceği bildirildi.
keşke görme imkanımız olsaydı ???
