Codex
Özgür Şahin
Site Kurucusu
46 yaşındaki emekli anne bir mektup yazmış; yazdığı mektubun başlığını, “kötü anne” koymuş. Mektup şöyle diyor:
Başarıya Götüren Aile kitabınızı okudum. Kitabınıza göre ben destek değil, köstek olan bir anneyim. Söylemeden duramıyorum. Çocuğum lise biri teşekkürle geçti (düz lise), buna rağmen tatilde bir şeyler yapmasını istiyorum. O da tatilde olduğunu söyleyip ders konusundan uzak duruyor.
Ben ne yapmalıyım?
Düşüncelerinizi kısa zamanda bana yazarsanız memnun olurum.
Saygılarımla.
Şimdi bu tür anne ve babalara sesleniyorum. Söyleyeceklerimi duymaları çok zor olacak, çünkü işlerine gelmeyecek, umarım bunlar üzerinde düşünürler:
1- Çocuğunuzu sevdiğinizi sanıyorsanız yanılıyorsunuz; önce gerçek sevginin ne olduğunu anlamanız gerekiyor. Çünkü çocuğunuzun mutluluğu, gelişmesi, yaşam coşkusu sizin umurunuzda değil. İlk olarak, çocuğunuzun okul başarısıyla egonuzu tatmin etme peşinde olduğunuzun farkına varın. Çocuğunuzu kendi amaçlarınız ve egonuz için araç olarak kullanmaktan vazgeçin. (Biliyorum, söylemesi kolay. Ama hiç olmazsa deneyin; sürekli bir çaba gösterin.)
2- Çocuğunuzla sohbet içine girmeyi öğrenin. (Bu sitede on hafta bu konuda bir dizi yazı yazdım. Bu diziyi, mış gibi değil, gerçekten okuyun.)
3- Çocuğunuza güvenin ve inanın. Güvenilen çocuk güvenilir olur. (Biliyorum, bunu yapmanız çok zor, çünkü önce sizin kendinizi keşfetmeniz, keşfettiğinizi sevmeniz ve kendinize inanmanız gerekir ki bunları çocuğunuzda görebilmeli ve geliştirebilmelisiniz.)
4- Anneler, çocuğun babasının da onun yaşamında önemli olduğunu bilmeli ve onun da çocuğuyla sohbet içinde olması için elinden gelen yardımı yapmalı.
Acı ama içimden geçeni söylemeden edemeyeceğim. “Bu yaklaşımla iyi ki benim annem olmadınız!”
Doğan Cüceloğlu (22.07.2007)
Başarıya Götüren Aile kitabınızı okudum. Kitabınıza göre ben destek değil, köstek olan bir anneyim. Söylemeden duramıyorum. Çocuğum lise biri teşekkürle geçti (düz lise), buna rağmen tatilde bir şeyler yapmasını istiyorum. O da tatilde olduğunu söyleyip ders konusundan uzak duruyor.
Ben ne yapmalıyım?
Düşüncelerinizi kısa zamanda bana yazarsanız memnun olurum.
Saygılarımla.
Şimdi bu tür anne ve babalara sesleniyorum. Söyleyeceklerimi duymaları çok zor olacak, çünkü işlerine gelmeyecek, umarım bunlar üzerinde düşünürler:
1- Çocuğunuzu sevdiğinizi sanıyorsanız yanılıyorsunuz; önce gerçek sevginin ne olduğunu anlamanız gerekiyor. Çünkü çocuğunuzun mutluluğu, gelişmesi, yaşam coşkusu sizin umurunuzda değil. İlk olarak, çocuğunuzun okul başarısıyla egonuzu tatmin etme peşinde olduğunuzun farkına varın. Çocuğunuzu kendi amaçlarınız ve egonuz için araç olarak kullanmaktan vazgeçin. (Biliyorum, söylemesi kolay. Ama hiç olmazsa deneyin; sürekli bir çaba gösterin.)
2- Çocuğunuzla sohbet içine girmeyi öğrenin. (Bu sitede on hafta bu konuda bir dizi yazı yazdım. Bu diziyi, mış gibi değil, gerçekten okuyun.)
3- Çocuğunuza güvenin ve inanın. Güvenilen çocuk güvenilir olur. (Biliyorum, bunu yapmanız çok zor, çünkü önce sizin kendinizi keşfetmeniz, keşfettiğinizi sevmeniz ve kendinize inanmanız gerekir ki bunları çocuğunuzda görebilmeli ve geliştirebilmelisiniz.)
4- Anneler, çocuğun babasının da onun yaşamında önemli olduğunu bilmeli ve onun da çocuğuyla sohbet içinde olması için elinden gelen yardımı yapmalı.
Acı ama içimden geçeni söylemeden edemeyeceğim. “Bu yaklaşımla iyi ki benim annem olmadınız!”
Doğan Cüceloğlu (22.07.2007)