D
dideM
Kullanıcı
Ölmek! Uyumak gibi bir şeydir, belki de rüya görmek gibi bir şey! Ama o ölüm uykusunda nasıl rüyalar görürüz? İşte bu düşünce ve korku bizi yaşamaya mahkûm ediyor. (Shakespeare)
Mr.A köpeğinin alt kattan gelen havlama sesiyle uyandı.Aşağı koştu.Merdivenlerde silahı elinde bir polis memuru ile karşılaştı.
Polis ona yüzükoyun yatmasını emretti. Onu kelepçeledi. "Bu evde kaç kişi yaşıyor?"diye sordu."Dört kişi" dedi, Mr.A. Daha sonra Mr.A bir polis arabasında, evinin arka bahçesinde bir saat bekletildi.
Polis ve acil durum ekibi kendi aralarında konuşurken, Mr.A karısının kötü bir şekilde yaralanmış olduğunu anladı.Polisin yaralayan kişiyi araştırdığını düşündü. Henüz karısının vahşi bir şekilde öldürüldüğünü bilmiyordu ve polisin kendisini bu işin sorumlusu olarak gördüğünü anlamamıştı.
Yan taraftaki evde oturan komşu polisi aramıştı. Adam, havlama sesleri ve kadın çığlıkları duymuştu. Bunları polise bildirip uyumuştu. Tekrar uyandığında, Mr.A nın bir kadının cesedini çekerek havuza fırlattığını görmüştü.Daha sonra muhtemelen Mr.A uykusuna devam etmek için yatağına gitmişti.Polis onu uyandırıncaya kadar da uyanmamıştı.
Mr.A Mormon tarikatından olduğu için sigara ve alkol kullanmıyordu.Ama son 9 aydır yoğun bir stres altındaydı. Çalıştığı işte başarılı olamazsa, işinden ayrılması söz konusuydu, o yüzden daha az uyuyarak daha çok çalışmaya başlamıştı. Daha çok kafein (kahve)alıyordu.
20 yıllık evlilerdi. İki çocukları vardı. Ne çocuklarından, ne de çevrelerinden evlilikle ilgili bir problem bildirilmemişti. Her şey yolunda gibi gözüküyordu. Hatta o gece yatmadan karısı ona işte nasıl davranması sorunlarını nasıl çözmesi gerektiği konusunda öğütlerde bulunmuştu.
Bu olayın anlatıldığı makalenin yazarı (Rosalind Cartwright), bu şiddet eyleminin bir "uyurgezer" tarafından gerçekleştirildiğini düşünüyor(1).
Uyurgezerliğin bazı özellikleri şunlardır: Uyku esnasında farkında olmadan dolaşmak, uyandıktan sonra ne yaptığını hatırlamamak ve bu durumun bir ilaç almadan oluşması.
Uyurgezerlik sırasında şiddet davranışları ortaya çıkabiliyor.
Uyku sırasında ortaya çıkan şiddet davranışı REM uyku bozukluğunda da görülür.
REM hızlı göz hareketleri anlamına geliyor. Uykunun bir evresine verilen isimdir.
"REM (Rapid Eye Movement)davranış bozukluğu her yaşta ve cinste görülebilmekle birlikte sıklıkla ileri yaşlarda ve erkeklerde ortaya çıkar. REM davranış bozukluğu genellikle hastanın kendisine ve yatağını paylaştığı kişiye zarar vermesi ya da görülen rüyanın yol açtığı diğer davranışlarla kendini gösterir. Bu kişilerde psikopatoloji nadiren saptanır ve hastaların gündüz şiddet eğilimi yada sinirlilik hali yoktur.REM davranış bozukluğu daha çok sabaha karşı olur ve REM dönemlerinin dağılımına uygun olarak uykunun ikinci saatinden önce görülmez. Gecede 2-3 kez kadar sık, birkaç haftada bir kez kadar nadir olabilir."
Uyku Terörü: Uyku terörü atağı genellikle bir çığlık ile başlar. Bu sırada kişi şaşkın ve korkulu bir duygu hali içindedir. Otonomik hiperaktivite belirtileri(çarpıntı, hızlı soluk alıp verme, terleme, göz bebeklerinde büyüme gibi) genellikle tabloya eşlik eder.
Amaçsız, kontrolsüz hareketler de görülebilir ve bu sırada kişi kendisine ya da etrafına zarar verebilir. Atak genellikle dakikalar içerisinde kendiliğinden yatışır. Hasta yatağına geri dönerek uykusuna devam eder. Ertesi sabah uyandığında atak sırasında olup bitenleri hatırlamadığı anlaşılır (Kales, 1980c).
Uyku terörü çocukluk çağında daha sık görülen bir bozukluktur. Erişkinlerde yaygınlığının %1’in altında olduğu tahmin edilmektedir. Bozukluğun ilk belirtileri genellikle 4-8 yaşları arasında başlar ve delikanlılık döneminde kendiliğinden kaybolur. Uyku terörü olan çocuklarda bir ek tanı olarak uyurgezerlik belirtilerinin eşlik etmesi sık rastlanan bir durumdur
Dr.Kubilay Boğoçlu
Psikiyatri Uzmanı
Mr.A köpeğinin alt kattan gelen havlama sesiyle uyandı.Aşağı koştu.Merdivenlerde silahı elinde bir polis memuru ile karşılaştı.
