hayal_12'nin Kaleminden

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan hayal_12
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Ne kadar şanslı olduğunuzun farkında olmanız çok güzel.. Biz niree, sizin o mutluluk dediğiniz şey nireee...  ::)
 
;D  ;D allah herkese gönlündekini verir herşeyin vakti saati var bunu bekler güzel yaradan  ;)
 
affedersin
dostum
güzel yaradan
kimleri
neleri
affediyor
bir düşün biz kimiz
neye niçin
gurur yaparız ....
 
sevginden emin olmadım hiç
hissettirmedin bana gerçek aşkı
ama senle buldum ben sevgiyi
sensiz buldum aşkı
geleceğimi mi sanyoırsun yar
gelecek olsam gitmezdim ben
sen istedin bu sonu
hazırlan sonuçlara
bensiz ve sevgimsiz kalacaksın
ama unutma içimde hep sen yaşıyacaksın...
 
hacer' Alıntı:
ayben' Alıntı:
aşkın ruhu  :)
evet içimizde bir yerde kimisi keşfediyor kimisi kendine saklıyor kimise de sonuna kadar yaşıyor aşkı
bu ruhu yakalamak ümidiyle ya da yakalayanlar için sadık kalmak ümidiyle diyorum :)
amin  ;D çünkü benim onu bana yazdığı için her zaman  rabbime şükrettiğm aşkım var. huzurum var, yavrularım var, rabbimi hatırlatan dostlarım var insan daha ne isterki yaşamdan ;)

Allah bozmasın inşallah az önce bir yazı okudum mutluluk ne dağların ardında ne denizlerin dibinde ne arşın 7 kat üstüne saklanmamış İÇİMİZDE mutlu olmak bizim elimizde herşey bizim tercihimiz ve ne olursa olsun sonuçlarına katlanmayı bilmeliyiz :)
 
"Sence aşk nedir?..."
Acaba niye sordu diye bir an için duraksıyorum; cevap vermekte acele etmek istemiyorum. Zaman kötü; ne olur ne olmaz kabilinden! Yine bir keresinde böylesi bir soruya verdiğim cevap için, beni "aşkın efendisi" zannedip, kendini de beni de harap eden biriyle karşılaşmıştım zira. Sıkılmış olmalı ki tekrar soruyor:
"Sence aşk nedir?..." Tabi ilki gibi yumuşak ve sevecen değil, bu soru. Aşkın ne olduğunu, daha doğrusu ne olmadığını bir de benden duymak istiyor. Belki bana güvendiğinden belki başkalarıyla beni kıyaslamak istediğinden.
Heyecanlı ve narin bir şiirle hayatını değiştirebilecek genç ve mum yürekli kızlar vardır ya hani, korkarım bu da onlardan olmasın! Ne cevap versem acaba! Öyle bir şey olmalı ki; ne beni aşkın efendisi sansın ne de aşkın büyülü dünyasından korkusu kalsın! İyi ama ne söylemeliyim?
"Aşk, senin bugüne kadar duyduğun şeylerin hiçbiri değildir..."
Afallıyor. Verdiğim cevabın onu iyice zora soktuğunun farkındayım; zaten ben de bunu istiyorum. Çok fazla yumuşak sözlerle kendini kaybedebilir ve henüz 16 yaşında bir masum kız olduğu için de "farklı" mecralara rahatlıkla yol alabilir. Bunun vebalini almak istemiyorum. "Tam oturmamış masum duygularını okşayıp, onu istediğim gibi şekillendirebilirim" diyen birtakım tiplere rastlamıştım bir aralar. Ne iğrenç bir yaklaşım! Ne acımasız, ne berbat bir eğitim(!) anlayışı!
Küçücük, henüz duyguları yerli yerine oturmamış bir masumu, aç kurtlar misali kendi zavallı hayvani düşüncelerinin esiri yapmak için; onu aşkla, sözle, şiirle, büyülü anlamsız övgülerle yoldan çıkarmak.. Böylesi biri olmadığım için ya da en azından böyle olmadığımı hissettiğim için, böyle düşünenleri, böyle düşündükleri için böyle duygularıyla boğmak geliyor içimden. İçimdeki "hannibal" uyandı yine! O duyguyu urgan haline getirip boynuna takmak ve sokağın ortasında dolaştırıp, "bakın siz bunun gibi düşünen zavallılar, hepiniz insanlığını kaybetmiş birer hiçsiniz.." diye bağırmak istiyorum. Hiç. Hiçlik kavramı içerisinde, aslında "hiçin de hiçi" olduklarını anlatmak lazım değil mi bu gibilere??
Neyse dağıtmayalım..
"Nasıl yani anlamadım.. Yani bugüne kadar duyduklarım hep yanlış mı?.."
O kadar masum soruyor ki yanlış düşündüğünü söyleyip onu belki de kırdığımı düşünüp, kızıyorum kendime.
"Evet X, yanlış biliyorsun.."
"Öyleyse sen söyle aşk nedir ya? Kafayı yiycem ben ya..." "Yiycem" deyişi ne kadar da çocukça. Devam ediyorum. Kızdırmak da istemiyorum. Zira geçen her dakika daha da kızdığını hissedebiliyorum.
"Aşk sonsuzluktur. Gerçek ile gerçek olmayannın savaşında, gerçeği taşıyanın kalbinde taşıdığı yüce ruhtur.."
"Iııhh.. Anlamadım.."
Suratını ekşimesinden anlamıştım zaten, keçi anlamadı işte n'olcak!
"Bak X! Aşk öyle bir erkeğin bir kızla çıkması, birlikte yemek yemesi, cafeye gitmesi ya da erkeğin onu akşamları mahallesine kadar bırakması falan değildir. Hele o okulda masumca söylediğiniz, 'ayy kızlar galiba aşık oldum Keremcem'e, Tarkan'a..' deyişleriniz yok mu, o hiç değildir.." diyorum. Yüzündeki ifadeden, "evet zaten ben de aşkın bu kadar basit olmayacağını düşünmüştüm" dediğini anlamak zor değil.
"Aşk yalnızca çıkmak sevişmek görüşmek kadar basit değildir. O yüce bir duygudur ve insanı gerçek insan mertebesine rahatlıkla taşıyabilir. En gerçek aşk da ilahi olandır. Yani Allah'a duyulan aşk. İnsana duyulan aşk da vardır ve gerçektir de. Bu, ilahi aşka giden yolda sadece bir basamaktır o kadar. Yani insana duyduğun aşk, seni Allah'a yaklaştırdıkça aşktır, değilse aşk değil olsa olsa sevgidir, belki saygıdır, belki mutluluktur. Aşk ise bunların hem hepsinden farklıdır hem de hepsinin toplamıdır..."
"Anladım desem bana inanır mısın Yavuz abi?.."
"Evet inanırım. İnanmamam için bir sebep yok. Karmaşık görünse de değildir aslında. Anlamana sevindim X. Şimdi söyle bakalım aşk nedir?.."
"Aşk bildiğim şeyler değilmiş, gerisini anlatmaya gerek yok sanırım.." Utanıyor. Yüzü al al oluyor.
"Yavuz abi biliyor musun ben başkalarına da sordum ama onlar başka bir şeyler söylediler. Hatta, 'gel ben sana aşkın ne olduğunu gösteririm' diyenler bile oldu. Sen neden farklı bir şey söyledin?.."
Susuyorum.
İnşallah kötü bir şey dememişim diye düşünüyorum.
"Yine sustun abi.. Niye farklı cevap verdin diyorum?..."
Kızıyor iyice. Belki de onun düşündüğü gibi cevap vermediğim için bana kinlendi, kimbilir.
.
.
"O cevabın öyle verilmesi gerekiyordu da ondan X..."


