P
payro
Kullanıcı
Dikkatini toplayamamak, aşırı hareketlilik ve tepkisellik... Bütün bunlar basit gibi görünen, ama yaşamı zorlaştıran bir sorunun sinyalleri aslında. ’’Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu’’, evden okula, okuldan işe, işten kazalara ve kötü alışkanlıklara uzanan bir yaşamın adı...
Hiperaktivite denilince, akla hemen çocuklar geliyor. Oysa siz kitabızda bebeklikten erişkinliğe uzanan bir hiperaktivite bozukluğundan söz ediyorsunuz. Yani 40 yaşındaki biri de hiperaktif bozukluk gösterebiliyor mu? Dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu yaşam boyu süren bir sorundur. DEHB bulguları, doğumdan başlayarak yaklaşık 12 yaşa değin olan dönem içinde ortaya çıkabilir. En sık başlama yaşı 3-5 yaş arasıdır. Ailelerin çoğu, ergenlikte sorunların biteceğini umar. Oysa bulgular devam eder.
Her yaramaz çocuk ya da her aşırı hareketli insan için, bu bozukluktan söz edilebilir mi?
- Bu bozukluk, sadece hareketli olmak demek değildir. Dikkat azlığı, aşırı
hareketlilik ve dürtü kontrol bozukluğu ile giden bir sorundur. Bazen hiç
hareketlilik olmadan da dikkat eksikliği görülebilir. Bu nedenle her yaramaz çocuk dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu ya da yaygın yanlış inanışa göre ’’çok zeki’’ değildir. Aynen her hareketli erişkinin olmadığı gibi.
Böyle bir durum hayatı nasıl etkiler?
Her yaşta farklı etkiler gözlenir. Okul öncesi dönemde grup faliyetlerine katılamama, arkadaş edinememe, el becerilerini geliştirememe ve aile ilişkilerinde sorun ön plandadır. Korkusuzca hareketler yapan, sık yaralanan, meraklı, inatçı bu çocukların aileleri, kendilerini çaresiz hissederler. Bakıcı bulmakta zorlanılan bu çocukların, yuvaya gittiklerinde de sorunları olur. Okulda başarısızlık, çocuk ve ailenin karşına çıkan önemli bir problemdir. Ergenlik döneminde okuldan kaçma, uzaklaştırma cezaları ve okulda başarısızlık gibi davranış bozuklukları getirir. Araba kazaları, uyuşturucu madde kullanımı riskleri artar. Bellek sorunları unutkanlıklara, iş yaşamında çalkantılara neden olur. Çok kişi tanımasına karşın az arkadaşı olması, birebir ilişkilerde zorluk görülür. Erken yaşta ve kontrolsüz cinsel ilişki sık görülür. Daha sık evlenip boşanma, devam eden evliliklerinde ise sorunlar, sıktır.
Sayğılarımla;
Hiperaktivite denilince, akla hemen çocuklar geliyor. Oysa siz kitabızda bebeklikten erişkinliğe uzanan bir hiperaktivite bozukluğundan söz ediyorsunuz. Yani 40 yaşındaki biri de hiperaktif bozukluk gösterebiliyor mu? Dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu yaşam boyu süren bir sorundur. DEHB bulguları, doğumdan başlayarak yaklaşık 12 yaşa değin olan dönem içinde ortaya çıkabilir. En sık başlama yaşı 3-5 yaş arasıdır. Ailelerin çoğu, ergenlikte sorunların biteceğini umar. Oysa bulgular devam eder.
Her yaramaz çocuk ya da her aşırı hareketli insan için, bu bozukluktan söz edilebilir mi?
- Bu bozukluk, sadece hareketli olmak demek değildir. Dikkat azlığı, aşırı
hareketlilik ve dürtü kontrol bozukluğu ile giden bir sorundur. Bazen hiç
hareketlilik olmadan da dikkat eksikliği görülebilir. Bu nedenle her yaramaz çocuk dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu ya da yaygın yanlış inanışa göre ’’çok zeki’’ değildir. Aynen her hareketli erişkinin olmadığı gibi.
Böyle bir durum hayatı nasıl etkiler?
Her yaşta farklı etkiler gözlenir. Okul öncesi dönemde grup faliyetlerine katılamama, arkadaş edinememe, el becerilerini geliştirememe ve aile ilişkilerinde sorun ön plandadır. Korkusuzca hareketler yapan, sık yaralanan, meraklı, inatçı bu çocukların aileleri, kendilerini çaresiz hissederler. Bakıcı bulmakta zorlanılan bu çocukların, yuvaya gittiklerinde de sorunları olur. Okulda başarısızlık, çocuk ve ailenin karşına çıkan önemli bir problemdir. Ergenlik döneminde okuldan kaçma, uzaklaştırma cezaları ve okulda başarısızlık gibi davranış bozuklukları getirir. Araba kazaları, uyuşturucu madde kullanımı riskleri artar. Bellek sorunları unutkanlıklara, iş yaşamında çalkantılara neden olur. Çok kişi tanımasına karşın az arkadaşı olması, birebir ilişkilerde zorluk görülür. Erken yaşta ve kontrolsüz cinsel ilişki sık görülür. Daha sık evlenip boşanma, devam eden evliliklerinde ise sorunlar, sıktır.
Sayğılarımla;