E
egeli_muh
BİNALARIN DEPREMDE HASAR GÖRMELERİNİ KOLAYLAŞTIRAN NEDENLER
1. Bina yapılırken yeraltı suyunu alacak drenajın iyi yapılmaması.
Drenajın iyi yapılmaması sonucunda iyi izole edilmemiş temeller taşıyıcı özelliklerini yitirirler deprem sırasında binalar ya zemin kattan aşağı çökerek veya daha çok su almış temelin bulunduğu kısımlardan yana yatarak yapıda hasarlar oluşturur. Ayrıca neme maruz kalmış temellerdeki donatılar ile devamlılığı sağlayan temelden yapının en üst katında bulunan kolonlarına doğru devam eden donatılar da korozyona maruz kalır( Ve sonrasını tahmin etmek bile istemiyorum.)
2. Bina temeli yakınında yapılan fosseptiklerin temele su bırakması. Birinci nedenler ile aynı sonuçlar oluşur. ( Ayrıca kokusu da cabası!!!!!!!)
3. Dökülen betonlarda vibratörün kullanılmaması ve dolayısıyla gerekli beton sıkıştırmasının yapılmaması.
Betona gerekli vibrasyon yapılmazsa agregalar dibe doğru çöker, beton şerbeti üstte kalır. Betonun aderansı için uygun homojenlik sağlanamaz. Bu hatanın yapılması sonucunda betonda kuş yuvaları denilen boşluklar oluşur. Bu boşluklar sonucunda donatılar açık kısımlardan hava alarak korozyona maruz kalır. Ayrıca deprem sırasında gelen yüklerde betonun aşırı boşluk bulunan kısımlarında ani kırılmalar oluşur.
4. Taşıyıcı perdelerin köşelerinde perde uç bölgesinin yapılmaması
Bunun için 2007 TDY’nin ‘ BÖLÜM 7 - BETONARME BİNALAR İÇİN DEPREME DAYANIKLI TASARIM KURALLARI ‘ kısmına bakın. Orda önemi daha net anlatılıyor.
5. Kiriş ve kolon demirlerinin ekleme kısımlarının kısa tutulması.
Yapıda taşıyıcı sistemlerde yük aktarımını sağlayan elemanlar kirişlerdir. Yapıyı ayakta tutan ve güvenli bir şekilde yapının taşımasını sağlayan elemanlar da kolonlar, perdeler ve temellerdir. Yapıda en üstte bulunan kattan en altta bulunan kata kadar üzerlerinde bulunan yüklerin aktarımında öncelikli olarak kirişler gelen yükleri kolonlara dağıtır, kolonlar da bu yükleri temele güvenli bir şekilde aktarımını sağlar. Kiriş ve kolon demirlerinin ekleme kısımlarının kısa tutulması sonucunda kolon-kiriş birlikte hareket edemez ve deprem sırasında birleşim bölgelerinde ani kırılmalar oluşur.
6. Betonun işçiliğini kolaylaştırmak için fazla su kullanılması.
Betonun yapımında önemli olan değer su/çimento oranıdır. Suyun fazla katılması sonucunda betonun içindeki daneler arasında tam kenetlenme sağlanamaz ve mukavemet düşer.
7. Zemin emniyet gerilmesinin ezbere seçilerek projenin yapılması.
Yapıdan gelen yüklerin zemine aktarımını sağlayan eleman temeldir. Projelendirme aşamasında yapının yapılacağı alanın tekrarlı etüdünü yapmadan, eski bilinen değerler ile temel seçimini yapılması, öncelikli olarak yapım sırasında veya zamanla, büyük sorunlar oluşturur.
8. Kolon ve kiriş birleşim bölgelerinde etriye sıklaştırmasının yapılmaması.
Bunun onucunda kolonlar ve kirişler, eksenel basınç ve çekme etkilerine karşı dayanıksızlaşır, depren sırasında düşey donatılar akarak burkulur. Eğer beton kalitesi de düşükse ani kırılmalar oluşarak, insan hayatını tehlikeye atacak durumlar meydana gelir.
9. Beton dökülmeden önce kiriş ve kolon diplerinin tozlu, kirli ve talaşlı bırakılması.
Bunun sonucunda aderans iyi sağlanamaz. Taşıyıcı elemanların birlikte çalışma uyumu bozulabilir.
10. Özellikle yaz aylarında beton döküldükten sonra betonun yeterli miktarda ve sürede sulanmaması ve dolayısıyla rötre çatlaklarının oluşması.
