Pasif Agresif Kişilik Bozukluğu ..

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan crt
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

crt

Kullanıcı
Katılım
11 Eyl 2009
Puanları
38
Konum
İstanbul
Pasif Agresif Kişilik Bozukluğu  

Negatif kişilik ve ‘hayır’ cevabını sürekli pasif bir tavır ile belirtmek.
Nedir?

Psikolojide aynı zamanda negatif kişilik bozukluğu olarak da tanımlanır ve kişinin sürekli ‘hayır’ cevabını pasif bir tavır ile belirtmesinde görülür. Genelde çocukken bireyin kızgınlığını, kendi düşüncelerini ve negatif duygularını direk olarak ifade edemeyişinden kaynaklanır. Aynı zamanda bazı bulgular bu rahatsızlığa sahip insanların çocukluklarında ailelerinin kararsız, belirsiz ve hatta ihmalkar davranışlarına maruz kaldıklarını gösteriyor. Ailenin davranışı sebatsız, düzensiz ve sinirleri yıpratıcı olduğu için çocuk kızgınlık ve küskünlük duygularının esiri olur. Nitekim bu duyguları ne ifade edebilir ne de gitmesine izin verebilir.

Eğer siz pasif-agresif kişilik bozukluğuna sahipseniz, çevrenizdekilerin en ufak talepleri karşısında bile kendinizi ağır yük altında gibi hissetme ihtimaliniz yüksektir. Genel olarak çevrenizdeki otorite sahibi kişilere (ne kadar iyi niyetli olursa olsun) hem kızar hemde imrenirsiniz. Çoğu zaman kendinizi taciz edilmiş, bezmiş ve aşırı derecede yorulmuş hissedersiniz. Hem işinizde hem özel ilişkilerinizde hep yanlış anlaşıldığınızı, değerinizin verilmediğini ve limitlerinizin aşırı derecede zorlandığını düşünürsünüz. Çoğu zaman kızgın ve gücenmiş halde olduğunuz için dışarıya otomatik olarak negatif bir insan olarak yansırsınız.

Pasif-agresif kişiliği olan bireyler pesimistik, kuşkucu ve insanların iyi olmadığına inanırlar. Genelde olaylarda imkansızı ve hayal kırıklığına uğramayı beklerler. Kendilerini aldatılmış, değer verilmemiş, kurban edilmiş ve çaresiz hissederler. İşler arzu ettikleri gibi gitmediği zaman daha fazla somurtkan, kızgın, muhalif ve sinirli hale gelirler.

Bu tip kişiler diğer insanlarla yüzleşmekten çekinirler ve fikir ayrılıklarını, kırgınlıklarını yada kızgınlıklarını dolaylı yoldan ifade ederler. Individuals with passive-aggressive disorder have difficulty confronting others and are likely to express differences, disappointment or resentment indirectly. Sürüncemede bırakma, inatçılık ve verimsizlik gidi davranışlar bu probleme sahip insanların tipik davranışlarıdır.

İş yerinde pasif-agresif kişiler kendi yeteneklerini aşağı gördüklerinden dolayı kariyerlerinde yükselmek konusunda zorluk yaşayabilirler. Çoğunlukla kendilerine yardımı olabilecek kişileri davranışları ile uzaklaştırırlar.

Bu kişiler genelde huysuz kişilerdir. Kolaylıkla kızar, alınır yada kışkırtılırlar. Davranışları kolaylıkla saldırganlıktan pişmanlığa dönüşür. Sürekli çevrelerinde hata bulur, işbirliği etmez ve küskün dururlar fakat aynı zamanda aşırı derecede bağımlıdırlar.

Pasif-agresif kişilik bozukluğu olan kişiler derinlerinde güçsüz olduklarını, başka insanların merhametine kaldıklarını, haksızlığa uğradıklarını, yanlış anlaşıldıklarını ve ızdırap içinde olduklarını hissederler.

Belirtiler
1.Sıradan işlerde bile beklenen çabaya karşı negatif yaklaşım ve pasif direnç göstermek.
2.Değerinin verilmediğini ve hep yanlış anlaşıldığını düşünmek
3.Küskün, asık suratlı ve tartışmacı davranışlar
4.Otorite sahibi kişileri ve kurumları sürekli eleştirme ve küçümseme
5.Başkalarını kıskanma ve kendi şanssızlığını vurgulama
6.Bir yandan saldırgan ve küstah davranırken diğer taraftan pişmanlık gösterme. 
 
bu dedikleriniz bnde var hık demiş burnumdan düşmüş :) kurtuluş çareleri nelerdir ben hep kendi kendime çözüm bulmaya çalıştım ama olmuyor bir yol gösterseniz emin olun benim için çok iyi olur. .
 
spestnaz' Alıntı:
bu dedikleriniz bnde var hık demiş burnumdan düşmüş :) kurtuluş çareleri nelerdir ben hep kendi kendime çözüm bulmaya çalıştım ama olmuyor bir yol gösterseniz emin olun benim için çok iyi olur. .

Pasif agresifliğin tehlikesi..
Kişiyi yalnızlığa - mutsuzluğa sürüklediği gibi  çevresindeki insanları hatta enn sevdiği kişileri dahi kendilerinden uzaklaştırır..
Butür yaygın negatif davranışları alışkanlık haline getirmek..
İş ve sosyal yaşamlarında  performans düşüklüğüne yani başarısızlığa  neden olabilir..
Kendi adıma konuşur isem çoğu konuda gereksiz inatçılığı bıraktığımdan bu yana  mutluyum diye abartmak istemiyorum ama daha bi' huzurluyum.
Empati kurabilliyor,  kişiler kırmaktan öte daha düzgün iletişimler kurabiliyorum..
Önemli olanda bu değilmidir?
Kendin ile  barışık olabilmek
İnsanları olduğu gibi kabul edebilmek ,onları kendi kalıbınıza oturtmaya çalışmadan anlayabilmek
ciddi bir olgunluk gerektirir ki bunu başarmak  çokta kolay değildir.
Hoşgörülü insan toplumda sevilen örnek insandır ..
Unutmayalımki Tanrı'ya giden yol sevgiden geçer...

Birde önemli bir not düşmek isterimki
Hoşgörü ile suskunluk arasındaki farkı birbirinden ayırmak gerek.
(Burada vurgulamak istediğimiz size yapılan hataları görmezlikten gelmek değildir.)
Dostlukla: )
 
Zor yaşam koşuları insanları zaten fazlası ile yoruyor ki.
Birde hırçın ve saldırgan olmanın gereği yoktur.
Biraz hoşgörülü olabilmek pek o kadar zor olmasa gerek? 
Aksi takdirde haklı olduğun konularda dahi seni onaylayan olmaz ,yalnız kalırsın ve
üzülen yine sen olursun ..
 
hırçın değilim aslında
sadece hakkımı savundum ve 1.5 aydır istanbuldayım şimdiden 2 kişiyle tartışdım 2 siylede konuşmuyorum ama haklıyım bunu biliyorum ben haklıydım kim ne derse desin umurumda değil
bide başka bi problemim birileri bişey derse biyere gidelim derlerse can atıyorum gitmeye her dediklerini kabul ediyorum ama ben onlara bişey yapalım bi yere gidelim deyince ya oooff boşver yada yorgunum diyorlar en iyi ihtimalle tamam gideriz deyip bi daha konuyu açmıyorlar
bunda n'apmak gerek?
 
Geri
Üst