Yeterki kalbi kırılmasın...

FADİME TASTAN

Kullanıcı
Katılım
8 Mar 2007
Puanları
0
Konum
Kocaeli
Bir hükümdarın pek çok cariyeleri vardı.içlerinde pek güzel dilberler bulunmasına rağmen, siyah bir cariyeye daha

fazla alaka ve sevgi gösterirdi. Diğerlerinin bunu çekemediğini fark eden padişah, bir gün kendilerine üzeri

mücevharatla  süslü birer kristal bardak vermişti. Manevi değeri yanında maddi kıymeti de pek yüksek olan bu

bardakları ellerinde tutan cariyeler, hayranlıkla bakarlarken padişah:

- Herkes elindeki bardağı yere vurup kırsın, demişti.

Güzel cariyeler hediyelerini sinelerine bastırarak:

- Efendimizin bu kadar değerli bir hediyesini nasıl kırabiliriz! dediler.

Siyah cariye ise padişahın emrini, hiç tereddüt etmeden ve vakit kaybetmeden derhal yerine getirdi.

Bardak yere çarpmış ve param parça olmuştu.

Padişah siyah cariyeye hitaben:

- Diğer cariyelerim bu kadar kıymetli bardağı kıramadıkları halde sen neden kırdın? dedi.

Siyah cariyenin verdiği cevap ise taktire şayandı:

- Bana efendimin kalbi lazım, kadehin ne kıymeti olabilir. Yeter ki onun kalbi kırımasın!

Hükümdar, bu cevabın içerisinde diğerlerine gereken dersi vermiş bulunuyordu.

 
Geri
Üst