Gerçek Bir Çekirge Öyküsü

  • Konbuyu başlatan okyanusya
  • Başlangıç tarihi

Konu hakkında bilgilendirme

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Kim, Neyi, Nasıl Başardı? kategorisinde okyanusya tarafından oluşturulan Gerçek Bir Çekirge Öyküsü başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 9,434 kez görüntülenmiş, 28 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Kim, Neyi, Nasıl Başardı?
Konu Başlığı Gerçek Bir Çekirge Öyküsü
Konbuyu başlatan okyanusya
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Batusch
O

okyanusya

Kullanıcı
3 Ağu 2007
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
“Çoğu insan eksik düşündüğü yönlerini göstermek istemez. Eksikliklerini herkesten saklamanın daha büyük bir eksiklik olduğunu anlamaz.Aşağıdaki hikayeyi okuduğunuzda bir eksikliğin, üstünlüğe nasıl dönüştüğünü göreceksiniz. “ Dokuz yaşındaki bir Japon çocuğun en büyük hayali günün birinde çok iyi bir judocu olmaktır. Fakat talihsiz bir trafik kazası sonucu sol kolunu tamamıyla kaybeder. Hem cocuk hem de ailesi yıkılır. Ailesi sırf çocuk oyalansın diye, Japonların en ünlü hocalarından birini tutarlar. Hoca kolları sıvar, çocuğa tek kolla yapabileceği yegane fırlatma hareketini öğretir. Gece gündüz çocukla beraber bu hareketi çalışırlar. Bir müddet sonra çocuk hareketi gayet iyi ve hızlı bir şekilde yapmaya başlar. Fakat, hocası çocuğa her gün saatler boyu aynı hareketi adeta ezberletir. Çocuk bu hareketten sıkılıp yeni hareketler öğrenmek istedikçe, hocası bu hareketi dünyada en hızlı yapana dek calışmasını ve başka hareket öğretmeyecegini söyler. Bir müddet sonra çocuk bu hareketi yıldırım hızıyla yapmaya alışır. Bunun üzerine hoca, çocuğa artık bir turnuvaya katılma zamanının geldiğini söyler. Olacak şey değildir! Tek kollu bir judocu, tek hareketle turnuvaya katılacak. Çocuk itiraz ettikçe hocası “Evlat, sen öğrendiğin hareketi yap, gerisini merak etme!” diye öğütte bulunur. Birinci tur, ikinci tur derken çocuk turları gayet rahat geçer. En nihayet finale gelir. Tek hareket bilgisi ile finale kadar gelen çocuğun finaldeki rakibi bölgenin en iyi judocusudur. Cocuk, dev cüsseli rakibini görünce korkar. Hocası, yine sakindir, “Evlat, sen bu harekette dünyada teksin!, kendi oyununu yap! Yeter!” der. Çocuk, rakibine kendi hareketini şimşek hızıyla uygular, rakip kalktıkça, aynı hareketi yineler. İnanılır gibi değildir! Çocuk tek kolla tek hareket sayesinde şampiyon olmuştur. Çocuk dayanamaz ve hocasına sorar, “Hocam, inanamıyorum! Ben nasıl şampiyon oldum?” der. Hocası yine sakin bir ifade ile şöyle cevaplar, “Bu zaferin iki sırrı var oğlum! Birincisi; judonun en güç hareketlerinden birini cok iyi yapabilmendir! İkincisi bu harekete karşı tek bir savunma vardır. O da hareketi yapanın sol kolunu tutmak!...”
 
M

M e l i k e

Kullanıcı
11 Ağu 2007
En iyi cevaplar
0
0
Bursa
daha önce okumuştm we çok beğenmiştim...
paylaşm iiçn tşkkürler...
 
S

smyye

Kullanıcı
1 Ağu 2007
En iyi cevaplar
0
0
ne kadar eksik yönlerimizde olsa mutlaka herkesin çok ii yaptığı veye yapabileceği bişeyler vardır.. önemli olan eksikliklerimize değil yapabileceklerimiz üzerinde durmak.. yazıda bu çk güzel anlatımışş teşekkürler okyanusya..
 
