
ne kadar çok şey hatırlamak istiyorsan o kadar büyük bir saray yapacaksın kendine. bir harem kuracaksın,birde selamlık,sofralar,divanlar,büyük salonlar,o salonları birbirine bağlayan büyük koridorlar,kuleler,mahzenler,koğuşlar ve köşkler tasarlayacaksın,kabul yerin ayrı olacak yatma yerin ayrı,mahrem işlerinin herbiri için küçük bir odan,kütüphanedeki rafların bölmelerin,dolapların ve çekmecelerin sayısını,sırasını bileceksin,mahzenleri neyle ne kadar dolduracağına sen karar vereceksin,ne kadar çok şey hatırlamak istiyorsan o kadar çok şey biriktirecek,o kadar büyük bir saray kuracak,o sarayı o kadar geniş bir bahçenin ortasına kuracaksın
Bir saray yapacaksın kendine ve hatırlamak istediğin her sözü, her yüzü, her bilgiyi, her anı o sarayın bir köşesine yerleştireceksin, hafızanın mimarisine sen karar vereceksin, hatıralarının düzenini sen kuracaksın kendi geçmişinin kahyası olacaksın
sende ne kalırsa kesinleşiyor..
dör yüz yıl önce böyle diyordu italyan papaz matteo ricci çindeki ilk cizvit misyonunu kuran oydu..konfüçyus ü batı dillerine ilk kez çevirende .geçmişlerinden bugünlerine düz bir çizgi çekmekte zorlanan hayallerini hatıralarından daha çok seven bulut hafızalı doğululara bir batılı gibi hatırlatmayı öğretiyordu...
bir saray yapacaksın kendine ve hatırlamak istediğin her sözü,her yüzü,her bilgiyi,her anı osarayın bir köşesine yerleştireceksin.hafızanın mimarisine sen karar vereceksin,hatıralarının düzenini sen kuracaksın,kendi geçmişinin kahyası olacaksın..
james spancer 1984,te yayımlanan (the memory palace of matteo ricci)--(matteo riccinin hafıza sarayı) kitabında kısaca loci yöntemi yani hatırlama tekniği olarak bilinir
hafızanın bir yerler ..bütünü olarak tasarlanmasına dayanır bu yöntem
bir binayıyada bir sokağı yada eğer..kendine güveniyorsan..bütün bir kasabayı her köşesiyle ezberlersin önce,,sonrada o köşelerin her birine bir şey yerleştirirsin ,,zaman mekana dönüşür böylece,o şeyi hatırlamak için geçmişe değil onu bıraktığın yere dönersin....