"Hayat anladığın gerçekler kadardır aslında…"

  • Konbuyu başlatan senarist081
  • Başlangıç tarihi

Konu hakkında bilgilendirme

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde senarist081 tarafından oluşturulan \"Hayat anladığın gerçekler kadardır aslında…\" başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 2,793 kez görüntülenmiş, 9 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı \"Hayat anladığın gerçekler kadardır aslında…\"
Konbuyu başlatan senarist081
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan korsan
S

senarist081

Demek ki bu yüzden yalnız ölürmüş savaşçılar kuru kalabalıklarda. Bu yüzden yalnızlığına terk edilirmiş gerçekler. Çünkü uyanmak istemeyen kalabalıkların kâbusudur gecenin sessizliğinde ötenler. Belki ileri giden bir varlıktır bu dengesizlik içinde denge arayanlar. Bu yüzden işte terk edilir gerçekleri gösterenler.

Çıkarsın sahneye ifade etmek için ifade edilmesi beklenenleri, yetmezsin. Yavaşça süzülürsün beklentiler denizinden. Bürünürsün kendi benliğine, beğenilmezsin. Çünkü karşısında durduğun kalabalık sadece bir kalabalıktır, anlamsızdır. Aralarında beslendiğin nehirler vardır, coşkulu ve sessiz.

Aralarında yoldaşın vardır, hakiki ve saklı. Bilirsin değerini, bu kalabalığın içinde saklı. Düşünürsün onlar neden saklı? Yenilmiş midir bu kalabalığa? Yoksa anlamış mıdır anlamsızlığı? Onun için mi saklanmıştır kendi kabuğuna? Bulamazsın…

Çünkü sen aradığını bulmak için çıkmışsındır yola ve bulmadan dönmeyeceksindir eve. Belki
kabuğunda yaşamak yetecektir de sana. Bilemezsin… Bildiğin bir şey vardır senin “ bildiklerin seni, bilmediklerin bildiklerini güldürür.”. Yine de sitem etmek istersin bu anlamsız kalabalıklara, kabuğunda saklı kalanlara.

Sonra bir şey olur…

Bir sabah kalkarsın düşlerinden, uyanırsın gerçeklerine. Bakarsın etrafına, seni saran bu anlamsızlıklar kalabalığına. Anlarsın… Hiçbir savaşın hiçbir kalabalık için yapılmadığını. Her savaşın kendin için yapıldığını ve hayatın kalabalıklar arasındaki anlamsızlığını…

Sen de çekilirsin kabuğuna. Artık sesinin önemi kalmamıştır senin için, kalabalıklarda yankılanan. Ve önemi kalmamıştır kalabalıkların, gerçeklerini paylaşmayan. Sessizce süzülürsün sessizliğine, beslendiğin nehirler gibi, yürüdüğün yollardaki yoldaşlar gibi. Unutulursun kendi savaşında…

Artık ardında kalan sadece anlamsız bir kalabalıktır işte, kendi gürültüsünde kendine oynayan.

Ve dersin kendi kendine ;

"Hayat anladığın gerçekler kadardır aslında…"



Alntıdır...
 
C

crnkcclr

Kullanıcı
25 Ara 2007
En iyi cevaplar
0
0
müthiş....

teşekkürler senarist
 
S

senarist081

crnkcclr' Alıntı:
müthiş....

teşekkürler senarist
İlk okuduğumda bende de böyle bir heyecan vardı..Gerçekten de müthiş yazılmış,yazanın emeğine ve kalemine sağlık..
 
K

Kristal

Bir sabah kalkarsın düşlerinden, uyanırsın gerçeklerine. Bakarsın etrafına, seni saran bu anlamsızlıklar kalabalığına. Anlarsın… Hiçbir savaşın hiçbir kalabalık için yapılmadığını. Her savaşın kendin için yapıldığını ve hayatın kalabalıklar arasındaki anlamsızlığını…
Çok güzel bir yazıydı,teşekkürler. :)
 
R

roze

"Hayat anladığın gerçekler kadardır aslında…"

Gerçekten de çok güzeldi. Tşkler Senarist ;)
 
L

lilaslmn

      senarist,öncelikle teşekkürler..bu yazının kime ait olduğunu öğrenebilir miyim..bu tarz yazıları çok seviyorum ben..hani bazen kendi çığlıklarımızı duymamak için,karışırız ya hiç de sevmediğimiz kalabalıklara..sonra kendi gürültümüzle irkiliriz..cümleler aynı,aynı yakarış..acı ve bir o kadar da umut gizli her kelimede.paylaşırsan yazarı,sevinirim..tekrar teşekkürler..
 
B

bıldırcın

Hraika bir yazıydı,
Keyifle okudum :)
Teşekkürler Tarık...
 
A

aynur34

Kullanıcı
27 Mar 2008
En iyi cevaplar
0
0
izmir
gerçekten harika, çok sağol paylaşım için.
 
K

korsan

Kullanıcı
18 Kas 2007
En iyi cevaplar
0
36
Gaziantep
Aslında bütün büyük savaşçılar, kalabalıklar için savaşmıştır.
Kötü olan. Kalabalıkların "Nankör" lüğüdür.

Ve "Hayat anladığın gerçekler kadardır"  Sözüne gelince.

Hayatın burada bir sürü nitelemesini okudum. Belki akla en fazla yatan niteleme bu diyebilirim.
Teşekkürler konu için.


 
Üst