Eşinizle iletişimi öfkeyle kapatmayın: Sen beni sevmiyorsun zaten!

  • Konbuyu başlatan senarist081
  • Başlangıç tarihi

Konu hakkında bilgilendirme

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde senarist081 tarafından oluşturulan Eşinizle iletişimi öfkeyle kapatmayın: Sen beni sevmiyorsun zaten! başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 3,512 kez görüntülenmiş, 14 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı Eşinizle iletişimi öfkeyle kapatmayın: Sen beni sevmiyorsun zaten!
Konbuyu başlatan senarist081
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan superisi23
S

senarist081


Eşinizin geç kalacağını haber vermeden akşam vakti sizi bekletmesine üzüldünüz, hatta merak ettiniz. Geldiğinde öfkeyle karşıladınız ve gerçek sebebi öğrenmeden önce kendinize göre tahminleri sıralamaya başladınız. O da size ters ifadelerle karşılık verdi. İyi bir tartışma sebebi değil mi? Veya hasta olduğunuz bir gün eşinizden size bakmasını, bir şeyi yapmayı unutmanızı anlayışla karşılamasını bekliyordunuz ama olmadı.
Hatanızı yüzünüze vurup utandırdı. Siz de ona öfkeyle karşılık verip tartıştınız. Hasta halinizle iyi bir küsme sebebi sayılır. Evliliklerde yaşanan en büyük problem eşler arasındaki iletişimsizliktir. Kimi çiftler, anlaşmazlıklarını hiç konuşmadan olduğu gibi saklayıp gelecekte bir gün hesabını sormak üzere biriktirir. Birçok çift de sorunlar karşısında gerçek duygu ve düşüncelerini ifade etmek yerine öfke duygusuyla hareket eder. En küçük bir yanlış anlaşılma büyük tartışmalara dönüşür ve sen beni sevmiyorsun zaten veya sen beni bir kere bile anlamadın seviyesine gelir.

Gerçek duyguları öfke ile saklamak daha kolay ve rahat bir ifade biçimidir. Çünkü, üzüntü, hayal kırıklığı, utanma, kırılma, merak etme, endişelenme gibi duyguları doğrudan doğruya söylemek daha zordur. Öfke, hiç utanmadan, sıkılmadan, benliğe çok zarar vermeden ifade edilebiliyor. Benliğimize zarar veren ya da benliğimizin bir başkası tarafından zedelendiğini hissettiğimiz duygularımızı söylemiyoruz. Öfkelenerek, benliğimizin uğradığı zararları kapatmak için karşı tarafın benliğine zarar vermek istiyoruz. Bu yüzden de asıl duygularımız hep geri planda kalıyor. Duygularımızı ifade etmediğimiz için karşı taraf da savunmaya geçiyor ve en baştan iletişim yollarını kapatmış oluyoruz.

KENDİNİZE 'GERÇEKTEN NE HİSSEDİYORUM?' DİYE SORUN

Evliliklerde en önemli şey, kişiyi gerçekten ne rahatsız ediyorsa bunu tespit edip sorunu çözmeye çalışmaktır. Ancak bunun için de, öncelikle kişinin kendini tanıması, kendinin farkında olması gerekiyor. Benim gerçek duygularım, düşüncelerim nedir, bu davranışımın asıl sebebi ne? sorularına doğru cevapları vermek sorunların çözümünü kolaylaştırıyor. Belirli bir içgörü kazanmış olan kişi, yaşadığı durumun adını koyabilir. Neden sinirlendiğini, hangi duygusunun harekete geçtiğini daha iyi bilir ve ifade eder.

 
S

SUNFLOWERS

Güzel ve gerçekten önemli bir konuya değinmişsin :)
Teşekkürler Tarık.. :D :D

 
K

Kristal

Çünkü, üzüntü, hayal kırıklığı, utanma, kırılma, merak etme, endişelenme gibi duyguları doğrudan doğruya söylemek daha zordur.
Buna katıldığımı söyleyemem.Sadece evlilikte değil beraberliklerde de hislerini açıkça belirtmeyenler sorunlarla boğuşur.

Hatayı söylemek öfke sebebi olmamalı.Eğer ki üslup kırıcı değilse.
Geç geldiğinde endişelenme sebebini söylemek sorun olmaz kanaatindeyim.Eşler arasında güven sağlanmışsa. :)
 
Ö

ölüdeniz

Tarık evli insanların güncel hayatında sürekli karşılaştığı bu sorunu güzel bir yazı ile paylaştığın için teşekkürler.
 
