Cengiz Han ve Şahin Dostu.

beyazdilekce

Kullanıcı
Katılım
1 Ara 2009
Puanları
0
Konum
Antalya
[size=11pt]Moğol imparatoru Cengiz Han’la alayı av gezisi için yola çıkmışlar. Diğerleri ava ok ve yaylarıyla katılırken Cengiz Han alışageldiği gibi kolunun üzerinde, gökyüzünde yükselip her yeri görebildiği ve dahası o mesafeden çıplak insan gözünün asla farkedemeyeceklerini ayırt ettiği için her türlü oktan daha iyi ve net bir avcı olan sevgili şahinini taşıyormuş.  En iyi avcılar arasından seçilmiş olmalarına rağmen o gün hiçbir adamı bir şey avlamayı başaramamış. Hayal kırıklığına uğramasına rağmen ümitsiliğe kapılmayan Cengiz Han, ava tek başına devam etmek için diğerlerinden ayrılmış. Ancak uzun süre dolandıktan sonra yorgun ve susuz düşmüş. Yaz sıcakları yüzünden oraların zaten güçsüz akan dereleri de kurumuşmuş. Sonunda tam önündeki büyük kayanın üzerinden hafif şırıltı eşliğinde incecik bir su akmaktaymış. Hemen kolundaki şahini uçurmuş her zaman yanında taşıdığı kasesini çıkarmış ve suya kavuşmanın verdiği keyifle yavaş yavaş doldurmaya başlamış. Suyu tam dudaklarına götürdüğü sırada şahin üzerinde doğru pike yaparak tek hemlede kaseyi ellerinden almış ve uzak bir yere doğru yuvarlamış. Sabırsızlığıyla bilinen Cengiz Han çok sinirlenmiş ancak şahinin kendisinin en sevdiği hayvanı olduğunu hatırlayarak ve muhtemelen onunda çok susadığını düşünerek kendini yatıştırmaya  çalışmış. Böylece kaseyi yerden almış, bulandığı toz topraktan temizlemiş,yeniden doldurmuş. Ancak kase yarısına kadar dolmuşken şahin yeni bir pikeyle onu devirip suyu kuru toğrağa dökmüş. Cengiz Han yüreğinin sıkıştığını hissetmiş. Gerçi kendisine harika avlarda eşlik etmiş,büyük memnuniyetler yaşatmış bu hayvanı hakikaten çok severmiş ama bir imparator olduğunuda unutamaz; hiçbir şartta hiçkimsenin saygısızlığa müsaade edemezmiş. Ağır hareketlerle kuşağındaki kılıcı çıkarmış,kaseyi yeniden eline almış  ve bir gözü kaynakta, bir gözü şahinde yeniden doldurmaya başlamış. Kase neredeyse tamamen suyla dolmuş, tam içmeye yeltendiği anda şahin bir defa daha alçalıp kendisine doğru pike yapmış. Cengiz Han tek vuruşta hayvanın başını gövdesinden ayırmış ve kuş ayaklarının dibine düşmüş. İmparator suyun kaynağını aramak üzere kayanın tepesine tırmanmış, büyük şaşkınlıkla suyun geldiği küçük kuyuyu ve içinde ölü yatan küçük yılanı görmüş. Yörenin en zehirli türlerinden biriymiş ve birkaç dakika önce imparator o suyu içseymiş, artık yaşamıyor olacakmış! Cengiz Han kampa kucağında ölü kuşla dönmüş. Sonradan da kuşun altından heykelinin yapılmasını emretmiş. Heykelin bir kanadının üzerine “Sana hoş gelmeyen birşeyler yaptığında bile dostunun dostu olmaya devam et”, diğerine “Kızgınlıkla yapılan her iş başarısızlığa mahkumdur!” sözlerinin kazınmasını emretmiş.[/size]
 
beyazdilekce' Alıntı:
 “Sana hoş gelmeyen birşeyler yaptığında bile dostunun dostu olmaya devam et”, diğerine “Kızgınlıkla yapılan her iş başarısızlığa mahkumdur!” .


Sevgili Burak: ) Az muhalefet edeyim dedim ama seni üzmek istemediğim için vaz geçiyorum..
Nedense tarikten pek hoşlanmıyorum. Savaş -kan zulüm vs. ürpertiyor beni.
Cengiz Han 'ın her ne kadar acımasız ,kan dökmeyi seven savaşçı  ruhla sahip  bir hükümdar olduğunu   biliyorsakta hikaye güzeldi..
Paylaşım için teşekkürler
 
Ablacım muhalefet et:) muhalefet eden karşısındakini araştırmaya sevk eder.Sen muhalefet ettikçe ben araştırırım,üzmezsin korkma.:)
Teşekkür ederim.
Abla bende tam tersi tarihi severim,öğrenci yıllarımda pek sevmezdim ama  şimdilerde okudukça ilgi duyuyorum.
15 dakika kadar yazı yazdım, vazgeçtim göndermedim. :) Yalnız bizim okullarımızda öğretilen tarih bilgilerine ve günümüzdeki bir çok tarih yazarlarının eserlerine,verdikleri bilgilere  güvenmiyorum.Çok net,kesin kaynaklardan aldığım bilgiler haricinde bir çok hükümdar hakkında pek yorum yapmamaya çalışıyorum.
Saygılar :)
 
beyazdilekce' Alıntı:
15 dakika kadar yazı yazdım, vazgeçtim göndermedim. :)  

Burak: )
Ama şimdi gerçekten merak etim yazını neden göndermedin  okumak isterdim..
Geçmiş geleceğe ışık tutar ..Tabiki tarihi bilmek öğrenmek gerek..
Ama tarihin altın sayfalarına takılı kalmayı pek anlamlı bulmuyorum..
Hani kendi tarihimizi incelediğimde yedi cihana hükmetmiş bir impaatorluktan  bir enkaz devralınmışki..
Mustafa Kemal Atatürk'ü bir kez daha saygı ve şükranlar anıyor..Cumhuriyet tarihi haricindeki detaylarla fazlaca ilgilenmiyorum..
Bu konuda oğlumlada çok tartışıyoruz ..
Amannnn anne sende diyor söyleniyor(:
Anlayacağın sende eleştirebilirsin benim için sakıncası yok ..
 
Hatırlarsan abla bu konuda önceden ufak bir tartışma yapmıştık :)
Her türlü  tarihimizi ayrı ayrı incelemek en güzeli. Hepsinin önümüze ışık tutacak güzel ve çirkin yanları var.

Ama tarihin altın sayfalarına takılı kalmayı pek anlamlı bulmuyorum..
Katılıyorum,çok yanlış ve sadece altın sayfaları önümüze ışık tutmak için kullanmakta yanlış.Altın sayfalar olduğu gibi kara sayfalarda mevcut.Hata ve yanlışlarıda, güzellik ve başarılarıda çımbızla çekip ders çıkarmak, gerek.
Saygılar.
 
Geri
Üst