"Kendimi tanıyamadım!", "Bunu ben mi yaptım? İnanamıyorum kendime!" ...
Bu tür cümleleri yaşam içinde çok sık olmasada arada kurarız. Çünkü bazı durumlarda, karşımızda ki kişinin/kişilerin yaratmış olduğu durumlar karşısında daha önce hiç olmadığımız kadar agresif, alıngan, tutarsız ya da bunların tam tersi, hoşgörülü, sabırlı, tutarlı olabiliriz.
Kişinin kendisini tanıması sanırım, olaylar karşısında sürekli olarak girdiği ruh hali olayı.
Örneğin ben; Çok sevdiğim kişilerin başına bir olumsuzluk geldiğinde, ya da bir ölüm haberi duyduğunda asla ve asla soğukkanlılığı elden bırakmam. Çünkü acil olan o durumun yarattığı sonuçların olumsuzluklarını asgariye çekebilmektir benim için.
Korsan' Alıntı:
Her gün biraz daha iyi tanımaya başladım sanırım yaşımın getirdiği tecrübe artık olaylarıda insanlarıda daha iyi okuyabiliyorum.
Kendini tanımanın yaşla değil, yaşantılarla ilgili olduğunu düşünüyorum bu arada.
Çünkü kendi huylarını, hangi olay karşısında nasıl tepkiler vereceğini insan bilebilir. Bu tepkileri değiştirebilecek olan karşımızdaki kişinin davranışlarıdır. Burada insanları analiz etme yetisinden sözedilmiyor gerçi ama, Korsan bu konuyu kendini tanıma aşamasına dahil ettiği için bu cümleyede yanıt vermek istedim kendimce.
İnsan analizinin kendini tanımakla pek ilgisi olduğunu düşünmüyorum zaten.
İnsanın kendi davranış kalıpları ve olaylara bakış açısı vardır ve elbette benim dışımda kalan kişilerinde.
Örnekleyecek olursam; hangi olay karşısında nasıl tepki vereceğini bildiğim kişilere, aynı olayı aktarışım farklı olacaktır.
Elbette yaşamımıza yeni dahil ettiğimiz kişilerin olaylara bakış açısını hemen bilemeyebiliriz, o nedenle açık kapılar bırakmakta her zaman yarar vardır, bize uymayan herhangi bir davranış sergilediği için yargılamaktansa anlamaya çalışmak, olay bu.
Neyse galiba konuyu biraz dağıttım, özür dilerim.
Kendimi tanıyor muyum?
Sanırım evet.
Sevmediğim huylarım var mı?
Tabi ki var!
Değiştirmeye çalışıyor muyum?
Beni ve çevremi olumsuz yönde etkiliyorsa elbette!
Özür diler miyim?
Evet, kesinlikle yaparım bunu.
Ve son zamanlarda, yaşadığım olayların etkisiyle fazlaca agresif olduğumu düşündüğüm ve beni sevip bana güvenen insanları çok kolay kırabileceğimi keşfettiğim için, ve ne yazık yine bunun yaşanmışlıklarımla ilgili bir durum olduğunun bilincinde olduğum için, bunu atlatana kadar yalnız kalmayı daha uygun gördüğümde ayrı bir gerçek.
İnsanları şaşırtmamak adına.
Bugün sinirli, ağlayan, kızgın bir tavır sergileyip, yarın hemen eğlenceye dalmak gibi bir depresif ruh haline girmemek adına!
Tanıyorum kendimi, ve yazı sahibi arkadaşımın dediği gibi, bazı huylarımı sevmesemde değiştirmeye çalışıyor, değiştiremeyeceğimi anladığımda farklı konularla ilgilenerek, olay yerinden uzaklaşmayı yeğliyorum. Hem kendi mutluluğum hem başkalarını rahatsız etmemek adına.
Teşekkür ederim.
Sabah sabah biraz içimi mi döktüm ne?