Yaş beton akışkan halden katı hale geçerken (Rötre sırasında) malzeme özelliği gereği etrafa belirli oranlarda ısıyayar. Bizim amacımız betonun içi tok, dış yüzeyi kuru olmasını sağlamaktır. Yaz aylarında hava sıcaklığının aşırı artması nedeniyle rötrenin sırasında, hava sıcaklığının da etkisi ile betonda aşırı kurmalar oluşur ve beton yüzeyinde rötre çatlakları oluşur. Eğer beton döktüğümüz bu kısım kurtarılacak gibi ise yapı özelliklerini iyileştiren kimyasallar ile kapatılması gerekir, ama kurtarılamayacak hale gelmiş ise bu kısım kırılıp tekrar yapılmalıdır.
11. Duvar, kolon ve kirişlerdeki işçilik hatalarını örtmek için kalın bir sıva tabakasının oluşturulması.
Eğer işçilik hatasından dolayı kolon ve kirişler taşıyıcılık özelliğini kaybetmişler ise, bu elemanların kırılıp tekrar yapılması yapı sağlığı için gereklidir. Ama taşıyıcılık özelliğini kaybetmiş olup ufak hatalar oluşmuşsa, (Örneğin kalıbın sökülmesinde bazen beton yüzeyinde hafif boşluklar çizilmeler oluşabilmektedir.) bunları kapatmak için sıva kalınlığı uygun kalınlıkta olmalıdır. Sıvanın kalınlığı arttırılmış ise statik hesaplamalarda taşıyıcı nitelik kazanır. Eğer statik anlamda taşıyıcı olarak hesaplamalara katılmazsa, yapıya ekstra yük gelir ve bu yapıyı hantallaştırır.
12. Kiriş olmayan döşemelere taşıyıcı veya bölücü duvarların örülmesi.
Bu durumda döşemenin çalışma prensibi bozulur. Gelen yüklere karşı döşemelerin taşıyıcı veya bölücü duvarlar ile birleşim bölgelerinde burulmalar oluşur.
13. Midyeli ve mıcırsız deniz kumunun kullanılması. Betonda mıcır ve donatılar betonarme yapının taşıyıcılık niteliğini simgeler.
Kum ise aradaki boşlukları doldurmaya yardımcı olarak betonarme elemanın kendi içindeki elemanların (Donatılar ve kalın daneli agregalar.) aderansını arttırmaktır. Betonda, içinde kavkı (Midye, yosun, …vb.) maddelerinin bulunduğu kumun kullanılması, rötresini tamamlamış betonda boşluklar oluşturur. Oluşan boşluklar hem donatının korozyonuna, hem de betonarme yapının taşıyıcılık özelliğinin azalmasını sağlar. Ayrıca deniz kumunun iyi yıkanmadan ve temizlenmeden kullanılması kimyasal çökelmeler oluşturur, ( MgCl oluşumu) ve bu da izin verilmemesi gereken bir durumdur.
14. Çok sulu ve deniz kumuyla dökülen betonun paslanmayı hızlandırması.
Bir önceki maddede açıklanmıştı.
15. Binaların çatısından gelen suların temele akması.
Temelin su alması, temelde rutubet yaparak zamanla donatılar zarar görecek hale getirerek, temel taşıyıcılık özelliğini kaybetmesine sebep olur. Ayrıca binanın dıştan görünüşünde, zemin katta yosunlanmalar meydana getirir. Uygun önlemler alınmazsa, zamanla yapıda hasarlar oluşur.
16. Kolon ve kiriş etriye bindirme paylarının kısa tutulması ve bağ tellerinin kısa kesilmesi.
Bunun için 2007 TDY’nin ‘ BÖLÜM 7 - BETONARME BİNALAR İÇİN DEPREME DAYANIKLI TASARIM KURALLARI ‘ kısmına bakın. Orda önemi daha net anlatılıyor.
17. Yapılmış olan binaların yanlarına yapılacak olan binaların hafriyatlarının temel altına kadar inmesi ve gerekli önlemlerin (iksa yapımı) alınmaması.
Bu durumda mevcut olan binanın yanında yeni yapılacak olan bina için yapılan kazı çalışmasında gereken önlemler alınmazsa, mevcut binanın temelleri olumsuz etkilenir, bunun yanında kendi ağırlığından dolayı da diğer taşıyıcı sistemler de zarar görür. Sistem lagül hale gelebilir. Ayrıca etrafta bina olmasa bile toprak kayması da oluşabilir. Eğer temel kotunda çalışan işçiler varsa can güvenlikleri tehlikeye girebilir.
