Günlük bugün yine pişmanlıklarımlaydım. Yine bana doğru hızla gelirlerken gözlerimi kapattım.
Yine.. Koskocaman yineler oluştu içimde ta derinlerimde. Vaybe dedim sessizce yanlarında, ne kadar çokmuşsunuz siz?
Birde küçük bi dağ oluşturmuş keşkelerim vardı, hepsi yan dönmüştü sanki bana bakmakla kötü bişeyler hatırlarına gelecekmiş gibi yani ben öyle sanıyorum belki utanıyorlardır yüzüme bakmaktan çok oluşlarından.. Bilmem ki çok bişeyler varmış aslında, o kadar azcık değilmişim yani. İyi değil bu çoklar, kötü çoklardan.. Acıdı içimde bir iki yer. Derinden.. Bende dedim bende olmayanlara sessiz çığlıklarımla. Duymuşlar mıdır diye dönüp bakamadım ardıma.. Yani ardıma hep bakamam aslında kalanların yüzüne, gözlerinin içine. Aslında aynada kendi gözlerimin içine de bakamam ben. Yani yine yana kaydırırım göz bebeklerimi. Hep bi taraflara kayarım. Tam ortasındayken herşeyin yine bi tarafa ağır basmak için uğraşırım. Dizmesi çok bi zaman alan taştan kulemi yine yıkmaya heves ederim her seferinde. Yani yazarken bile dönüp bi baştan okuyup geleyim bile demeye çekinirim. Yine yanlış bulmaktan yine rutüşlar falan fıstık.. Sıkıldım.. Hep ertelemekten.. Takılmaktan.. Sapkınlıklar bide.. En fenası suskun kalmaktan çok sıkıldım. Yutkunmaktan.. Yutkunduktan sonra ki o 4-5 saniyelik zaman diliminde başka sesler aramaktan.. Çok sıkıldım.. İki elimin arasındaki başımı sıkıştırmaktan.. Vazgeçmelerimden, yine geriye dönüp ölmüile olmuşu kucalamaktan. Yapamayacağım sözlerle avutup bi kaç saat boşluk yaratmak bide..
Hayatımda ki bir kaç değerli varlığı elimde oyuncak etmekten sıkıldım.. Oyuncu olup çıkmışım haberim yok. Ne çok rol yapar olmuşum ben günlük? İnanılır gibi değil. Ya ben böyle olmamalıydım. Yani olmak istememiştim. Elimde değil di, bide haberim yoktu bu olanlardan/yaptıklarımdan.. Meğer bende yapıyormuşum hemde her birinden bir kaç tane..
Yine yıktım, üzgünüm.
Günlük, yine baştan başlamam gerekicek.