 
dünden hazırım desem sensziliğe
sen hazır olmadığın için yanar mısın
beni kaybettiğine
gelmeyeceğini bildiğim içindi
gelirsen affetmem deyişim
bana mı kaldı affetmek!
kimbilir belki de
sen hiç olmadın
sen hiç yaşamadın
sadece bir hayaldin benim için
yüreğimi yakıp da
kuzgunlara leş diye yediren
bir garip hayal
gelme istersen
ama bil ki
ne ben istedim böyle olmasını
ve ne de
sevdim şimdiki hali
her zamanki gibi anlamadın
anlamadın ve gittin
beklemem desem de
içimde bir yara olarak kalacağını
biliyorum
biliyorum 'hayali' sevdiğim
 
Yok be 'hacer' değişen bir şey yok.. Karşılıklı atışıyoruz.. Bu, en çok sevdiğim şiir yazma şeklidir.. Değişen bir şey yok merak etme.. Ben aynı ben, 'ayben' de aynı 'ayben' merak etme.. Sadece sanki şiir yazan karşımızda olan, şiir yazılan kişymiş gibi davranılıyor o kadar.. Neyse eğer beğenmediyseniz bir daha yapmam..  ::)
 
hayal yazıların gerçekten çok güsel bunları toparlayıp bir kitap haline getirmeni dört gözle bekliyorum ve sana katılıyorum kimi ruhsuz insanlar sadece kendi arzularını yerine getirmek için küçük masum ve daha saf olan ve doğruyu yanlışı ayırt edemeyen bu masumcuklara zalimlik edip kullanıyorlar bu gibi insanları bi şekilde halt etmek lazım Allah yardımcımız olsun daha diyecek söz bulamıyorum
 
ben çok büyük has duydum hayal bu atışmalardan saol:)

gitmek istemezdim sevdiğim
seni bu insanlarla başbaşa bırakmak
bu kendini bilmez
aşkı bilmez insanlarla bir ömür sürdürmeni...
bilsemde beni affetmiyeceğini
gitmeliyim çok uzaklara şimdi
zaman bu zaman yar
öğrenmek gerek aşkı hayatı
bensiz kaldıkça varacaksın gerçeğe
ve bir kez daha anlayacaksın sevgimi
sevmediğini düşünsemde ben
az da olsa sevmişsindir beni
ama ben azla yetinmem
en az benim kadar sevmeliydin beni
sevgimi unutturacak kadar ki
işte o zaman gitmezdim yar
kalırdım hep senle hep yanyana
anla beni yar anla
bir sen anlarsın yüreğimi aslında..


 
ya bu şiirler muhteşem çok güzel olmuş hepinizin yüreğine sağlık :) :'(
 
saol kardelencim sende çok güsel yazıyorsun bunlar sadece yüreğimden klavyeme dökülenler oldu arada kağıda da döküyorum ama pek güsel olmuyorlar sankim neyse zamanla daha da güsel olurlar inşallah :)
 
Geri
Üst