Kolaymı Adam Olmak...

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan crt
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

crt

Kullanıcı
Katılım
11 Eyl 2009
Puanları
38
Konum
İstanbul
KOLAY MI ADAM OLMAK

Adam, bizde adı çok geçen ama pek az bulunan bir nesnedir. Ne yenilir ne içilir; tatlı dili, derler. Oysa çoğu zaman tersi olur hep.

Mülk gibi alınıp satılır adamlar, yoksulluk yüzünden yük olur can gövdeye.
Anneler babalar çocuklarının adam olması için çilelere katlanırlar ama ünlü fıkrada olduğu gibi, evlat doktor olur, mühendis olur ama bir türlü adam olamaz nedense.
Adamdan sayılmak, adam yerine konulmak hepimizin hoşuna gider. Sürücüler birdenbire önlerine çıkıveren yayalara kızarlar, “Çiğnendiğine yanmam, seni adamdan sayarlar da benden hesap sorarlar, ona yanarım” diye bağırırlar. Seçmenler dört beş yılda bir olsa da adam yerine konuldukları için çok sevinirler, ne kadar kızarlarsa kızsınlar, politikacılara oy verirler, onları koltuk sahibi ederler.
Bir türküde, âşık, sevdiğine, “Kaçma güzel kaçma, ben adam yemem” diye sesleniyor ama bir tenhada yakalasa onu, karnım tok da demez hani...
O kadar adam canlısıyız ki, hiçbir işimizi adamsız yapamaz, her işin bir adamı olduğuna inanır, adamını bulmaya çalışırız. Herkes her şeyi yapamaz, her işin bir adamı vardır. Olmaz olmaz deme, adamını buldun muydu akan sular bile durur! Birisinin dostumuz ya da çıkar ortağımız olduğunu belirtmek için, “O benim adamımdır” diye övünür, caka satar, adamlık taslarız.
“Adamım” sözcüğünü kimi kadınlar kocaları için kullanırlar.
Anneler babalar çocuklarını azarlarken, “Koca adam oldun. Bu yaptığın sana yakışır mı?” derler ama adamlığa yakışmayan işler yapmakta onları bastırırlar. Birisinin iyi bir kişi olduğunu “adam evladı” diyerek belirtiriz. “Adamın yüzüne şöyle bir baktım mıydı, onun nasıl bir adam olduğunu hemen anlarım” diyerek adam sarrafı geçiniriz.
Bizi hayal kırıklığına uğratanlara, “Kalıbına bakıp da adam sanmıştım seni” der, kızdığımız kişilere, “Sen de adamım diye geziyor musun, adamlık nerde sen nerde!” diye sesleniriz. Adam olmayı kolay sanan küçüklere, “Senin adam olman için kırk fırın ekmek yemen lazım” diyerek hadlerini bildiririz. “Adam olacak çocuk ...den bellidir” diye bir söz vardır ama bence geçersizdir, kimin ne olacağı önceden pek belli olmaz. Zaten adamlık anlayışımız başka başkadır. Kimi kaynağı ne olurda olsun, çok para kazanmayı adamlık sayar, böylelerini büyük adam sananlar vardır. Kiminin adamlığı torpille, dayıyla yüksek mevkilere çıkmak, caka satmaktır. Kiminin adamlığı herkese tepeden bakmaktır, kiminin adamlığı ona buna çamur atmaktır.
Adamdan sayılmayan küçük adamlar bütün yükü çekerler de gık bile demezler, büyük adamlar gibi hazırdan yemezler, onun bunun sırtından geçinmezler. Asıl adam gibi adam olanlar bunlardır ama ne yazık ki değerleri bilinmez.
Adam var adamcık var yani! Adam tutarken, adam seçerken adamakıllı düşünmeli. Rodin’in “düşünen adam” heykeli ünlüdür. Buradaki adam ne düşünüyor acaba? Sakın, ne olacak bu insanların hali demiş olmasın! Kimi Özde kimi sözde adamdır.
Sözde adamı bir şiirimde şöyle dile getirmiştim:
“Kişiliği çember: Dönüyor/Merhameti komada: Ölüyor/İlgisi saman alevi: Sönüyor/Ağlayan var şurada: Gülüyor/Çevreyi durmadan kirletiyor/ Adama bak adama/ Yaşıyor(!)”
Bir fıkrayla limana götürelim peynir gemimizi.
Adamın biri Karadenizli dostunun konuğu olmuş. Ev sahibi onu gezdirirken yolları mezarlığa düşmüş. Mezar taşlarının üstünde yazı yerine dikey yatay çizgiler varmış. Adam bunların ne olduğunu merak etmiş. Şöyle demiş bizimki: “Şeref işaretidir bunlar. Şu üç dikey, bir yatay çizgi çok şerefli adamımızı belirtir. Vurdi vurdi vurdi, vuruldi demektir. Yanındaki de şereflidir: Vurmiş vurmiş vurulmiştir. Onun yanındaki de şerefli sayılır; vurmiş vurulmiştir.”
Adam başka bir mezarın önünden geçerken hiçbir işaret görmez, “Peki bu kim?” diye sorar. Karadenizli yüzünü buruşturur; “Geçelim oni” der. “Ne vurmiş nede vurulmiştir o, eceliyle öldü, adam değildir.”
Şaka bir yana, adam gibi ölmesini bilmek de iyidir ama en önemlisi adam gibi yaşamak, adamlığına leke sürdürmemek, ne olursa olsun, adam olmaktan vazgeçmemektir

