Hayallerinizi Özgür Bırakın..

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan crt
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

crt

Kullanıcı
Katılım
11 Eyl 2009
Puanları
38
Konum
İstanbul
00hayalozgur.jpg


Hayallerinizi Özgür Bırakın!  

Edison’un ampulü bulmak için yaptığı binlerce deney başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Ama o her başarısız deneyi birer hata olarak değil, “ampulü keşfetmeyen bir yol”, “alınacak bir ders” olarak görüyordu. Bu dersler ona ampulü keşfettirdi...

Edison’un ampulü bulmak için yaptığı binlerce deney başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Ama o her başarısız deneyi birer hata olarak değil, “ampulü keşfetmeyen bir yol”, “alınacak bir ders” olarak görüyordu. Bu dersler ona ampulü keşfettirdi.

Bugünkü biz, bugüne kadar olan düşüncelerimizin ürünüyüz. Düşüncelerimiz başarı odaklıysa eylemlerimiz de başarı odaklı olacaktır. Büyük düşünmek için bizi sınırlayan nedir? Hata yapmak mı? Hangi insan ömrü boyunca hatasız yaşamıştır? Hatalara takılırsak hiçbir şey yapamayız. Hatalar, başarısızlıklar, belki de bizi birkaç adım ötede bekleyen başarılar için, bize verilen önemli derslerdir. Başarısızlık diye bir şey yoktur; sadece olayların sonuçları vardır. Sonuçları, “alınacak birer ders”  olarak niteleyebildiğimiz gibi, “başaramadım, yapamadım”, diye de değerlendirebiliriz. Seçim bize kalmış… Sınavlarda başarısız olacağız diye sınavlara girmeyecek miyiz? Kaza yapma ihtimali var diye otomobil sürmeyecek miyiz?
Hedefimize ulaşmak için yaptığımız çalışmalardaki olası hatalarımız ve alabileceğimiz eleştiriler bizi korkutacak mı? Pes edersek zararı kime olacak?
Edison’un ampulü bulmak için yaptığı binlerce deney başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Ama o her başarısız deneyi birer hata olarak değil, “ampulü keşfetmeyen bir yol”, “alınacak bir ders” olarak görüyordu. Bu dersler ona ampulü keşfettirdi.
Hatalara takılıp düşüncelerimizi sınırlarsak eylemlerimiz de sınırlanır. Varlığımız düşüncemizle başlar. Eylemlerimizi, yapacaklarımızı önce zihnimizde tasarlar ve görürüz. Bunu belki de bilinçli olarak yapmıyoruz. Ama bilinçli bir şekilde, zihnimizde imgelemeyi yapabilirsek ve bunu alışkanlık haline getirebilirsek daha sağlam adımlar atmış oluruz. Ancak zihinde canlandırma öyle olmalıdır ki, tüm ayrıntılar, ses, koku, dokunma, tat ve görüntü olarak sanki yaşanıyormuşçasına hissedilmelidir. Düşüncelerimizin büyüklüğüne bağlı varmak istediğimiz hedefleri zihnimizde yaşayamazsak onlara ulaşmamız zor olacaktır.
Zihnimiz sınırsızdır, hayallerinize sınır koymayın, engin bir deryasınız siz…
Bunu bilin ve ona göre potansiyellerinizi açığa çıkarın. Ancak olması mümkün olmayan şeyleri de hayal edin, bu dünyadan kopuk bir şekilde, hayal âleminde yaşayın, demiyorum. Aman, buradaki tehlikeye dikkat edelim. Hedeflerimiz, hayallerimiz, düşüncelerimiz sınır tanımaz tabii ki ancak gerçek yaşamdan da kopmayalım.
Bu konuyla ilgili, bir okurumun eleştirisini paylaşmak isterim. Okur, hayal ve hedeflerimizin sınırsızlığına dayanarak hedef koymayı şöyle eleştiriyor:
”Mesela ben uçmak istiyorum; hedefim kanatlarımın olması ve uçmak..
Sizin dediklerinizi yaparsam uçacak mıyım?”
Arkadaşlar, bizim tüm bu anlattıklarımız, mevcut olan yaşantımız içerisinde daha iyiye, mükemmele ulaşabilmek için yapabileceklerimiz, bize bahşedilen özellikleri kullanabilmemiz, bu özellikler ve potansiyellerden henüz farkında olmadıklarımızı ortaya çıkarıp, hayatımızı daha iyiye, daha güzele doğru yöneltmemizle ilgili pratik bilgiler ve motivasyon mesajlarından oluşmaktadır. Biz yapabileceklerimize bakalım… İnsanız tabii ki… Bir kuş olamayız…
Ancak planöre, paraşüte, uçan balona, uçağa, helikoptere ya da bir uzay aracına binebilir ve yine uçabilir, dünyayı kuşbakışı ya da astronot bakışı olarak izleyebiliriz. Uçmak istiyorsak yine uçabiliriz tabii ki... Piri Reis’in dünya haritasını uçaksız, uzay araçsız nasıl çizdiğini zannediyoruz? Ya Hezarfen Ahmet Çelebi? Kanat takıp uçmadı mı?

(alıntı)

(Selçuk Alkan - gencgelisim.com)


 
crt' Alıntı:
Zihnimiz sınırsızdır, hayallerinize sınır koymayın, engin bir deryasınız siz…
Bunu bilin ve ona göre potansiyellerinizi açığa çıkarın. Ancak olması mümkün olmayan şeyleri de hayal edin, bu dünyadan kopuk bir şekilde, hayal âleminde yaşayın, demiyorum. Aman, buradaki tehlikeye dikkat edelim. Hedeflerimiz, hayallerimiz, düşüncelerimiz sınır tanımaz tabii ki ancak gerçek yaşamdan da kopmayalım.