18. Yapılmış olan ya da yapılması gerekli olan kiriş ve kolonların iptal edilmesi.
2007 TDY’nde Yükseklik Boyunca Düzensizlikler ( B1,B2 ve B3 Tipi Düzensizlikler) başlığında adı altında açıklanmıştır. Kesinlikle istenilmeyen durumdur. Çok sakıncalıdır. Genelde araba,mobilya,... vb. galeri niteliği olan mağazalarda eşyaların konulmasında kolonlar ve kirişler zorluk oluşturduğu için bilinçsiz mağaza sahipleri kolonları ve kirişleri keserek yapının taşıyıcı sisteminde ağır hasarlar meydana getirir. 1997 Depremi’nde Avcılar’ da yıkılan binaların hemen hemen hepsinde, yıkılma sebebi budur.
19. Kirişsiz balkonların üzerine duvar örülerek içeri alınması.
Kirişsiz balkonlarda balkon zeminine duvar örerek veya üzerine gereksiz ağırlıklar koyarak (Genelde balkonları erzaklık, alet deposu, büyük dolaplar, …vb. ) balkonun duvarla birleşim bölgesinden burkularak kırılmalara sebep olur.
20. Mevcut binaların bodrum ve zemin katlarının sürekli olarak sulu bırakılması.
Birinci ve on beşinci maddelerde açıklanan sonuçlara benzer sonuçlar oluşur.
21. Bodrum veya zemin katlarda kolon ve kirişlerin kırılarak hatta demirlerinin kesilerek tesisat borularının geçirilmesi veya asılması.
On sekizinci maddedeki gibi 2007 TDY’nde Yükseklik Boyunca Düzensizlikler ( B1,B2 ve B3 Tipi Düzensizlikler) başlığında adı altında açıklanmıştır. Kesinlikle istenilmeyen durumdur. Çok sakıncalıdır. On sekizinci maddede açıklanan sonuçlara benzer sonuçlar oluşur.
NOT: Maddeler İMO' nun yayınladığı konu başlıklarından alınmıştır. Açılamalar bitirme çalışmama(bana değil, aldığım arkadaşa) ait.
1. Bina yapılırken yeraltı suyunu alacak drenajın iyi yapılmaması.
Drenajın iyi yapılmaması sonucunda iyi izole edilmemiş temeller taşıyıcı özelliklerini yitirirler deprem sırasında binalar ya zemin kattan aşağı çökerek veya daha çok su almış temelin bulunduğu kısımlardan yana yatarak yapıda hasarlar oluşturur. Ayrıca neme maruz kalmış temellerdeki donatılar ile devamlılığı sağlayan temelden yapının en üst katında bulunan kolonlarına doğru devam eden donatılar da korozyona maruz kalır( Ve sonrasını tahmin etmek bile istemiyorum.)
2. Bina temeli yakınında yapılan fosseptiklerin temele su bırakması. Birinci nedenler ile aynı sonuçlar oluşur. ( Ayrıca kokusu da cabası!!!!!!!)
3. Dökülen betonlarda vibratörün kullanılmaması ve dolayısıyla gerekli beton sıkıştırmasının yapılmaması.
Betona gerekli vibrasyon yapılmazsa agregalar dibe doğru çöker, beton şerbeti üstte kalır. Betonun aderansı için uygun homojenlik sağlanamaz. Bu hatanın yapılması sonucunda betonda kuş yuvaları denilen boşluklar oluşur. Bu boşluklar sonucunda donatılar açık kısımlardan hava alarak korozyona maruz kalır. Ayrıca deprem sırasında gelen yüklerde betonun aşırı boşluk bulunan kısımlarında ani kırılmalar oluşur.
4. Taşıyıcı perdelerin köşelerinde perde uç bölgesinin yapılmaması
Bunun için 2007 TDY’nin ‘ BÖLÜM 7 - BETONARME BİNALAR İÇİN DEPREME DAYANIKLI TASARIM KURALLARI ‘ kısmına bakın. Orda önemi daha net anlatılıyor.