(alıntı)
 
  "Çok insan gördüm üstünde elbisesi yok
çok elbise gördüm içinde insan yok "

Klasik bir sözdür zor iştir adam olmak neyse ..!

Adam Olmak

çevrende herkes şaşırsa bunu da senden bilse
sen aklı başında kalabilirsen eğer
herkes senden kuşku duyarken hem kuşkuya yer bırakır
hem kendine güvenebilirsen eğer
bekleyebilirsen usanmadan
yalanla karşılık vermezsen yalana
kendini evliya sanmadan
kin tutmayabilirsen kin tutana

düşlere kapılmadan düş kurabilir
yolunu saptırmadan düşünebilirsen eğer
ne kazandım diye sevinir, ne yıkıldım diye yerinir
ikisini de vermeyebilirsen değer
söylediğin gerçeği büken düzenbaz
kandırabilir diye safları dert edinmezsen
ömür verdiğin işler bozulsa da yılmaz
koyulabilirsen işe yeniden
döküp ortaya varını yoğunu
bir yazı turada yitirsen bile
yitirdiklerini dolamaksızın dile
baştan tutabilirsen yolunu
yüreğine sinirine dayan diyecek
direncinden başka şeyin kalmasa da
herkesin bırakıp gittiği noktaya
sen dayanabilirsen tek

herkesle düşüp kalkar erdemli kalabilirsen
unutmayabilirsen halkı krallarla gezerken
dost da düşmanda incitemezse seni
ne küçümser nede büyültürsen çevreni
her saatin her dakikasına
emeğini katarsan hakçasına
her şeyiyle dünya önüne serilir
üstelik oğlum
adam oldun demektir.

(alıntı)
 
ADAM !!!.
Altı çizilecek,çok inceden inceye irdelenecek dört harften oluşan bir cümle.
Heleki günümüzde aidiyet dayatması bu kadar şaha kalkmışken,bireyler tekil olmak yerine sürünün ADAMI olmayı bu kadar içselleştirmişken bu cümleyi ete kemiğe büründürmeye gerçekten ihtiyacımız var.
AĞIR BAŞLI,CİDDİ bir tartışma yaratması beklenen adam konusu hakkettiği rabeti görmemiş malesef.
MIŞ gibi yaşamaktan sözcüklerin gerçek anlamını merak etmez,kavrayamaz olmuşuz sanırım.
Teşekkür ederim.
 