Polis ona yüzükoyun yatmasını emretti. Onu kelepçeledi. "Bu evde kaç kişi yaşıyor?"diye sordu."Dört kişi" dedi, Mr.A. Daha sonra Mr.A bir polis arabasında, evinin arka bahçesinde bir saat bekletildi.
Polis ve acil durum ekibi kendi aralarında konuşurken, Mr.A karısının kötü bir şekilde yaralanmış olduğunu anladı.Polisin yaralayan kişiyi araştırdığını düşündü. Henüz karısının vahşi bir şekilde öldürüldüğünü bilmiyordu ve polisin kendisini bu işin sorumlusu olarak gördüğünü anlamamıştı.
Yan taraftaki evde oturan komşu polisi aramıştı. Adam, havlama sesleri ve kadın çığlıkları duymuştu. Bunları polise bildirip uyumuştu. Tekrar uyandığında, Mr.A nın bir kadının cesedini çekerek havuza fırlattığını görmüştü.Daha sonra muhtemelen Mr.A uykusuna devam etmek için yatağına gitmişti.Polis onu uyandırıncaya kadar da uyanmamıştı.
Mr.A Mormon tarikatından olduğu için sigara ve alkol kullanmıyordu.Ama son 9 aydır yoğun bir stres altındaydı. Çalıştığı işte başarılı olamazsa, işinden ayrılması söz konusuydu, o yüzden daha az uyuyarak daha çok çalışmaya başlamıştı. Daha çok kafein (kahve)alıyordu.
20 yıllık evlilerdi. İki çocukları vardı. Ne çocuklarından, ne de çevrelerinden evlilikle ilgili bir problem bildirilmemişti. Her şey yolunda gibi gözüküyordu. Hatta o gece yatmadan karısı ona işte nasıl davranması sorunlarını nasıl çözmesi gerektiği konusunda öğütlerde bulunmuştu.
Bu olayın anlatıldığı makalenin yazarı (Rosalind Cartwright), bu şiddet eyleminin bir "uyurgezer" tarafından gerçekleştirildiğini düşünüyor(1).
Uyurgezerliğin bazı özellikleri şunlardır: Uyku esnasında farkında olmadan dolaşmak, uyandıktan sonra ne yaptığını hatırlamamak ve bu durumun bir ilaç almadan oluşması.
Uyurgezerlik sırasında şiddet davranışları ortaya çıkabiliyor.
Uyku sırasında ortaya çıkan şiddet davranışı REM uyku bozukluğunda da görülür.
REM hızlı göz hareketleri anlamına geliyor. Uykunun bir evresine verilen isimdir.
"REM (Rapid Eye Movement)davranış bozukluğu her yaşta ve cinste görülebilmekle birlikte sıklıkla ileri yaşlarda ve erkeklerde ortaya çıkar. REM davranış bozukluğu genellikle hastanın kendisine ve yatağını paylaştığı kişiye zarar vermesi ya da görülen rüyanın yol açtığı diğer davranışlarla kendini gösterir. Bu kişilerde psikopatoloji nadiren saptanır ve hastaların gündüz şiddet eğilimi yada sinirlilik hali yoktur.REM davranış bozukluğu daha çok sabaha karşı olur ve REM dönemlerinin dağılımına uygun olarak uykunun ikinci saatinden önce görülmez. Gecede 2-3 kez kadar sık, birkaç haftada bir kez kadar nadir olabilir."
Uyku Terörü: Uyku terörü atağı genellikle bir çığlık ile başlar. Bu sırada kişi şaşkın ve korkulu bir duygu hali içindedir. Otonomik hiperaktivite belirtileri(çarpıntı, hızlı soluk alıp verme, terleme, göz bebeklerinde büyüme gibi) genellikle tabloya eşlik eder.
Amaçsız, kontrolsüz hareketler de görülebilir ve bu sırada kişi kendisine ya da etrafına zarar verebilir. Atak genellikle dakikalar içerisinde kendiliğinden yatışır. Hasta yatağına geri dönerek uykusuna devam eder. Ertesi sabah uyandığında atak sırasında olup bitenleri hatırlamadığı anlaşılır (Kales, 1980c).
Uyku terörü çocukluk çağında daha sık görülen bir bozukluktur. Erişkinlerde yaygınlığının %1’in altında olduğu tahmin edilmektedir. Bozukluğun ilk belirtileri genellikle 4-8 yaşları arasında başlar ve delikanlılık döneminde kendiliğinden kaybolur. Uyku terörü olan çocuklarda bir ek tanı olarak uyurgezerlik belirtilerinin eşlik etmesi sık rastlanan bir durumdur
Dr.Kubilay Boğoçlu
Psikiyatri Uzmanı