gecenin sessizliği
Kullanıcı
- Katılım
- 24 Eyl 2009
- Puanları
- 0
MORRİS GOODMAN;
Hikayem 10 Mart 1981 tarihinde başlıyor.O gün gerçekten hatatım değişti.Asla unutmayacağım bir gündü.Uçak kazası geçirmiş ve tamamen felç olmuş bir vaziyette hastaneye yatırılmıştım.Omuriliğim ezilmiş,birinci ve ikinci boyun omurlarım kırılmıştı.Yutma refleksim yok olduğundan bir şey yiyip içemiyor,diyaframım zedelendiğinden nefes alıp veremiyordum.Yapabildiğim tek şey gözlerimi kırpmaktı.Doktorlar ömrümün geri kalanını bitkisel hayatta geçireceğimi söylediler tabii.Bundan sonra yapabileceğim tek şeygözlerimi kırpmak olacaktı.Bana baktıklarında gördükleri tablo bu olmasına rağmen onların ne düşündüğünün bir önemi yoktu.Asıl önemli olan,benim ne düşündüğümdü.Kendimi yeniden bir insan gibi o hastaneden çıkıp giderken hayal ettim.
Hastanede yatarken yapabileceğim tek şey zihnimi çalıştırmaktı ve şuurunuz yerinde olduktan sonra,gerisini tekrar eski haline getirebilirsiniz.
Solunum cihazına bağlı yaşıyordum.Doktorlar diyaframım parçalandığı için bir daha asla kendi kendime nefes alamayacağımı söylemişlerdi ama, içimdeki küçük bir ses bana ''derin nefes al,derin nefes al''diyordu.Sonunda solunum cihazından çıkarıldım..Doktorlar bu duruma bir açıklama getiremediler.Bense,beni amacımdan ya da zihnimde canlandırdığım görüntüden uzaklaştıracak herhangi bir şeyin aklıma girip,dikkatimi dagıtmasına izin veremezdim..
Noel'de hastaneden yürüyerek çıkmayı kendime hedef koymuştum ve bunu başardım.Kendi iki ayagım üzerinde yürüyerek hastaneden çıktım.Bunun olamayacağını söylemişlerdi.O günü asla unutmayacağım.
Şuan dışarıda bulunan ve acı çeken insanları düşünerek hayat hikayemi özetlemem ve onlara hayatta neler yapabileceklerini kısaca anlatmam gerekseydi,herşeyi dört sözcükte toplayarak özetlerdim ''İNSAN DÜŞÜNDÜĞÜ ŞEY OLUR''..
Hikayem 10 Mart 1981 tarihinde başlıyor.O gün gerçekten hatatım değişti.Asla unutmayacağım bir gündü.Uçak kazası geçirmiş ve tamamen felç olmuş bir vaziyette hastaneye yatırılmıştım.Omuriliğim ezilmiş,birinci ve ikinci boyun omurlarım kırılmıştı.Yutma refleksim yok olduğundan bir şey yiyip içemiyor,diyaframım zedelendiğinden nefes alıp veremiyordum.Yapabildiğim tek şey gözlerimi kırpmaktı.Doktorlar ömrümün geri kalanını bitkisel hayatta geçireceğimi söylediler tabii.Bundan sonra yapabileceğim tek şeygözlerimi kırpmak olacaktı.Bana baktıklarında gördükleri tablo bu olmasına rağmen onların ne düşündüğünün bir önemi yoktu.Asıl önemli olan,benim ne düşündüğümdü.Kendimi yeniden bir insan gibi o hastaneden çıkıp giderken hayal ettim.
Hastanede yatarken yapabileceğim tek şey zihnimi çalıştırmaktı ve şuurunuz yerinde olduktan sonra,gerisini tekrar eski haline getirebilirsiniz.
Solunum cihazına bağlı yaşıyordum.Doktorlar diyaframım parçalandığı için bir daha asla kendi kendime nefes alamayacağımı söylemişlerdi ama, içimdeki küçük bir ses bana ''derin nefes al,derin nefes al''diyordu.Sonunda solunum cihazından çıkarıldım..Doktorlar bu duruma bir açıklama getiremediler.Bense,beni amacımdan ya da zihnimde canlandırdığım görüntüden uzaklaştıracak herhangi bir şeyin aklıma girip,dikkatimi dagıtmasına izin veremezdim..
Noel'de hastaneden yürüyerek çıkmayı kendime hedef koymuştum ve bunu başardım.Kendi iki ayagım üzerinde yürüyerek hastaneden çıktım.Bunun olamayacağını söylemişlerdi.O günü asla unutmayacağım.
Şuan dışarıda bulunan ve acı çeken insanları düşünerek hayat hikayemi özetlemem ve onlara hayatta neler yapabileceklerini kısaca anlatmam gerekseydi,herşeyi dört sözcükte toplayarak özetlerdim ''İNSAN DÜŞÜNDÜĞÜ ŞEY OLUR''..
Alıntıdır.
Dip Not : "w" ler "v" olarak değiştirilmiştir. Lütfen TÜRKÇE YAZIM KURALLARINA dikkat edelim.