Ş

Şeker Prenses

Çoğu insan eksik olduğunu düşündüğü yönlerinin göstermek istemez. Eksikliklerinin herkesten saklamanın daha büyük bir eksiklik olduğunu anlamaz. Aşağıdaki hikâyeyi okuduğunuzda bir eksikliğin üstünlüğe nasıl dönüştüğünü göreceksiniz.
Dokuz yaşındaki bir Japon çocuğun en büyük hayali günün birinde çok iyi bir judocu olmaktır. Fakat talihsiz bir trafik kazası sonucu sol kolunu tamamıyla kaybeder. Hem çocuk hem de ailesi yıkılır. Ailesi sırf çocuk oyalansın ve kazanın moral bozukluğunu çabuk atlatsın diye, Japonların en ünlü judo hocalarından birini çocuğa eğitim vermesi için tutar.
Hoca kolları sıvar, çocuğa tek kolla yapabileceği yegâne fırlatma hareketini öğretir. Gece gündüz çocukla beraber bu hareketi çalışırlar. Bir müddet sonra çocuk hareketi gayet iyi ve hızlı bir şekilde yapmaya başlar, fakat hocası çocuğa her gün saatler boyu aynı hareketi adeta ezberletir.
Çocuk bu hareketten sıkılır ve yeni hareketler öğrenmek istedikçe hocası bu hareketi dünyada en hızlı sen yapana dek çalışmasını ve başka hareket öğretmeyeceğini söyler. Bir müddet sonra çocuk bu hareketi yıldırım hızıyla yapmaya alışır. Bunun üzerine hoca çocuğa artık bir turnuvaya katılma zamanının geldiğini söyler. Olacak şey değildir. Tek kollu bir judocu tek hareketle turnuvaya katılacak. Çocuk itiraz ettikçe hocası “Evlat; sen öğrendiğin hareketi yap, gerisini merak etme” diye öğütte bulunur.
Birinci tur ikinci tur derken çocuk turları gayet rahat geçer. En nihayet finale gelir. Tek hareket bilgisi ile finale kadar gelen çocuğun finaldeki rakibi bölgenin en iyi judocusudur. Çocuk dev cüsseli rakibini görünce korkar. Hocası yine sakindir, “ evlat sen bu harekette dünyada teksin, kendi oyununu yap yeter” der. Çocuk rakibine kendi hareketini şimşek hızıyla uygular, rakip kalktıkça aynı hareketi yineler. İnanılır gibi değildir, çocuk tek kolla, tek hareket sayesinde şampiyon olmuştur.
Çocuk dayanamaz ve hocasına sorar “ hocam inanamıyorum, ben nasıl şampiyon oldum?” der. Hocası yine sakin ifade ile şöyle cevaplar, “ bu zaferin iki sırrı var oğlum. Birincisi judonun en güç hareketlerinden birini çok iyi yapabilmendir. İkincisi bu harekete karşı tek bir savunma vardır. O da hareketi yapanın sol kolunu tutmak!”

Alıntı...
 
Z

Zynep

Kullanıcı
17 May 2006
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
Başlığa itiraz etme hakkım var mı?
Bu öyküde sadece "istemek" değil söz konusu, bir hareketin çalıştırılması, geliştirilmesi?
 
D

dideM

Kullanıcı
5 Eyl 2007
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
Birincisi judonun en güç hareketlerinden birini çok iyi yapabilmendir. İkincisi bu harekete karşı tek bir savunma vardır. O da hareketi yapanın sol kolunu tutmak!”
Ooo dehşet bir eğitmen, dehşet bir cevap! Çok beğendim, çok zekice davranmış hocası. Tebrik etmek isterdim şahsen:))

Teşekkürler Pınar.
 
G

GulsahToptas

Kullanıcı
17 May 2006
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
gulsaht.blogcu.com
Aslında hikaye ve verdiği mesaj güzel. Fakat ben hayatımda şunu kabul etmiyorum tek bir hareket öğrenme felsefesini.
Elbette herkez imkanları ve olasıklıkları dahilinde becerilerini geliştirebilir ve en iyisini yapabilir. Ama hayatta alternatiflerde vardır. Ve onları öğrenmek de gerekir.

Ne demişler ; bil ama yapma...
 
superisi23

superisi23

Kullanıcı
30 May 2008
En iyi cevaplar
0
0
Paylaşımın için teşekkürler. Güzel bir yazı. Bence de özür sorun değildir. Yeterki kişinin kendine güvenmesi. Kendine güvenen bir insanın yapamayacağı şey yoktur.
 
Z

Zynep

Kullanıcı
17 May 2006
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
Gülşah' Alıntı:
Aslında hikaye ve verdiği mesaj güzel. Fakat ben hayatımda şunu kabul etmiyorum yek bir hareket öğrenme felsefesini.
Elbette herkez imkanları ve olasıklıkları dahilinde becerilerini geliştirebilir ve en iyisini yapabilir. Ama hayatta alternatiflerde vardır. Ve onları öğrenmek de gerekir.

