Öğrenci;
-Hocam,diye sormuş.İnsan,maymunun gelişmiş şeklidir''diyorlar.Ne dersiniz? Seyid Ahmet Arvasi cevap vermiş.
-O mantığa göre çınar ağacı da maydanozun gelişmiş şeklidir.
-------------------------------------------------
Yahya Kemal'a "Ankara'nın en çok hangi tarafını seviyorsunuz" diye sorduklarında şu cevabı vermiş:
-İstanbul'a dönüşünü.
-------------------------------------------------
Lokman Hekim'e:
-Hastalarımıza ne yedirelim?diye sorduklarında,şu cevabı vermiş:
-Acı söz yedirmeyin de,ne yedirirseniz olur.
-------------------------------------------------
Bir Fransız yazar,Mehmet Akif'e:
-Kadınlarınızı evden çıkartmadığınız doğru mu?diye sorduğunda Akif:
-Daha önceleri öyleydi,karşılığını vermiş. Fakat şimdi dışarı çıkarttık ve bir türlü içeri sokamıyoruz.
-------------------------------------------------
Komedyen Eddie Cortar'a,
-Hastalanınca ne yapmak gerekir?diye sorulduğunda:
-Mutlaka doktora gidin demiş. Zira doktorun yaşaması gerek.Verdiği ilacıda alın, çünkü eczanecinin de yaşaması gerek. Fakat ilaçları sakın içmeye kalkmayın, zira sizinde yaşamanız gerek..
-------------------------------------------------
Dolmuşta................
-Yolcu:Işıklarda inebilir miyim?
-Söför:Neden abla?... Yoksa karanlıkdan mı korkuyorsun!!!!
-------------------------------------------------
Dunyanin en buyuk mutefekkirlerindenbiri olan Mevlana,sakallari bembeyaz olmus papaza sorar;
-siz mi daha yaslisiniz,sakaliniz mi?
papaz sakallarinin 18-20 yaslarinda ciktigini dusunerek;
-elbette ben cevabini verdiginde;
-yazik,der Mevlana,cok yazik...sizden kucuk olan sakaliniz agarmista siz hala karanliklardasiniz.
-------------------------------------------------
Grunfeld,cocukken bir profesorden keman dersi aliyormus.bir gun profesor;
-ben senin yasindayken bu parcayi daha iyi calardim,demis.
-Demek ki sizin profesorunuz benimkinden iyiymis.
-------------------------------------------------
Fuzuli ile ruhi çok güzel manzaralı bir mekanda yürüyorlarmış.. atışmayı çok severlermiş kendi aralarıda.. manzaranın en güzel yerinde sıska çelimsiz bir sokak köpeği görmüşler... ruhi durumdan hemen istifade edip "Bu köpek bu manzarada Fuzuli " demiş Fuzuli hemen cevap olarak " o zaman vur kiçina tekmeyi çiksin Ruhi " demiş
-------------------------------------------------
Barış Manço Fransa'da bir televizyon kanalinin canli yayinina konuktur...
Küstah bir spiker vardir ve Barış Manço ile dalga geçmektedir... Sürekli, "iste Türk, yani barbar, vahsi vs..." demektedir... Barış Manço daha fazla dayanamaz ve spikere "yaninizda kâgit para var mi?" diye sorar! Bu soruya spiker sasirir ve "evet var ama n'olacak" der... Barış Manço israr edince spiker cebindeki kâgit paraları çikartir... Bu olaydan az önce Barış Manço canli yayinda "Anahtar" adlı sarkisini söylemistir... Bu sarkinin bir bölümü söyledir:
"Bes Akif- bir Saat Kulesi, iki Kule-bir Fatih, bes Fatih-bir Mevlana, iki Mevlana-bir Sinan" (Baris Manço / Anahtar sarkisi / Darisi Basiniza Albümü / 1992)
Bu sarki bir matematik sorusudur ve sarkida adi geçen kisiler o dönemdeki Türk parası olan banknotlarin arkasinda fotografi olan kisilerdir... Baris Manço spikere sorar: "Bu paranizda fotografi olan kisi kim?"
Spiker:
"General......." Barış Manço diger paralardaki fotograflari olan kisileri de sorar,spikerin verdigi cevaplar hep aynidir "General.......", "Amiral...........", "Komutan............."
