şu dünyanın akıllı adamının bi kaç kitabını okumuştum.. güldürürken düşündüren,düşündürürken öğreten gerçekten güzel,sade dille yazılmış eğlenceli kitapları var..
ama daha bunu okuyamadım kıstemse ona da başlayacam
iflas etmenin yolalrı gibi etkileyici ve komiktir umarım
Erdal demirkıran ile "yerim seni oss" adlı kitabında tanımış konuları mizahı bir dil ve zekalıkla kaleme alışı ve son kitabı "Sen şimdi gidecenya cehennemin dibine git ben bagrıma taş basarım" adlı harika bilgiler veren kitabından sonra kafaya taktıgımız şeyleri ne kadar kolaylıkla cehennemin dibine gönderebiliecegimizi öğretti şiddetle tavsiye edebilirim arkadaşlar...
Kitabın altını çizdigim bölümlerinden evlilige dair kısmından sizinle paylaşmak isterim....
Evlilik kötü bir şey; çünkü ömür boyu aynı insanın kahrını çekeceksin,varını yoğunu bir kişi ile paylaşacaksın ve onunla devam edeceksin yola... Sorumlulukların artaca...hep hesap vereceğin birileri olacak hayatında... Eskiden yoldan karşıya geçerkenbir sola,bir saga,solda bir daha sola bakıyordun,şimdi son soldan solsa bir daha sağa bakacaksın,sıkıntı... Bekarken başın ağrıdığında bir ağrı kesici alıyordun,evli iken başın ağrıdığında,antibiyotik niyetine eşin "Dişim çok fena!" diyecek ve senin ağrını bastıracaktır... Gecenin bir vakti diş kliniği aramak için yollara düşeceksin... Bekarken parkta da tek başına yatsan olurdu;ama evlenince bu olmayacak... Bekarken kafan esince alıp gidebiliyordun uzaklara,evlenince gidemeyeceksin... Eşinin ailesinin yaşadığı proplemler senin problemin olacak... Çoçuğun olmasa bir dert, olsa bir dert... Onun mama,bez,hastane,okul masrafları olacak... Amannnn evlilik sıkıntıdan başka bir şey degil işte...
Evlilik olaganüstü bir şey;Çünkü yükünü yarı yarıyla devam edecek biriyle devam edeceksin hayata... Hesap vereceğin biri olacak ve kendine çeki düzen vereceksin... Bekar akşamalrında olduğu gibi evde saf saf televizyon seyretmeyeceksin,seni en iyi anlayacak insanla sohbet edebilecek ve günün kritiğini yapabileceksin... Bir şey alacağın zaman tek başına karar vermeyeceksin,ilgili şeyi en az senin kadar düşünen biriyle karar vereceksin;böylece daha az hata yapacaksın... Bu harika oluşumların yanı sıra,bekarken sende asla olmayan,seni dünyanın hakimi olduğuna inandıracak bir de çoçugun olacak... Böylece dünyada yaşanılabilecek en büyük mutluluk olduğuna oy birliği ile karar vermiş olan o muhteşemi de yaşamış olacaksın...
Bir de bu satırları çok hoşuma gitti...
Mutlusun, acayip renklisin, kafan her boka çalışıyor,her zaman renğini belli ediyorsun;ama sevmeye gelince saklanıyorsun... Nereye saklanıyorsun? Bir defa sevgi gösterilmez,sevgi taşar..."Gösterme"kelimesi saklama'nın karşıtıdır... Sakladığın şeyi gösteremezsin, "Ben sevğimi gösteremiyorum'" demek "Ben sevğimi saklıyorum!" demekte aynıdır... Eğer bu kalıbada uymuyorsan geriye tek şeçenek kalıyor sen sevmediğin halde seviyormuş gibi yapan sağlam bir yalancısın...
Sen şimdi gidecen ya CEHENNEM'İN DİBİNE GİT...ben bağrıma taş basarım...Erdal DEMİRKIRAN...
bencede su perisine katılıyorum muhteşem bir kitap erdal demirkıranın bundan önceki kitaplarıda muhteşem özellikle ben dünyanın en akıllı insanıyım daki kartal hikayesi çok hoşuma gitmişti....ve bence hakikaten zeki bir amca
git dağ del, su getir köyüne de aşkın bir işe yarasın...
Diyerek aşka ve sevgiye dair yepyeni, bir o kadar da çarpıcı bakış açılarıyla okurunun karşısına çıkan Erdal Demirkıran, aşkı yararlı hale getirmenin yollarını anlatıyor… Aykırı yazar bu kitabında okuyucusunu yine şaşırtıyor ve ona bir bağır taşı hediye ediyor. Yani ‘Bağra taş basmak!’ deyiminde adı geçen o taşı sunuyor okuyucusuna.
Kitap üç bölümden oluşuyor.
1. Aşk Hakkında Her Şey,
Birinci bölümde yazar, bugüne kadar aşk hakkında yazılan birçok şeyi reddederek bambaşka şeyler anlatıyor. Örnek verecek olursak, ‘Allah aşkı yoktur!’ diyerek bilinen kalıpların ötesine geçip yepyeni bir tartışma başlatıyor. İlginç olansa tartışma konusu değil, tartışmanın başladığı anda yazarın lehine sonuçlanıyor olmasıdır; çünkü dünyanın en akıllı insanı kıvrak zekası ve usta kalemiyle konuyu kendine has üslubu çerçevesinde akıl almaz bir noktaya taşıyor.