Ne demişler ; bil ama yapma...
İşte anlatmak istediğim buydu benimde.
Teşekkürler Gülşah. :)
 
C

crnkcclr

Kullanıcı
25 Ara 2007
En iyi cevaplar
0
0
Japonya'da bir çocuk 10 yaşlarindayken bir trafik kazasi geçirmiş ve sol kolunu kaybetmiş. Oysa çocuğun büyük bir ideali varmiş. Büyüyünce iyi bir judo ustası olmak istiyormuş. Sol kolunu kaybetmekle birlikte, bu hayali de yıkılan çocuğunun büyük bir depresyona girdiğini gören babası, Japonya'nin ünlü bir Judo ustasına gidip yapilacak bir şeyin olup olmadığını sormuş.
Hoca: Getir çocuğu..bir bakalim, demiş.
Ertesi gün baba-oğul varmışlar hocanın yanına..
Hoca çocuğu süzmüş ve: Tamam demiş.. Yarın eşyalarını getir, çalışmalara basliyoruz.
Ertesi gün çocuk geldiğinde hocası ona bir hareket göstermiş ve 'bu hareketi çalış' demiş.

Çocuk bir hafta aynı hareketi çalısmış.. Sonra hocasınin yanına gitmiş. Bu hareketi ögrendim baska hareket göstermeyecek misiniz? ' diye sormuş.

Hocanın cevabı: - Çalışmaya devam et, olmuş...
2 ay,3 ay,6 ay derken çocuk okuldaki bir yılını doldurmuş..
Çocuk bu bir yıl boyunca hep o aynı hareketi tekrarlamış.

Hocanın yanına tekrar gitmiş: Hocam bir yıldır aynı hareketi yapıyorum bana baska hareket göstermeyecek misiniz?

- Sen aynı hareketi çalış oglum. Zamanı gelince yeni harekete geçeriz..

2 yıl,3 yıl, 5 yıl derken çocuk judodaki 10. yılını doldurmuş.


Bir gün hocası yanına gelip....'Hazir ol! ' demiş.. 'Seni büyük turnuvaya yazdırdım. Yarın maça çıkacaksın! '..


Delikanlı şok olmuş.. Hem sol kolu yok hem de judo da bildigi tek hareket var.

Ünlü judocuların katıldığı turnuvada hiçbir şansının olmayacağını düşünmüş; ama hocasına saygısından ses çıkarmamış.

Turnuvanın ilk günü delikanlı ilk müsabakasına çıkmış. Rakibine bildiği tek hareketi yapmış ve kazanmis. Derken.. ikinci,üçüncü maç....çeyrek, yari final ve final...

Finalde Delikanlının karşısına ülkenin son on yılın yenilmeyen şampiyonu çıkmış.....

Tam bir üstat, delikanlı dayanamayıp hocasının yanına kosmuş..

'Hocam hasbelkader buraya kadar geldik ama rakibime bir bakın hele.. Bende ise bir kol eksik ve bildiğim tek bir hareket var.. Bu kadar bana yeter.. Bari çıkıp ta rezil olmayayım izin verin turnuvadan çekileyim..'

- Olmaz demiş hocası. Kendine güven, çık dövüş. Yenilirsen de namusunla yenil.
Çaresiz çıkmış müsabakaya. Maç baslamış. Delikanlı yine bildiği o tek hareketi yapmış ve tak.! Yenmiş rakibini şampiyon olmuş.

Kupayı aldiktan sonra hocasının yanına koşmuş:

-Hocam nasıl oldu bu iş? Benim bir kolum yok ve bildiğim tek bir hareket var. Nasıl oldu da ben kazandım?

-Bak oğlum 10 yıldır o hareketi çalışıyordun. O kadar çok çalıştın ki, artık yeryüzünde o hareketi senden daha iyi yapan hiç kimse yok.

Bu bir, ikincisi de o hareketin tek bir karşı hareketi vardir. Onun için de rakibinin senin sol kolundan tutması gerekir.!

Bunu anlatan kişi bir de şunu ekledi:
'İnsanlarin eksiklikleri bazen, aynı zamanda en güçlü tarafları olabilir: Ama yeter ki bu eksiklik kafalarinda olmasin!!!...


(Alıntıdır)
 
I

ibrahim58

Kullanıcı
9 Ara 2007
En iyi cevaplar
0
0
Sivas
Çok güzel bir paylaşım teşekürler.
 
B

bişileryapmaklazım

Kullanıcı
14 Kas 2008
En iyi cevaplar
0
0
İzmir
VAY BE DEZAVANTAJLARI AVANTAJA DÖNÜŞTÜRME DİYE BUNA DERİM BEN etkileyici bir hikaye teşekkürler paylaşım için  :)
 
E

ebruliyn

Kullanıcı
29 Nis 2008
En iyi cevaplar
0
0
Daha önce okumuştum ve yaşanmış olduğunu bilmiyordum,etkileyici,teşekkürler paylaşım için
 
L

ladysheitan

Kullanıcı
13 Ara 2008
En iyi cevaplar
0
0
teşekkür paylaşım için
 
Üst