Ö
özlem1980
Kullanıcı
Kültür Şoku ve İnsana Etkisi
Bir insanın yada bir topluluğun kendisine yabancı bir kültür ve değerler ortamında yaşamaya " mecbur" olması kültür şokunu doğurur.
Kişinin kendi iradesi ve tercihi dışında yabancı kültür atmosferinde kalması şoka zemin hazırlar.
İnsanoğlu kişiliğini ; anne-baba ve soyundaki genetik dokuyla, çevresel-sosyal-kültürel etkenlerle oluşturur. 7 yaşına kadar kişiliğin ana iskelesi kurulur.Etnik, dini, ahlaki ve diğer değer yargıları kişi için bir "süper ego" oluşturur.Kişinin kendi süper egosuna çok ters bir süper egoyla karşılaşması kişiyi sarsar, çelişki oluşturur. Aldığı uyarılar benliğine yabancı olduğundan şoklar yaşayabilir. İlk anda ne yapacağına karar veremez boşluğa düşmüş gibidir. Sahip oldukları değerler bulunduğu yerde " geçmemektedir". Bu durumda kişilik çatışması yaşanabilir. Yabancılaşma, güvensizlik aşağılık duygusu ortaya çıkabilir.
Kültür Şoku ; kişiliği oluşmamış, problem yaşayan, arayışta olan gençleri daha çok etkiler. Sosyalleşen, kendi kültür ikliminde dahi yerleşik kurallarla çatışma yaşayabilen gençler, farklı kültürde ağır ruhsal sorunlarla karşılaşabilirler.
Depresyon, çeşitli kaygı bozuklukları, intihar davranışı, alkol uyuşturucu bağımlılığı, çeşitli davranış bozuklukları, cinsel sapkınlıklar, akıl hastalıkları ortaya çıkabilir.
Kültür şokunun en az zararla atlatılması için aile bilinçli ve anlayışlı olmalıdır. Çocuklarına baskı ve yasaklarla yaklaşmamalı. Bazı aileler kendilerini koruma refleksleriyle aşırı koruyucu ve müdaheleci davranırlar. Katı tutumlar gösterirler, bu da gençlerde tepkiselliklere yol açar, ailede uzaklaşıp asimile olabilir. Kendi değerlerinden nefret edebilir, onları aşağılayabilir.
Türkiye de yaşayan insanlar ; Eğitim Sistemlerinin mazisiyle barışık olmaması nedeniyle zaten tam bir kimlik- kişilik geliştirememişlerdir. Toplumda, bir tarafta batıyı göklere çıkaran bir anlayış, diğer taraftan ise, batıyı düşman belleyen ve tamamen maziyle özdeşleşen bir anlayış hakimdir.
Dolayısıyla, Türk insanı tam bir kimlik oluşturamadığı için güçlü ve etkili kültürlerini çekim alanına girebilir. Asimilasyona uğrama ihtimali yüksektir.
Yabancı ülkelere gidecek insanlara mutlaka rehberlik, danışmanlık ve psikolojik destek gösterilmelidir.
Alıntı
Bir insanın yada bir topluluğun kendisine yabancı bir kültür ve değerler ortamında yaşamaya " mecbur" olması kültür şokunu doğurur.
Kişinin kendi iradesi ve tercihi dışında yabancı kültür atmosferinde kalması şoka zemin hazırlar.
İnsanoğlu kişiliğini ; anne-baba ve soyundaki genetik dokuyla, çevresel-sosyal-kültürel etkenlerle oluşturur. 7 yaşına kadar kişiliğin ana iskelesi kurulur.Etnik, dini, ahlaki ve diğer değer yargıları kişi için bir "süper ego" oluşturur.Kişinin kendi süper egosuna çok ters bir süper egoyla karşılaşması kişiyi sarsar, çelişki oluşturur. Aldığı uyarılar benliğine yabancı olduğundan şoklar yaşayabilir. İlk anda ne yapacağına karar veremez boşluğa düşmüş gibidir. Sahip oldukları değerler bulunduğu yerde " geçmemektedir". Bu durumda kişilik çatışması yaşanabilir. Yabancılaşma, güvensizlik aşağılık duygusu ortaya çıkabilir.
Kültür Şoku ; kişiliği oluşmamış, problem yaşayan, arayışta olan gençleri daha çok etkiler. Sosyalleşen, kendi kültür ikliminde dahi yerleşik kurallarla çatışma yaşayabilen gençler, farklı kültürde ağır ruhsal sorunlarla karşılaşabilirler.
Depresyon, çeşitli kaygı bozuklukları, intihar davranışı, alkol uyuşturucu bağımlılığı, çeşitli davranış bozuklukları, cinsel sapkınlıklar, akıl hastalıkları ortaya çıkabilir.
Kültür şokunun en az zararla atlatılması için aile bilinçli ve anlayışlı olmalıdır. Çocuklarına baskı ve yasaklarla yaklaşmamalı. Bazı aileler kendilerini koruma refleksleriyle aşırı koruyucu ve müdaheleci davranırlar. Katı tutumlar gösterirler, bu da gençlerde tepkiselliklere yol açar, ailede uzaklaşıp asimile olabilir. Kendi değerlerinden nefret edebilir, onları aşağılayabilir.
Türkiye de yaşayan insanlar ; Eğitim Sistemlerinin mazisiyle barışık olmaması nedeniyle zaten tam bir kimlik- kişilik geliştirememişlerdir. Toplumda, bir tarafta batıyı göklere çıkaran bir anlayış, diğer taraftan ise, batıyı düşman belleyen ve tamamen maziyle özdeşleşen bir anlayış hakimdir.
Dolayısıyla, Türk insanı tam bir kimlik oluşturamadığı için güçlü ve etkili kültürlerini çekim alanına girebilir. Asimilasyona uğrama ihtimali yüksektir.
Yabancı ülkelere gidecek insanlara mutlaka rehberlik, danışmanlık ve psikolojik destek gösterilmelidir.
Alıntı
