C
CaspeR
Kullanıcı
- 27 Ara 2006
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
"Sen hür adam; seveceksin denizi her zaman...” demişti Baudelaire.
“Ben sizinle sarmaş dolaş olmuşum dalgalar...” demişti Rimboud.
“Ben deniz değil miyim?” diye sormuştu Seferis Sahnede şiirinde...
Yurdundan uzak bir Nazım Şiiri vardı ki; öleceksem denizde ölmek isterim, derdi hasretle, hüzünle...
Dert yanardı Ritros, “Denize bakmadan yazıyorsam eğer, titrer kalemimin ucu...” diyerek...
Kim inkar edebilir, hepimizin bir balıkçı; hepimizin dalga, fırtına, denizyıldızı olduğunu... Hangimiz sonsuz denizlere baktığımızda denizin kucağında olmayı düşlemedik? Yaralarımıza, “ölü bir albatros olmak” istediğimizi yazmadık mı? Sevgililerimiz, bir görünüp bir kaybolan ve belki de imkansızlığını içinde taşıyan denizkızları değil miydi? Güneş bile, gömülmek için, okyanusları seçmemiş miydi? Ve ben... “Deniz Saçlı Çocuk” olarak anılmadım mı yıllarca?
Ve yine Baudelaire’in dediği gibi, deniz: aynamız bizim...
Veda etmeden, yepyeni bir merhaba’yla kucaklıyoruz sizi, pencereleri sonsuzluğa açılmış düşlerle... Doğumu aylar süren mavi bir imin yarattığı ürpertici bir haz şu an bu uçuk mavi sayfalarda dolaşmak... Bir hüzün dalgası.. Bir deniz esintisi... Bir medcezir yalnızlığı...
“Ben sizinle sarmaş dolaş olmuşum dalgalar...” demişti Rimboud.
“Ben deniz değil miyim?” diye sormuştu Seferis Sahnede şiirinde...
Yurdundan uzak bir Nazım Şiiri vardı ki; öleceksem denizde ölmek isterim, derdi hasretle, hüzünle...
Dert yanardı Ritros, “Denize bakmadan yazıyorsam eğer, titrer kalemimin ucu...” diyerek...
Kim inkar edebilir, hepimizin bir balıkçı; hepimizin dalga, fırtına, denizyıldızı olduğunu... Hangimiz sonsuz denizlere baktığımızda denizin kucağında olmayı düşlemedik? Yaralarımıza, “ölü bir albatros olmak” istediğimizi yazmadık mı? Sevgililerimiz, bir görünüp bir kaybolan ve belki de imkansızlığını içinde taşıyan denizkızları değil miydi? Güneş bile, gömülmek için, okyanusları seçmemiş miydi? Ve ben... “Deniz Saçlı Çocuk” olarak anılmadım mı yıllarca?
Ve yine Baudelaire’in dediği gibi, deniz: aynamız bizim...
Veda etmeden, yepyeni bir merhaba’yla kucaklıyoruz sizi, pencereleri sonsuzluğa açılmış düşlerle... Doğumu aylar süren mavi bir imin yarattığı ürpertici bir haz şu an bu uçuk mavi sayfalarda dolaşmak... Bir hüzün dalgası.. Bir deniz esintisi... Bir medcezir yalnızlığı...