Spikerin bu "falanca General, falanca Amiral, falanca Komutan" cevabyndan sonra, bu sefer de Barış Manço cebinden Türk paralarini çikarir... Spikere der ki:
"Bu parada fotografi olan kisi Mehmet Akif Ersoy'dur. sairdir... Bu fotograftaki kisi Mevlana'dir. Düsünürdür... Bu paradaki fotografi olan kisi Fatih Sultan Mehmet'dir. Adaletin sembolüdür... Bu paradaki kisi ise Atatürk'tür. "Yurtta baris, dünyada baris" diyen kisidir... Bizim paralarimiz bunlar... Biz Türkler ince ruhlu, kibar, medeni insanlar oldugumuz için paralarimizin arkasına "sairlerimizin", "düsünürlerimizin","bilim adamalarimizin" fotograflarini bastik... Siz Fransizlar kendiniz barbar, vahsi oldugunuz için paralarinizin arkasina hep savas Adamlarinin fotograflarini basmisiniz!" der... Barış Manço nun bu müthis cevabindan sonra televizyon yöneticileri Canli yayini keserler ve spikeri oradan kovarlar, baska bir spiker yerine gelir ve canli yayin yeniden baslar, yeni spiker Barış Manço'dan ve Türklerden özür diler, programa böylece devam edilir...
---------------------------------------------
bir tiyatro oyunu sırasında seyircilerden bir sahneye hıyar atar nerden bulmuşşsa
hıyarı gören ISMAIL DUMBULLU:
+beyfendi kimliğinizi düşürdünüz der
-------------------------------------------
Yavuz Sultan Selim zamaninda, Iran sahi kiymetli mücevherlerle süslü bir sandik hediye gönderiyor Sultan Selim'e.Sandik açiliyor. Içinden çesit çesit degerli taslar, kiymetli atlas, kadife kumaslar çikiyor.Fakat bir de pis bir koku yayiliyor. Dehset bir koku, herkes burnunu tikiyor. Neyse en alttaki bohçadan insan pisligi çikiyooooor..Yani Osmanliya acayip bir hakaret!!!!!
Cihan padisahi emir veriyor,
"herkes düsünsün, buna ince bir sekilde cevap vermeliyiz"
Ve cihan padisahi yine çözümü kendisi buluyor. Ayni sekilde degerli mücevherve kumaslarla süslü bir sandik hazirlatiyor.Içine o zamanin Osmanli Istanbul'unda imal edilen gül kokulu en nadide lokumlardan bir kutu hazirlatiyor, en altina da küçük bir pusula ve bir satir yazi. Gönderiyor...
Şah sandigi açiyor. Açtikça güzel bir koku ve en altta bir kutu lokum. Anlam veremiyorlar tabii. Bizim elçi yiyor önce, sonra oradakilere ikram ediyor. Kutunun içindeki pusulayi Sah okuyor:
"Herkes yediginden ikram eder"
-------------------------------------------
osman bölükbaşı meclis kürsüsünde konuşmaktadır.
bir milletvekili:"sende erkek misin be?" der.
osman bölükbaşı:"ben erkekliğimin zekatını versem sen bile erkek olurdun".der
-------------------------------------------
büyük iskender'e biri;
- az bir ihsan eyle..
- az ihsan bana yakışmaz, çoğu da sana..
-------------------------------------------
diyojen'e sormuşlar,
- bir insanın zeki olduğunu nerden anlarsın?
- konuşmasından..
- ya konuşmuyosa?
- o kadar zekisi daha çıkmadı..
-------------------------------------------
Topal ismail'le IV.Mehmet arasında geçmiş yanlış hatırlamıyorsam...Yeniçeri isyanlarından birinde...
Topal İsmail:Abdets alsan iyi olur Mehmet...Çünkü seni bunların elinden ben bile kurtaramam...
IV.Mehmet:Bre İsmail biz Osmanlı evladıyız...Abdestsiz toprağa basmayız...Şimdi sen abdestli olsan iyi olur...Tez kellesi vurula...
--------------------------------------------------------------------------------
İçlerinden paylaşılmış varsa özür dilerim,baktım ama hepsinede bakamadım