S

senarist081

Buna katıldığımı söyleyemem.Sadece evlilikte değil beraberliklerde de hislerini açıkça belirtmeyenler sorunlarla boğuşur.

Hatayı söylemek öfke sebebi olmamalı.Eğer ki üslup kırıcı değilse.
Geç geldiğinde endişelenme sebebini söylemek sorun olmaz kanaatindeyim.Eşler arasında güven sağlanmışsa
Bir yerde eşlerden biri alevlenirken bir diğeri o alevi söndüren olmalı..Evliliklerde uzun bir birliktelik amaçlanıyorsa açık yüreklilik,dürüstlük gerekir..Akabinde sevgi ve saygı gibi kavramlar zaten ister istemez oluşacak,ilşkiyi ölümsüz kılacaktır..
 
G

GulsahToptas

Kullanıcı
17 May 2006
En iyi cevaplar
0
0
İstanbul
gulsaht.blogcu.com
Ben bu tarz yazılar okuduğumda şöyle düşünüyorum; kişiler öncelikle karşısındakinin de birey olduğunu,evlenmiş olmanın, imza atmanın , arkadaşlık zamanında gösterilen saygı ve sevginin sonu olmadığını hatta daha bir temkinli olup daha özverili olmalı, saygıyımızı yitirmemliyiz diye düşünüyorum.

Öfkeyle ilgili de Doğan Cüceloğlu'ndan dinlemiştim; kişi öfkelendiğinde o anda konuşmalı, içine atmamalı aksi taktirde birikimle patlamaher zaman daha kötü, kırıcı olabiliyor.
























 
L

lilaslmn

Kimi çiftler, anlaşmazlıklarını hiç konuşmadan olduğu gibi saklayıp gelecekte bir gün hesabını sormak üzere biriktirir.
    karşıma çıkan insanlar genelde bu tarz yaklaşırlar...aslında o an paylaşsalar,olaylara biraz karşısındakinin penceresiyle baksalar belki de birçok sorun ortadan kalkacak.. :)
 
S

senarist081

karşıma çıkan insanlar genelde bu tarz yaklaşırlar...aslında o an paylaşsalar,olaylara biraz karşısındakinin penceresiyle baksalar belki de birçok sorun ortadan kalkacak..
Doğru bir tespit,tebrikler Pınar.. ;)
 
E

ebruliyn

Kullanıcı
29 Nis 2008
En iyi cevaplar
0
0
Bencede eşler veya şahıslar sorunlarını dile getirmeli,karşılıklı paylaşmalı.İkili ilişkilerde sorunsuz bir ilişki için iletişim şart.
inanıyorumki ses tonu,söyleyiş şekli ,tarz,üslup ve cümleler doğru  ifade edilirse olumlu bir diyalog kurulur.Tartışma anında sarfedilen incitici sözler unutulmuyor.geçmişte neden tartıştığımı hatırlamadığım çok olay var.ama tartışma anında tarafıma söylenen ve inciten kelimeler hala hatırımda,yüreğimde
Bu konuda çok beğendiğim bir sözüde sizinle paylaşmak isterim.
Öfke gelir göz kararır,öfke gider yüz kızarır...

 
B

Berfin1

Kullanıcı
19 May 2008
En iyi cevaplar
0
0
almanya
bencede sorunlari dille getirmeli her ne olursa olsun hangi konu olursa olsun icine atmamali icine atildigi zaman bir birikim oluyor ve sonu daha da kötü olur .
 
S

su perisi

Kullanıcı
4 Ocak 2007
En iyi cevaplar
0
0
Bir sorunum oldugunda,konuşarak hallederim,asla ertelemem.. Konuşurken de,önce karşı tarafı dinler sonra söz hakkımı kullanırım.Ne demiş büyüklerimiz,"Öfkeyle kalkan,zararla oturur"  :) :)
 
superisi23

superisi23

Kullanıcı
30 May 2008
En iyi cevaplar
0
0
Gerçekten çok önemli bir konu.Ama maalesef bir çok evliliklerde iletişimsizlik problemi var.Aslında karşılıklı bir konuşulsa halledilmeyecek sorun kalmaz.
Paylaşımınız için teşekkürler.
 
Üst