M
mehmetd
Kullanıcı
- 23 Şub 2007
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
Behlül Dânâ pazarda büyük bir taşın üzerine üç tane kuru kafa koymuş, satıyordu. Kafaları müşterilere gösteriyor, bunların birini parasız, birini ucuz bir fiyata, birini de ağırlığınca parayla satacağım parayla satacağı söylüyordu. Etrafı saran meraklılardan biri dayanamayarak sordu. ” Ey Behlül, sen bu kafaları neyle değerlendiriyorsun ?” Behlül adama şöyle izahatta bulundu: Kafanın birini alarak ”Bu kafanın ismi taşkafa ! Değeri bir pul. Çünkü hiç nasihat dinlemezdi.” Dedi. Onu bırakıp ikinciyi aldı. ” Bu boşkafa Değeri on para. Bu da nasihat dinler ama tatbik etmezdi.” Onu da bırakıp üçüncü kafayı eline aldı Behlül :” Buna gelince, ismi hoşkafa . Hem nasihat dinler, hem de tutardı. Öğrendiğiyle amel eder, başkalarına öğretmek için gayret gösterirdi. İşte bunun değeri de ağırlığınca para”