Sokrat, Eflatun, Aristo gibi ünlü filozofların kadın ve aşk konusundaki gaflarına da değinen Demirkıran, Arthur Schopenhauer’dan Nietzsche’ye, Dimaşklı Yuhanna’dan Aziz Jerome’a, Magdeburg’lu Mathilde’den Christine Ebner’e, Büyük İskender’den Napolyon’a, Şeyh Bedrettin’den Hallac-ı Mansur’a, Mimar Sinan’dan Fuzuli’ye kadar tarihe damgasını vuran birçok insanın bilinmeyen yönlerini açığa çıkarıyor.
2. Evlilik Hakkında Her Şey,
Yazar kitabın bu bölümünden evli erkeklerin eşlerini arabalarıyla, evli kadınların da kocalarını dantelli havlularıyla aldattığına işaret ediyor mesela.
Evlilik konusuna derinlemesine bir bakışla yaklaşan Erdal Demirkıran, eşlerin kendilerini sorgulamasını sağlayacak ifadeleriyle dikkat çekiyor. Yazar kitabının bu bölümünde ‘sadece erkekler okusun!’ ve ‘sadece kadınlar okusun!’ diye iki başlık atmış ve bu başlıkların altını ilginç tavsiyelerle doldurmuş. Demirkıran’a göre kitabın bu bölümü bir çok evliliği kurtaracak ilginç bir içerik taşıyor.
3. Cehennem Hakkında Bazı Şeyler,
Zihinde oluşturulabilen bir Cehennem’den bahsediyor dünyanın en akıllı insanı. ‘Canını sıkan kim varsa yolla bu Cehennem’e ve kurtul!’ diyor yazar kitabın bu bölümünde. Ve bölümün sonunda ‘Bağır Taşı Üzerine’ başlığıyla kaleme aldığı yazıyla, kitabın köşesinde okuruna sunduğu ‘Bağır Taşı’ hakkında bir açıklama yapan Demirkıran, bu taşın ne anlama geldiğini ve nasıl kullanılacağını da özetliyor.
Erdal DEMİRKIRAN ın şaheserlerinden biri daha.Olaylara,kavramlara çok farklı bakış açısı ile okuyucu kendini bambaşka bir yerde buluyor.Bu kitabı bir günde bitirdim.Bir gün dediysem 6 saate falan Kitabın yanında verilen "Bağır Taşı" da olaya çok güzel bir anlam katmış."Aşk" üzerine okunabilecek harikulade bir kitap
Erdal Demirkıran'ın 2 kitabını okudum. İlk bu kitabını; Sen Şimdi Gidicen Ya... okudum. ilk 100 sayfasını okudum, aktardıkları doğru ve mantıklı mıydı? kesinlikle. Ama bir yerden sonra bazı şeyleri tekrarladığından sıkıldım. Buradan bir diğer kitabı olan " Sadece Aptallar 8 Saat Uyur" kitabının tanıtımını ve yorumlarını okuyup almıştım, kesinlikle muhteşemdi ve uyguladığımda faydasını gördüğüm bir kitaptı.
Paylaşımda bulunan herkese kendi adıma teşekkür ederim. Sayenizde bu yazar ile tanıştım
Adamın kitap isimlerine bahsana yav :d Sonra bana diyolar senin sorunun var diye... Şimdi hep bir agızdan koro halinde, ,içerikte içerik diyeceksiniz amma boş bana göre. Giriş ve çıkışlar son derece önemlidir efendim.
Yine bana göre tabi. Hele hele, insanlara bir şeyler anlatırken konuya nasıl girip nasıl çıkman gerektiğini bilmen gerekir. Mubalasız aptal olarak ben cehennemin dibine gideyim bari. Aradaki saptamalarının beni huşu içerisinde bir hayale, yada hayatıma yön vericek gerçeklere uzandıracağını düşünmüyorum.
gerçek anlamda kabarmış bir egoya ve kendini lanse çabasına sahip... süslü ama içi boş kelimeler kullanıyor... ayrıca dünyanın en akıllı adamı derken kendine ait dünyanın olsa gerek.... Eleştiri dozunu ayarlamalı mı ne?? yaparken yıkıyor başka bir tarafları....
nermin bezmen'in "kurt seyit ve şura,kurt seyit ve murka" acayip iki kitap ,insanı derinden etkiliyor,bir solukta okudum ikisini de, anlatım süper,şiddetle tavsiye ederim, yer yer tarihe de değinen , gerçek bir aşk hikayesi...
nermin bezmen'in "kurt seyit ve şura,kurt seyit ve murka" acayip iki kitap ,insanı derinden etkiliyor,bir solukta okudum ikisini de, anlatım süper,şiddetle tavsiye ederim, yer yer tarihe de değinen , gerçek bir aşk hikayesi...
Merhaba Ziyaretçi hoşgeldin ! Forumdan daha fazla yararlanmak için buradan kayıt olunuz Hello Welcome to Guest! Register here to benefit more from the forum
Bu site, içeriği kişiselleştirmenize, deneyiminizi uyarlamanıza ve kaydolduğunuzda oturumunuzu açık tutmanıza yardımcı olacak çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek, çerezleri kullanmamıza izin veriyorsunuz.