Hayal derken ..Abartılı fantastik düşünceler değil..!
Zihnin sırsız gücünü kullanmak..Zoru balşarabilmek adına akıl ve mantık doğrultusunda hareket etmek gerek..
 
Yıllarca kapınızın önünde size ait olan ve sizin tarafınızdan pek kullanılmadan duran otomobil düşünün!
Ya zorunluluklarda kısa mesafe kullanımı siz kazalı belalı,sadece ön camdan dışarıyı dikkatle izleyerek ve vites/debriyaj/gaz pedalları dışında hiç bir aksamını görmeyerek,telaş,panik,ürkü ve bir an önce inmek/kurtulmak isteği ile kullandınız yada otomobil gerektiğinde anahtarını kullanmayı bildiğini sandığınız birine vererek istediğiniz getirmesini talep ettiniz.
Araca bindiğinizde kendinizi hiç rahat hissetmediniz,koyu bir karanlıkta gibi göstergeleri/ön kapıların camlarından dışarıları/dikiz aynasını/iç aynayı/arka camdan dışarısını/yol şeritlerini görmediniz/görsenizde fark etmediniz.
Yol çizgilerinin/yol işaret tabelalarının ne dediğini hiç bilmediniz/merak etmediniz.
Aracınızda bulunan yol bilgisayarını,park sensörünü,el firenini,radyoyu,teybi,yağ göstergesini,hararet göstergesini daha bir çok ekipmanı hiç FARK ETMEDİNİZ.
ÖRNEĞİ GÜNCELLEŞTİREREK DERİNLEŞTİRMEK(Çoğaltmak) MÜMKÜN.
Kişisel gelişim/İmgeleme/pozitif düşünce/FARKINDALIK/telkinler aracınızın(Bilgisayarınızın)aksamları ve aksamlarının kullanış kılavuzları.
Denemeden/enine boyuna içselleştirip öğrenmeden sihir inkar eder gibi (ne demekse)gerçekçilik siperinin arkasına saklanıp,dahasını isteyerek İNKARCILIK etmek aracınızı/bilgisayarınızı kullanmanızı sağlamaz,yerinizde saymanızı ve hatta geriye-binlerce yıl geriye fark etmeden gitmenizi sağlar.Hatta sizin tamiri güç ağrıza yapmanıza neden olur.
Teşekkür ederim Crt.
Önemli özlü bir konu için küçük bir pencereyi site sakinleriyle paylaştığın için.
 
Bugünkü biz, bugüne kadar olan düşüncelerimizin ürünüyüz. Düşüncelerimiz başarı odaklıysa eylemlerimiz de başarı odaklı olacaktır. Büyük düşünmek için bizi sınırlayan nedir? Hata yapmak mı? Hangi insan ömrü boyunca hatasız yaşamıştır? Hatalara takılırsak hiçbir şey yapamayız. Hatalar, başarısızlıklar, belki de bizi birkaç adım ötede bekleyen başarılar için, bize verilen önemli derslerdir. Başarısızlık diye bir şey yoktur; sadece olayların sonuçları vardır.

Geçmişte ne ekiyorsak gelecekte onu biçiyoruz.Aslında her insan verimli bir toprak yeter ki kendimizi bu tür motivasyon yüklü yazılarla,olaylarla,pozitif düşünerek susuz bırakmayalım.İnsan yeter ki istesin,kararlı olsun.Teşekkürler crt
 
Öz güven sorunu kaynaklı fobik problemleri olanların;
Derinlerde kayda alınmış olan DİRENÇ lerden kurtularak imaje etmesi neredeyse imkansızdır.
Yeni öğrenilen bilgiyle başlayan iştahlı tahayyül,gözde canlandırma safhasına DİRENÇLER-yanlış inanç ve çekinceler-gereği geçemeyince aklın/cümlelerin hayaline dönüşür.
Hayalle imaje etmenin(gözde canlandırmanın/bir filim seyreder gibi gözde yaşatmanın)farkları vardır.
Hayal olmasını özlediği,gelecekte olmasını istediği bir şeyi üst beyin vaıstasıyla süslemektir.
Gözde canlandırma hemen,şimdi olduğunu bildiğin bir şeyi gözünde yaşatmaktır.
Şimdi olduğuna inandığı şeyle ilgili gönderilen mesaj,evrende kendi frekansını seçerek o frekansta oluşturduğu şartlarla geri dönüşüm yapar.
Fobik sorunları teker teker teşhis ederek yazmak,yazdığını bir hafta kadar saklayıp sonra okumak tarafsız müdehalede iyi bir silah olabilir.Tespit edilen endişeler/vesveseler ve korkularla çeşitli yollardan mücadele ederek kurtulmak mümkündür.
Arınma/yeniden farkındalık süreci zihinde kök saldıkça istediklerini elde etmek amaçlı gözde canlandırmada mümkün olacaktır.
Almak için önce istemek ve ne istediğiniz konusunda BELİRGİN olmalısınız.İstediğiniz konusunda son derece AÇIK olmak en önemli adımdır.
Bilinç altı KELİMELERLE konuşmaz,onunla sadece DUYGULAR ve HİSLERLE iletişim kurabilirsiniz.
Arınmış ve netleşmiş duygu ve hisler içinse dirençlerden-evhamlardan-ön yargılardan-korkulardan kurtulmak gerek. 
 
Geri
Üst