ey benim sîne-i nurum,
ey benim nûr-u aynım,
ey benim sabrı cemîl’im,
ey avuçlarımı dikenlerine rağmen kendine toprak bildiğim gül’üm,
şimdilerde yakubî bir soluktur içime çektiğim,
dilimin kıyısına dokunan, bir baba yüreğinin niyazı kadar beyaz;
“artık bana güzel bir sabır yakışır!”...