B
By Computer
Kullanıcı
BEYNİMİZİN MERKEZLERİ İŞLEVLERİ Acı Merkezi Zevk Merkezi Kötü Alışkanlıklardan kurtuluşBilinç Merkezi Bilinçaltı Merkezi Deha Yolculuğu Bilinç Merkezi Bilinçdışı Merkezi Sıkıntılardan Arınma Sol Beyin Sağ Beyin Hafıza Teknikleri İç Beyin Dış Beyin Duygusal Kontrol Sol Beyin Sağ Beyin Empatik İletişim Üst Beyin Alt Beyin Sosyal Biyoenerji
Beyin Merkezlerinin Önemi Beyninizin sınırsız bir güce sahip olduğunu biliyor muydunuz? İşinde başarılı birçok insanın sizden farkı beyin gücünü kullanmalarıdır. Beyin ilkeler ve tekniklerini kullanarak yaşamlarında zenginliği ve mutluluğu yakalıyor.İşte yukarıdaki teknikler beyin gücünüzü geliştirecek tekniklerdir.Eğer hayatınızdan ve yaşam biçiminizden memnun değilseniz yapmanız gereken kabuğunuzu kırarak kelebek olmaktır. Tırtıllı bir hayattan ancak değişerek kurtulursunuz. Fırtınalı bir hayat yaşamak zorunda değilsiniz. Hayatın yükü altında ezilmek sizin canınıza yettiyse içinizdeki dehayı keşfederek hak ettiğiniz konforlu bir hayata yelken açabilirsiniz. Birisi bir şey başarıyorsa siz de başarabilirsiniz. Her başarının altında bir teknik vardır. Bu tekniği öğrenmekle başarının tadını sizde çıkarabilirsiniz !..
1. Kötü Alışkanlıklardan kurtuluş Bazı kişilerin kötü alışkanlıklara saplandığını duyuyoruz ve görüyoruz. Kendilerini bu kötü alışkanlıklardan bir türlü sıyıramıyorlar. Oysa beynin acı-zevk merkezini kullanmayı bilselerdi rahatlıkla kötü alışkanlıklardan kurtulurdu. "Bizi öldürmeyen şey bizi güçlü kılar" diyor bir filozof! Demek istiyor ki kusurlarınız sizin asıl deha noktanızdır. " Deha acılardan doğar " diyor yine bir başka filozof ! O halde kendinizi küçümsemeyi bırakın. Çünkü dehanız sizi çağırıyor!
2. Deha Yolculuğu " Her şey hayalle başlar ve herkes kendi hayalini yaşar " sözü beyin gücünün sınırsızlığını gösterir. Birisi bir şey hayal eder ve bir bakmışsınız hayalleri gerçek olmuş. Ancak birçok insan hayallerim gerçekleşmiyor diye kendini yiyip bitiriyor. Ömrü hayal kırıklığı ile geçiyor. Oysa farkında olsa kendisinin, kendini hayallerine adasa bir gün gelecek rüyaları gerçekleşecekti.Neden rüyalarınız gerçekleşmiyor ? Çünkü beyninizin bilinç-bilinçaltı merkezlerini kullanmıyorsunuz. Bu merkezleri kullandığınız gün rüyalarınızın gerçekleştiğini göreceksiniz. " Zamanı gelen bir fikre hiçbir ordu karşı koyamaz " diyor bir filozof ! Bu sözün demek istediği her fikrin gerçekleşme zamanı vardır. Tıpkı meyvanın olgunlaşıp ağaçtan düşmesi gibi. Beyin gücünüzü kullanarak meyvaları olgunlaştırabilir ve zamanı geldiğinde ağacın meyvelerini toplayabilirsiniz.
3. Sıkıntılardan Arınma Kaygılar ve korkular sizi strese ve depresyona sokarak psikolojinizi bozar. Baş edemediğinizde ya acı çekerek dayanmaya çalışır ya da ilaçlara başlayarak acılardan bir süre kurtulursunuz. Böyle yapmakla iyileşemediğinizin farkındasınız şüphesiz! Oysa beyninizin bilinç - bilinçdışı merkezlerini kullanabilseydiniz sıkıntılarınızı denetleyebilir,daha üretken bir hayat yaşayabilirdiniz.Yaşadığınız sıkıntılar aslında değişme zamanınızın geldiğini gösteriyor.Olaylarla ve insanlarla baş edemediğinizi, kaygı ve korkularınızı yenemediğinizi düşünüyorsanız bu durum sizin iç kaynaklarınızı kullanamadığını gösterir.Kendinizi tanıma zamanı! Gelecek geçmişinizin aynası olduğunu unutmayın.