Bilemiyorum belkide ben zor bir insanım ama nedense kolay olanı seçmek adettendir diyemiyorum..!
Çoğu adam olduğunu iddia ederken toplumun bunca sorununu ve yaşanan bunca kaosu pek sahiplenen olmaz. 
Konuya getirdiğiniz güzel yorum için tekşekkür ediyorum..
 
Kiminin adamlığı torpille, dayıyla yüksek mevkilere çıkmak, caka satmaktır.

Temelinde adaletsizlik,hakedilememişlik olsada kendileriyle gurur duyar,karşısındakilerden utanmadan saygı beklerler.Maalesef ki yeri geliyor selam vermeyeceğin insanlarla muhatap olmak zorunda kalabiliyorsun.Kendilerini adam gibi adam sınıfında görenler buna yakışır şekilde yaşıyor mu,hakkını veriyor mu bilmem,tartışılır...Keşke ne olduklarının farkında olsalar
 
Son zamanlarda kendisinden ziyade başkaları ile gurur duyanların sayısı  oldukça artış göstertmekte.
 
Hiç kolay değil!

Adam(ım) diye ortada gezen onca kişi varken...

Bir sözle benimde bir katkıj olsun böylesi güzel bir konuya...

Biliyorsan konus ibret alsinlar bilmiyorsan sus adam sansinlar
 

İ"İşin güç kısmı, adam olmak değil, adam kalmaktır " demiş, Andre Mazerelles.

Adam olmak öyle kolay mı?

Adam olmak insan olmaktır. Adam olmak sevip, saymaktır. Adam olmak meziyettir.

Adam olmak halk içinde başı dik dolaşmaktır.

Adam olmak değerlere saygılı olmak, kıymet bilmek ve adil olmaktır.

Adam olmak dürüst olmaktır. Güzel meziyetleriı içinde taşıyan insan olmaktır.

İnsan olan insan, en şerefli varlıktır, hani gündüz aydınlığında bile mumla aranır özelliklere sahip insandır..

Kendinize sorun, bugün etrafınıza baktığınız zaman kaç tane “adam gibi adam” görüyorsunuz ?

Dik duran, eğilmeyen, bükülmeyen, insanlık değerini özünde toplayan, dürüst ve ilkeli olan;

Olduğu gibi görünen ve göründüğü gibi olan, korkaklığa, namertliğe ve kalleşliğe prim vermeyen;

Oturduğu koltuktan ve mevkiden güç almayan ancak oturduğu koltuğa ve mevkiye güç ve şeref katan;

Karakteriyle haysiyet sahibi olduğunu gösteren, dürüst, çalışkan ve temiz olan;

Êntrikacı, sahtekar ve ikiyüzlü olmayan. Kısacası “adam gibi adam” işte...

Hani, alkışla değil başardıklarıyla gururlanan. Açık ve net olan. Sözünün eri olan, sözünden dönmeyen;

Haa bir de kendini omuzlarda taşıtanlar var ya, işte o kullara, kulluk etmeyen, adam gibi adam var mı etrafınızda? Kaç tane kaldı?

Maalesef, günümüzde  “gelene ağam, gidene paşam” demek büyük bir marifet sayılır oldu. Hele de iktidar sahiplerinin etrafında dalkavuklaşanların, iktidar gücüne göre rota değiştirenleri gördükçe adam gibi adamları daha çok arıyoruz aramızda..



 
Kendine özgü bir duruşu olacak adam dediğinin.
Merhametle şecaatin sadakatle ihanetin, cehaletle nedametin ayrımına varabilecek...
Söyledikleriyle yaptıkları çelişmeyecek.
Doğal olacak adam dediğin. İşine geldiği gibi davranmayacak. Özü neyse sözü de o olacak...
Konuşmadan önce iyi düşünecek, sözünün arkasında durmayı bilecek.!
 
kendisine (topluma) saygısı olan herkesi adam sayarım ben...crt konu güzeldi teşekkürler ;)
 
Geri
Üst