M
mehmetd
Kullanıcı
- 23 Şub 2007
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
İki ilim ehli uzun süreli kendilerini geliştirmek için girdikleri inzivadan sonra artık nefislerini eğittiklerini düşünerek şehre doğru yola çıktılar. Artık ne kadınlar, ne servet, ne de şöhret onları aldatacaktı. Akşam üzeri nehrin kenarında bir kadın beklediğini gördüler. Genç olanı kadınla selamlaştıktan sonra derdinin ne olduğunu sordu. Kadın sabahleyin köyünden nehrin üzerindeki asma köprüyü geçerek buraya tarlaya geldiğini, ancak dağlardan gelen selin köprüyü yıktığı ve karşıya geçemediğini, evde çocukların merak edeceğini söyledi. Bunun üzerine genç olan ilim ehli, kadı kucağına alarak ellerinin üzerinde ıslanmadan karşıya geçirdi. Kadın kendisine teşekkür ederek sevinçle evine doğru yola koyuldu. İki ilim ehli yaklaşık bir saat hiç konuşmadan yürüdüler. Genç olanı arkadaşına neden suratın asıldığı ve hiç konuşmadığı sordu. Bunun üzerine yaşlı olanı genç olanı şu sözle eleştirdi. ” Biliyorsun ki, dinimize göre yabancı kadınlara dokunmak yasaktır. Sen sanki fırsat kollar gibi kadı kucaklayıp durdun. Ne oldu bizim bunca zamandır sürdürdüğümüz kendimizi geliştirme gayretine? Pes ettin ve daha şehre gelmeden yelkenleri suya indirdim.” Genç adam şu karşılığı verdi. ” Ben o kadı suyun karşısında bıraktım ve unuttum. Görüyorum ki, sen hâlâ unutmamış, zihninden atamamışsın.”