Bakış Açısı!

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan Codex
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

Codex

Özgür Şahin
Site Kurucusu
Katılım
14 May 2006
Puanları
48
Konum
Çanakkale
Web
www.kendinigelistir.com
Arjantinli ünlü golfçü Robert Vincenzo yine bir ödül kazanmış, ödülünü alıp kameralara poz vermiş. Ardından klubüne uğramış, eşyaları toplayıp otoparktaki arabasın yanına doğru yürümüş.O sırada yanına bir kadın yaklaşmış. Vincenzo’yu kutladıktan sonra ona küçük bir bebeğini olduğunu, bebeğin çok hastalandığı ve hastane masrafları karşılayamadığı onun her gün biraz daha ölüme yaklaştığı anlatmış, bir çırpıda. Kadın anlattıkları Vincenzo’yu çok etkilemiş. Hemen çek defterini çıkarmış ve turnuvadan kazandığı paranın bir bölümünü yazıp imzalamış. Çeki kadına uzatmış. O sırada kadına ”umarım bebeğinin iyi günleri için harcarsın” demiş.
Ertesi hafta Vincenzo klupte öğle yemeğini yerken Golf derneği’nin bir üyesi yanına yaklaşmış ve ”otoparktaki çocuklar, geçen hafta siz turnuvayı kazandığız gün bir kadın yanıza yaklaştığı ve sizinle konuştuğunu söylediler” demiş.
”Evet” demiş Vincenzo, ”bunun nesi garip?”.
”Garip değil tabi ki” demiş adam, ” ama size bir haberim var o kadın bir sahtekarmış. Sizin gibi zengin kişilere yaklaşıp hasta bir bebeği olduğunu söyleyip para koparırmış. Korkarım sizden de koparmış.”
Vincenzo şaşkınlıkla ” yani ölümü beklenen bir bebek yok mu?” demiş.
”Yok” demiş adam. ”İşte bu hafta duyduğum en iyi haber” demiş Vincenzo.
İşte buna bakış açısı farkı diyoruz. Kimi parası kaybettiğine üzülür ama kimi de Vincenzo gibi ölümü bekleyen bir bebek olmamasına sevinir. Aynı pencereden dışarı bakan iki kişiden biri sokaktaki çamuru, diğeri gökyüzündeki yıldızları görebilir. Seçim bizlere aittir...
 
Çok güzel umarım bakış açımızı hep yıldızlarla yarıştırırız...Ve daima hayata pozitif bakarız...
 
evet bencede çok güzeldi amaaaaaaa ne yerdeki çamura bakıp,yıldızları görmezden gelmeliyiz.nede yıldızlara bakıp,yerdeki çamuru görmezden gelmeliyiz.çünkü hayat siyahı ve beyazıyla bir bütün ve öyle güzel...
 
yani mutlu olmak için var olan şeyleri görmezden mi gelelim?kendi kendimize yalan söylemek bizi ne kadar mutlu edebilirki?şöyle mi yapalım yoksa;evet yerde çamur var ama o çamura bakmak beni mutsuz eder,o yüzden ben yıldızları izliycem. mi demeliyiz?bizim böyle davranmamız  o çamuru yok edecekse sorun yok demektir.çünkü sadecekendi mutluluğumuz bizi mutlu etmez en azından beni mutlu etmez ben görmezden gelebilirim ama başkaları?
 
Hak veriyorum size..Ama bazen öyle bir an gelirki insan bir saniyelik bir mutluluğa bile ihtiyaç duyar.Onun için bazen çamuru görmemezlikten gelmeliyiz.Ama bu uzun sürmez,orası ayrı bir konu tabi..peki sen neden o kadar güzellikler varken  yıldızları değilde çamura takıldın kaldın...Sakın sözlerimi yanlış anlama.Ben sana gerçekçi değil, hayalci ol demiyorum.Ama bazı anlar yıldızlara bakmak iyidir..
 
ben daha öncede söylemiştim zaten;hayat siyahı ve beyazıyla beraber güzel.ne yıldızların tek başına bir anlamı var benim için ne de çamurun...
 
gerçekten çok etkili bi yazı..ama ben bunu hiç başaramıyorum,her zaman bardağın boş tarafı görüyorm :( ve o zamn dolu tarfndan bak diyenleri de anlamıyorm,söleyenlere hep olumlu bakabilmek çok kolay geliyo demk bunu nası başarıyolar acaba die düşünüyorm,ben de denedim olumlu bakış açısı ama kendimi kandırdıımı aslolanın bu olmadıı hissettim hep! :’(
 
  bu süper bi bakış açısı... ama diğer arkadaşlara da katılıyorum. yani gerçekçide olmak gerekir bazen
 
Vincenzo şaşkınlıkla ” yani ölümü beklenen bir bebek yok mu?” demiş.
”Yok” demiş adam. ”İşte bu hafta duyduğum en iyi haber” demiş Vincenzo.

Harika.
Sevgili Özgür;
ellerine sağlık.

Neyi tartışıyoruz anlayamadım. Sokaktaki çamurda, gökyüzündeki yıldızlarda gerçek. hiçbirini görmezden gelemeyiz. Onları değiştiremeyeceğize göre de, onlarla birlikte yaşamayı öğrenmeliyiz.

Sevgiler.
 
Geri
Üst