** Babaannem nişanlısından hamile kaldığını anlayana kadar
karnındaki bebek dört aylık olmuş. Kilo almasına rağmen böyle bir şey hiç
aklına gelmemiş çünkü "evlenmeden" hamile kalınmaz sanıyormuş.
** Babaannem tam bir laz kadınıdır. Her zaman elleri ve ayakları kınalıdır.
"Bir kadın öldüğü zaman ellerinde nişan yoksa (tırnaklardaki kınayı kastediyor) zebaniler ellerini rendeleyecek" der.
Babaanne vallahi Stephen King halt etmiş yani yanında.
** Yetmiş sekiz yaşında, tonton bir babaannem var. Ne kadar modern olsa da
gelişmiş teknolojiye ayak uydurmakta epey zorlanıyor. Buna en güzel örnek
evimi aradığında telesekretere bıraktığı not :
"Babaannesi aradı dersiniz."
** Brezilya-Almanya final maçını izliyorduk. Brezilya'nın önemli bir atağını
yavaş çekim gösteriyorlardı. Babaannemin söylediklerini aynen yazıyorum:
"Bu oğlanlar da amma yavaş oynuyorlar. Bizim yavrularımız aslan
gibiydi.
Yine de elendiler." Canım babaannem seni çok seviyorum ama
teknoloji işte, çocuklar ne yapsın.
** Babaannem 78 YTL vererek aldığım gözaltı kremimi ellerine sürüp
bitirmiş.
** İzmir'deyken televizyonda Ajda Pekkan'ı seyreden, birkaç gün sonra
Ankara'ya döndüğünde televizyonda yine Ajda Pekkan'a rastlayan
babaannemin yorumu:
Buraya da mı geldi bu zilli?! Nereye gitsem peşimde!
** Bir spor programında Rıdvan Dilmen şu talihsiz cümleyi kurdu: "Ben
Washington'a inanan bir insanim." 85 yaşındaki babaannemim tepkisi ani ve
keskin oldu: "Allahsız herif! Geber e mi!"