5. Kiriş ve kolon demirlerinin ekleme kısımlarının kısa tutulması.
Yapıda taşıyıcı sistemlerde yük aktarımını sağlayan elemanlar kirişlerdir. Yapıyı ayakta tutan ve güvenli bir şekilde yapının taşımasını sağlayan elemanlar da kolonlar, perdeler ve temellerdir. Yapıda en üstte bulunan kattan en altta bulunan kata kadar üzerlerinde bulunan yüklerin aktarımında öncelikli olarak kirişler gelen yükleri kolonlara dağıtır, kolonlar da bu yükleri temele güvenli bir şekilde aktarımını sağlar. Kiriş ve kolon demirlerinin ekleme kısımlarının kısa tutulması sonucunda kolon-kiriş birlikte hareket edemez ve deprem sırasında birleşim bölgelerinde ani kırılmalar oluşur.
6. Betonun işçiliğini kolaylaştırmak için fazla su kullanılması.
Betonun yapımında önemli olan değer su/çimento oranıdır. Suyun fazla katılması sonucunda betonun içindeki daneler arasında tam kenetlenme sağlanamaz ve mukavemet düşer.
7. Zemin emniyet gerilmesinin ezbere seçilerek projenin yapılması.
Yapıdan gelen yüklerin zemine aktarımını sağlayan eleman temeldir. Projelendirme aşamasında yapının yapılacağı alanın tekrarlı etüdünü yapmadan, eski bilinen değerler ile temel seçimini yapılması, öncelikli olarak yapım sırasında veya zamanla, büyük sorunlar oluşturur.
8. Kolon ve kiriş birleşim bölgelerinde etriye sıklaştırmasının yapılmaması.
Bunun onucunda kolonlar ve kirişler, eksenel basınç ve çekme etkilerine karşı dayanıksızlaşır, depren sırasında düşey donatılar akarak burkulur. Eğer beton kalitesi de düşükse ani kırılmalar oluşarak, insan hayatını tehlikeye atacak durumlar meydana gelir.
9. Beton dökülmeden önce kiriş ve kolon diplerinin tozlu, kirli ve talaşlı bırakılması.
Bunun sonucunda aderans iyi sağlanamaz. Taşıyıcı elemanların birlikte çalışma uyumu bozulabilir.
10. Özellikle yaz aylarında beton döküldükten sonra betonun yeterli miktarda ve sürede sulanmaması ve dolayısıyla rötre çatlaklarının oluşması.
Yaş beton akışkan halden katı hale geçerken (Rötre sırasında) malzeme özelliği gereği etrafa belirli oranlarda ısıyayar. Bizim amacımız betonun içi tok, dış yüzeyi kuru olmasını sağlamaktır. Yaz aylarında hava sıcaklığının aşırı artması nedeniyle rötrenin sırasında, hava sıcaklığının da etkisi ile betonda aşırı kurmalar oluşur ve beton yüzeyinde rötre çatlakları oluşur. Eğer beton döktüğümüz bu kısım kurtarılacak gibi ise yapı özelliklerini iyileştiren kimyasallar ile kapatılması gerekir, ama kurtarılamayacak hale gelmiş ise bu kısım kırılıp tekrar yapılmalıdır.
11. Duvar, kolon ve kirişlerdeki işçilik hatalarını örtmek için kalın bir sıva tabakasının oluşturulması.
Eğer işçilik hatasından dolayı kolon ve kirişler taşıyıcılık özelliğini kaybetmişler ise, bu elemanların kırılıp tekrar yapılması yapı sağlığı için gereklidir. Ama taşıyıcılık özelliğini kaybetmiş olup ufak hatalar oluşmuşsa, (Örneğin kalıbın sökülmesinde bazen beton yüzeyinde hafif boşluklar çizilmeler oluşabilmektedir.) bunları kapatmak için sıva kalınlığı uygun kalınlıkta olmalıdır. Sıvanın kalınlığı arttırılmış ise statik hesaplamalarda taşıyıcı nitelik kazanır. Eğer statik anlamda taşıyıcı olarak hesaplamalara katılmazsa, yapıya ekstra yük gelir ve bu yapıyı hantallaştırır.
12. Kiriş olmayan döşemelere taşıyıcı veya bölücü duvarların örülmesi.
Bu durumda döşemenin çalışma prensibi bozulur. Gelen yüklere karşı döşemelerin taşıyıcı veya bölücü duvarlar ile birleşim bölgelerinde burulmalar oluşur.
13. Midyeli ve mıcırsız deniz kumunun kullanılması. Betonda mıcır ve donatılar betonarme yapının taşıyıcılık niteliğini simgeler.