4. Hafıza Teknikleri Meslek öğrenmek için aldığınız onca eğitimlerden ne kadar verim aldığınızı hiç düşündünüz mü? Bazı meslekler vardır ki korkulu bir kabus gibi başınıza çöreklenir. İngilizce, bilgisayar programlama dili, tıp, mühendislik matematik gibi meslek dalları bunları öğrenmenin ne kadar zor olduğunu adeta haykırır ! Bu mesleklere hakim olmak için 20 yıllık bir formel eğitimden geçmek zorundaymışsınız gibi önünüze barikat üstüne barikat konulur. Hayatınızın en verimli gençlik yıllarınız okul sıralarında çürür durur ! Oysa beyninizin sol-sağ merkezlerini kullanmayı bilseydiniz bu öğrenme süresi 20 yıllık tembel bilgi yerine 20 yıllık çalışan bilgi haline dönüşebilirdi. Yani 20 yıllık bir mesleki tecrübe sahibi olurdunuz. Nasıl olurda bu paradoksu göremezsiniz? Öğrenmek o kadar basittir ki ! Beyin hızlı öğrenmeye programlanmıştır. Beyin hızlı öğrenir.Ancak eski paradigma ile hareket eden statükocu yöneticilerin zulmü, acı çekilmedikçe bilgi işe yaramaz anlayışı ile daha ne kadar yaşamak zorundasınız ? Eski paradigma üstün zekalığa prim verirken yeni paradigma zeki olmaya önem veriyor. Biyolojik Çağ' a geçerken zeki insanların yönetim basamaklarında ilerleyeceğini göreceğiz. Artık bilgi işe yaramıyor çünkü bilginin uygulanması daha önemli hale geldi. Hafıza ve zeka teknikleri bilgiyi ve beyninizin merkezlerini kullanmanızı sağlayarak öğrenme sürelerini 1 / 10 zamana düşürüyor. Her mesleki bilgiyi 30 günde öğrenmek varken ne diye okullarda 20 yıl dirsek çürütesiniz ki ?
5.Duygusal Kontrol Olayların hızlı akması sürekli psikolojik dengenizi sarsıyor.Duygularınız perişan oluyor. Negatif duygular olan üzüntü, öfke, korku, heyecan, sıkıntı, tedirginlik, kuşku zamanla psikomatik hastalıklara dönerek kalp, şeker,tansiyon, ülser, kanser, böbrek yetmezliği vs. hastalanmanıza sebep oluyor.Sağlıklı insanlar görürsünüz ve bunu nasıl başardıklarını sorarsınız kendinize!Çünkü onlar iç beyin - dış beyin merkezlerini kullanmayı biliyorlar. Sizde kendi yaşamınızı daha huzurlu bir hale getirebilirsiniz. Başkalarını suçluyarak bu hastalıklardan kurtulamazsınız ! Ama kendinizi değiştirerek sağlıklı bir hayat yaşayabilirsiniz.
6. Empatik İletişim Bilgi Çağ'ın en büyük zararı insanları birbirine yabancılaştırması oldu. Bilgi işlemle ilgili mesleklerde bu durum daha da açık görünüyor. Sanki hayatın içinde değillermiş gibi robot bir hayat içinde olduklarının bile farkında değiller.Böyle insani değerlerden uzak durmaları insanların toplumsal hayatlarında birbirine olan güveni ve anlayışı yok etti. Toplumdaki güvensizlik ve hoşgörüsüzlük ekonomiyi vurdu. Bugün dünyada yaşanan ekonomik krizlerin özünde bu gerçek yatıyor. Ekonomi ve iktisat bilimlerinde bilinen gerçek şudur ki ekonomi güven ve hoşgörü üzerine kurulur. Bilgi Çağ'ı geliştirdiği teknolojilerle insanoğlunun ufkunu açtı ama insanoğluna yaptığı en büyük ihanet güvensizliği ve hoşgörüsüzlüğü insanoğlunun başına bela sarmasıdır. Biyolojik Çağ bu gerçeğin farkında olarak güveni ve hoşgörüyü yeniden inşaa etmek üzere bütün sistemlerin insan kaynaklarını duygusal zekaya göre yapılandırıyor. Empati duygusal zekanın en önemli aracıdır. Sosyal patlamalar ve terör saldırılarına karşı en iyi savunma silahı Empati Tekniğini kullanmayı öğrenmektir. Her sorunun altında bir insanın olduğunu, yanlış anlaşılmalar yüzünden çatışmalar yaşandığını anlarsanız ne yapmanız gerektiğini de bilirsiniz. Yapmanız gereken EMPATİ GÜCÜNÜ kullanarak çatışmaları işbirliğine döndürmektir. Beyninizin sol - sağ merkezleri insanlarla nasıl iletişim kurmanız gerektiğini öğretiyor. Çakalların neden tek başına değilde eşiyle ava çıktığını araştıran bilim adamları şu gerçeği fark ediyorlar. Tek çakalın yaptığı av ile bir, eşiyle yaptığı zaman ise üç çakallık iş yapıyormuş. İşbirliğinin gücünü görüyorsunuz işte! Çakallar bile nesillerinin devamının karşılıklı dayanışma ve işbirliği ile devam edebileceğinin farkındayken, insanlar benlik duygusundan sıyrılıp herkesin benim diyebileceği sistemler kurması gerektiğinin önemini anlıyorsunuz değil mi ?
7. Sosyo Biyoenerji Kişisel olarak yaşam enerjiniz her an zikzaklar çizer. Oysa pozitif enerjinizin üst düzeyde olması sizi sürekli üretken yapar.Kişinin kendini iyi hissettiği zaman şahaser eserler çıkardığını biliyorsunuz. Aşk duygularının kişinin kendisini mükemmel derecede evrenle uyumlu hissetiğinde ortaya çıkması da bu yüzdendir. Kime aşık olduğunuz önemli değildir. Önemli olan o an hissettiğiniz duyguları kiminle paylaştığınızdır. O an kim yanınızdaysa ona aşık olmanız da bu yüzdendir. Ancak çoğu insan aşkı arıyor ve bulamamanın üzüntüsünü duyuyor. Oysa aşk aranmaz yaşanılır. Enerjinizin pozitif olması için iletişimde bulunduğunuz kişilere bakış tarzınıza dikkat etmelisiniz. Aşk insanları ve olayları bir yürek yapar. Tek yürek olmak için üst beyin-alt beyin merkezlerini kullanmayı bilmeniz ilişkilerinizi olumlu hale getirecektir.