İŞİN BİTİNCE BENİ SEVERMMİSİN.!!

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan payro
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

payro

Kullanıcı
Katılım
23 Eyl 2006
Puanları
0
Konum
istanbul
Web
www.ismailpeker.ozelsayfam.com
İşin Bitince Beni Sever misin?
Ne zaman biri çıkıp, ”kadınlar çalışmamalı evde oturmalı” türünden bir şeyler söylese, mutlaka bir kıyamet kopar. Ben de ’otursunlar ellerinin hamurlarıyla evlerinde’ demeyeceğim elbette. Belki de şimdi bana gelen bu hikayenin, bu konuyla hiç bir ilgisi yok... Belki de var...
Buyrun, beraber okuyup düşünelim.
”Kapıdan içeri girer girmez neşeyle bağırdı:
- Anne biliyor musun bugün yuvada ne oldu?
- Görmüyor musun? Telefonla konuşuyorum.
Hiç kimsenin sevdiği şey birbirine benzemiyordu. Annesi telefonu, babası arabayı seviyordu. Herşey erteleniyordu telefon ve araba söz konusu olduğunda. Bir de eve misafir gelecek oldu mu kendisine hiç yer kalmıyordu. Nerelere gitsindi? Annesi kapattı telefonu. Mutfaktan tencere kaşık sesleri geliyordu. Koşarak yanına gitti.
- Sana yardım edeyim mi? dedi en sevimli halini takınarak. Annesi manalı manalı baktı.
- Hayırdır. Bir yaramazlık filan? Bak bir de seninle uğraşmayayım. Çok yorgunum zaten...
Yorgunluk nasıl bir şeydi? Bazen elinde oyuncağıyla uykuya daldığında anneannesi oyuncağı yavaşça elinden alır, ’Nasıl yorulmuş yavrucak. Uykunun gül kokulu kolları sarsın seni’ diyerek alnına bir öpücük konduruverirdi. Yorgunluk gül kokulu bir uykuya dalmaksa eğer, ne diye annesi kendisiyle böyle kızgın kızgın konuşuyordu.
- Anneciğim yorulduğun zaman gül kokulu uykulara dalarsın. Anneannem öyle söylüyor.
- Uykuya dalayım da gül kokuları kusur kalsın. Yorgunluktan ölüyorum.
Bu kelimeden nefret ediyordu. Yorgunum. Yorgun olduğumdan. Böyle yorgunken...
- Anneciğim sen yorulma diye...
- Yemekte konuşuruz çocuğum. Bankada işler yetişmedi. Baban gelene kadar bunları bitirmem lazım. Hadi sen oyna biraz.
- Hani siz yoruluyorsunuz ya...
- Eeee....
- Ben de oynamaktan yoruluyorum.
- Ne yapayım?
- Bilmem...
Yapılmaması gerekenleri biliyordu da büyükler, yapılması gerekenleri hiç bilmiyorlardı.
Işıklar söndü birden. Annesi öfkeyle söylenmeye başladı. ’Mum da yok’ diye diye karıştırdı dolapları el yordamı.
Çocuk sırtüstü yatıp, anneannesinin köyünü düşündü. Gaz lambasın ışığında deli tavşan masalı anlatışı. Deli tavşanın duvardaki aksini getirdi gözlerinin önüne. Anneannesi gibi iki ellerini birleştirip işaret parmakları yukarı kaldırarak tavşan kafası yaptı ’bak deli tavşan’ diyerek parmakları oynattı. Yoldan gecen arabaların farları duvardaki tavşana yol açtı. Tavşan alabildiğine hür dolaştı sağda solda. Otlarla kuşlarla konuştu. Sonra yorgun düştü. Duvardaki görüntü o minik avuçların açılmasıyla kayboldu. Kolu yavasça kanepeden aşağı sarktı. Neden sonra ışıklar geldi.
Kadın çocuğun hiç konuşmadığı fark etti birden. Kanepeye koştu. Küçücük dizlerini karnına doğru çekerek uykuya dalmıştı. Masanın üstündeki dosyalara baktı iğrenerek. Dindirilmez bir pişmanlık doldurdu içini. Uyandırmaktan korka korka küçük alnına bir öpücük kondurdu. Çocuk sanki bu öpücüğü bekliyormuşçasına:
- İşin bitince beni sever misin anne? dedi.
Kadın, sevilmek için randevu alan çocuğuna bakarak sabaha kadar ağladı.
Saygılarımla;
 
ister çalışan bir anne, ister bir ev hanımı, eğer yavrusunu dinlemek için bir saatini ayıramıyorsa
ilerde o çocukta annesine bir saat ayıramıyacak ::)
sevdiğini söylemek için belki de bir saniyesi bile olmayacak :)
 
hayatta ertelenmeyecek şeyler vardır. bunların başında sevdiğimizi söylemek gelir. yarın çok geç olabilir. (Ben çocukların huzur ve mutluluğu için eşlerin çalışmasına karşıyım) selamlar. ::)
 
insan için sevgi cok önemli, hele de çocuklar için son derece önemli gördüğümüz gibi, ister calısan bi kadın olsun, ister ev hanımı olsun sevgisini bi türlü yansıtmak istese, bi öpücük, bi güsel söz bile yeterli..yeterki insanda güler yüz tatlı dil olsun, hersey güsel olur eminim...
 
malesef günümüz insanına zaman yetmiyor..
Çalışan anne ve babaklar ertelenen yaşamlar..
Çok yerinde bi yazı..
 
hakikaten cok guzel bir yazıydı.etkilenmemek elde değil ama günümüz kosulları ister istemez evdeki kadı da çalışmaya ve ev ekonnomisine katkı saglamaya itiyor.insanlar daha iyi kosullarda yaşayabilmek için çalışmak zorunda kalıyorlar.bunun yanında en değerli varlıgı,cocugunu da ilgisiz bırakması cocuk için fena.aslında çaresiz bir durum.hatta üzücü.bütün yogunlugun arasında degerlilere zaman ayırmaya cabalamak zor olsa da gerekli.yaşamaya vakit ayırmalıyız.saygılar
 
bence ben o cocougun yerınde oolsam bana ne kadar zaman ayırdılarsa buyuyunce bende onlara aynı zamanı ayırırım duyguluydu ama be  :’( :’(hadi saygılarımla
bıde bu sıte paralımı merak ettım?
sankı para sorun degılmıs gııbı ;D
 
Ozge burası paylaşım sitesi, ücretli değil. Nihayetinde anne ve baba onlar.

belki ayıplıcaksız ama bayan ın çalışması bi çok şeyin sebebi oluyo.. bazan  çalışmamalı diyorum bayanlar için
 
ekonomik olarak rahat bir yaşam - mutlu bir yaşam bu ikisi birbirinden farklı ben sevdiklerimle mutlu bir yaşamı seçerdim nihayetinde küçük şeylerle mutlu olmayı bilmeli insan. Bende ilerde ruhsal ve bedensel sağlıklı nesillerin yetişmesi için bayanların çalışmasına karşıyım teee ilerde evlenipte çocuk sahibi olursam çalışmayı düşünmüyorum ama günümüz şartları insanları çalışmaya zorluyo nasıl olcek bu işşş  :-\
 
Geri
Üst