Kum ise aradaki boşlukları doldurmaya yardımcı olarak betonarme elemanın kendi içindeki elemanların (Donatılar ve kalın daneli agregalar.) aderansını arttırmaktır. Betonda, içinde kavkı (Midye, yosun, …vb.) maddelerinin bulunduğu kumun kullanılması, rötresini tamamlamış betonda boşluklar oluşturur. Oluşan boşluklar hem donatının korozyonuna, hem de betonarme yapının taşıyıcılık özelliğinin azalmasını sağlar. Ayrıca deniz kumunun iyi yıkanmadan ve temizlenmeden kullanılması kimyasal çökelmeler oluşturur, ( MgCl oluşumu) ve bu da izin verilmemesi gereken bir durumdur.
14. Çok sulu ve deniz kumuyla dökülen betonun paslanmayı hızlandırması.
Bir önceki maddede açıklanmıştı.
15. Binaların çatısından gelen suların temele akması.
Temelin su alması, temelde rutubet yaparak zamanla donatılar zarar görecek hale getirerek, temel taşıyıcılık özelliğini kaybetmesine sebep olur. Ayrıca binanın dıştan görünüşünde, zemin katta yosunlanmalar meydana getirir. Uygun önlemler alınmazsa, zamanla yapıda hasarlar oluşur.
16. Kolon ve kiriş etriye bindirme paylarının kısa tutulması ve bağ tellerinin kısa kesilmesi.
Bunun için 2007 TDY’nin ‘ BÖLÜM 7 - BETONARME BİNALAR İÇİN DEPREME DAYANIKLI TASARIM KURALLARI ‘ kısmına bakın. Orda önemi daha net anlatılıyor.
17. Yapılmış olan binaların yanlarına yapılacak olan binaların hafriyatlarının temel altına kadar inmesi ve gerekli önlemlerin (iksa yapımı) alınmaması.
Bu durumda mevcut olan binanın yanında yeni yapılacak olan bina için yapılan kazı çalışmasında gereken önlemler alınmazsa, mevcut binanın temelleri olumsuz etkilenir, bunun yanında kendi ağırlığından dolayı da diğer taşıyıcı sistemler de zarar görür. Sistem lagül hale gelebilir. Ayrıca etrafta bina olmasa bile toprak kayması da oluşabilir. Eğer temel kotunda çalışan işçiler varsa can güvenlikleri tehlikeye girebilir.
18. Yapılmış olan ya da yapılması gerekli olan kiriş ve kolonların iptal edilmesi.
2007 TDY’nde Yükseklik Boyunca Düzensizlikler ( B1,B2 ve B3 Tipi Düzensizlikler) başlığında adı altında açıklanmıştır. Kesinlikle istenilmeyen durumdur. Çok sakıncalıdır. Genelde araba,mobilya,... vb. galeri niteliği olan mağazalarda eşyaların konulmasında kolonlar ve kirişler zorluk oluşturduğu için bilinçsiz mağaza sahipleri kolonları ve kirişleri keserek yapının taşıyıcı sisteminde ağır hasarlar meydana getirir. 1997 Depremi’nde Avcılar’ da yıkılan binaların hemen hemen hepsinde, yıkılma sebebi budur.
19. Kirişsiz balkonların üzerine duvar örülerek içeri alınması.
Kirişsiz balkonlarda balkon zeminine duvar örerek veya üzerine gereksiz ağırlıklar koyarak (Genelde balkonları erzaklık, alet deposu, büyük dolaplar, …vb. ) balkonun duvarla birleşim bölgesinden burkularak kırılmalara sebep olur.
20. Mevcut binaların bodrum ve zemin katlarının sürekli olarak sulu bırakılması.
Birinci ve on beşinci maddelerde açıklanan sonuçlara benzer sonuçlar oluşur.
21. Bodrum veya zemin katlarda kolon ve kirişlerin kırılarak hatta demirlerinin kesilerek tesisat borularının geçirilmesi veya asılması.
On sekizinci maddedeki gibi 2007 TDY’nde Yükseklik Boyunca Düzensizlikler ( B1,B2 ve B3 Tipi Düzensizlikler) başlığında adı altında açıklanmıştır. Kesinlikle istenilmeyen durumdur. Çok sakıncalıdır. On sekizinci maddede açıklanan sonuçlara benzer sonuçlar oluşur.
NOT: Maddeler İMO' nun yayınladığı konu başlıklarından alınmıştır. Açılamalar bitirme çalışmama(bana değil, aldığım arkadaşa) ait.