Parola ''869''

  • Konbuyu başlatan Kristal
  • Başlangıç tarihi

Konu hakkında bilgilendirme

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde İş Dünyası Yazıları kategorisinde Kristal tarafından oluşturulan Parola ''869'' başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 8,624 kez görüntülenmiş, 23 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı İş Dünyası Yazıları
Konu Başlığı Parola ''869''
Konbuyu başlatan Kristal
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan dideM
E

ebruliyn

Kullanıcı
29 Nis 2008
En iyi cevaplar
0
0
ispanya da kimse ingilizce konuşmazmış yabancılarla. Ne kadar gerçek ne kadar doğru bilemem. Otel de falan ingilizce hiçbirşeye cevap vermiyolarmış.
katıldığım bir araştırmada gözlemlediğim Fransız,İtalyan,ispanyollar ingilizce bildiği halde kendi dilinde iletişim istiyor,konuyu dağıtmadan belirtmek istedim
 
Z

Zynep

Kullanıcı
17 May 2006
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
Yok Harun, gayet iyi anlatmışsın düşüncelerini, yani ben anladım.

" Burası Türkiye burda herşey olur"

" Ee abi Türk malı daha ne bekliyosunki"

" Devleti ben mi kurtarcam "
Bizim sitemizde bile yayınlanan pek çok paylaşım ve mesaj var, "Biz Türkler" diye başlayan ve kendimizle eğlenen mesajlar.
İnsanların kendisiyle eğlenebilmesi aslında hoştur ama sadece eğlenip, durumu kabul etmesi ise boştur.
Daha fazla ayrıntıya giremiyorum ama ben şahsen organize olmamış hiç bir hareketin tarih sayfasında yerini alacağını düşünemiyorum.
"Ben kullanmıyorum, ben yapmıyorum, ben tercih etmiyorum" vs, tarzı yaklaşımlarla, yani "ben"le başlayan hareketlerle, büyük imzaların atılabileceğini düşünmüyorum açıkcası.
 
O

okyanusya

Kullanıcı
3 Ağu 2007
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
maxMESA' Alıntı:
Hz.İbrahim'i ateşe atmak için Nemrut hazırlık yapar. Bu arada bir karga ateşin daha da güçlenmesi için odun toplamakla meşguldür. Sürekli odun taşımaktadır, bir ara aşağı doğru bakar ve bir karınca görür. Karınca sırtında bir damla su ile Hz.İbrahim`in yanması için korlanan ateşe doğru gitmektedir. Durumu anlayan karga alaycı bir tavır içerisinde gülerek karıncanın yanına iner ve sorar;

Karga: Hey karınca ne yapıyorsun? O sırtındaki su damlasını ne yapacaksın.

Karınca: Hz.İbrahim için su taşıyorum.

Karga: O sırtındaki su damlası ile benim taşıdığım bir odunun ateşini bile söndüremezsin ki; binlerce odun ateşini nasıl söndüreceksin?

Karınca: Olsun, en azından tarafımız belli olur, der...




İşte bu karıncanın yaptığını bu sömürüye karşı olan herkesin yapabilmesi lazım. Size çok basit gibi görünen şeyler bile aslında birleştiğinde büyük bir etki yaratabilir.

Örneğin aynı kalitede işimizi görecek olan yerlisi varken , gidip te yabancı olanı tercih etmemeliyiz bence. En basitinden çikolata da bile yerlisini
tercih etmek bize bir fayda sağlayabilir. Daha doğrusu bize bir fayda sağlamaz, gelecek nesile fayda sağlar.
He ben yapmıyormuyum bende yapıyorum tabi. Kullandığım çoğu ürün yabancı markadır. Bundan sonra daha dikkat ederek araştırıp kullanacağım ama.
V yerine W yazanları uyarıyorum. Bunların hepsi ufak şeyler ama en azından benim de tarafım belli olsun.


Ama diğer taraftanda çalıştığım yerde, sadece yurtdışında üretilen bir ürünü tamamen yerli sermaye ile burada üretiyoruz. Onlardan kalite olarak hiçbir eksiği yok, daha da güzel.
Zaten biz üretime geçince firmalar yurtdışından aldıklarını bırakarak bize geçmeye başladılar. Çoğu insan yerli olanı kullanmayı ister bence. Yeter ki kaliteli
üretilebilsin. Örneğin düne kadar sinemalarımız yabancı film istilasındayken, artık yerli filmler daha çok izlenir oldu.

Bir başka örnek;  ispanya da kimse ingilizce konuşmazmış yabancılarla. Ne kadar gerçek ne kadar doğru bilemem. Otel de falan ingilizce hiçbirşeye cevap vermiyolarmış.


Diyceğim şudur ki, aslında yabancı ürün kullanılmasına, müzik dinlenmesine ya da yabancı dil öğrenilmesine falan karşı değilim kesinlikle. İsteyen kullansın.

Ama sanki o ürünler cennetten gönderilmiş gibi saygı duymanın anlamı yok. Kimbilir nasıl ne şartlarda üretiliyor.
Aynı saygıyı yerli ürünlere de duysak, çok daha ilerlemiş oluruz bence. Yabancı bir ürün bozulduğunda bile Türkiye deki servisleri suçlarız.
Bir diğer değiştirmemiz gereken düşünceler ise şunlar,

" Burası Türkiye burda herşey olur"

" Ee abi Türk malı daha ne bekliyosunki"

" Devleti ben mi kurtarcam "


Karışık bir yazı oldu ama idare ediverin :)
Çok güzel açıklamışsınız arkadaşım.
Tam olarak ismini hatırlamadığım müslüman bir ülkede insanlar asla barkoduna bakmadan ürün almıyormuş.
Bizim onlardan neyimiz eksik.
Ama görüyorum ki çoğunluk durumu kabullenmiş ve bu konuda pek hevesi yok.
dideM' Alıntı:
Şahsen ben bunu kabul etmiyorum , kabullenemiyorum.
Sömürülmeyi kabullenemiyorsun, peki bana yaptığın bir şey söyler misin karşı gelmek için bu duruma? Tabii ki arkadaşların, ailen, ..vs. ile olan sömürü falan değil bahsettiğim!
Didem'cim ben şöyle birşey yaptım 2 ay önce bu yazıyı çoğaltıp camimizin imamına verdim ve o da her vaazında bu konuya değiniyor ve kağıtları da gelen kişilere dağıttı.
Bende kendi çevremdekilere örneklerle anlattım.Bu konuda en azından burada baya ilerleme kaydettik.
Çok zor birşey de değil zaten sadece alışveriş yaprken barkodlarına bakıyorum.
Diğer boykot maillerine de benzemiyor bence..

 
D

dideM

Kullanıcı
5 Eyl 2007
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
Didem'cim ben şöyle birşey yaptım 2 ay önce bu yazıyı çoğaltıp camimizin imamına verdim ve o da her vaazında bu konuya değiniyor ve kağıtları da gelen kişilere dağıttı.
hehe süpersin:)) Ama işte toplasan bir avuç insan etmez bu şekilde davrananlar..
 
Üst