Tüketiyorum, Öyleyse Varım..

  • Konbuyu başlatan crt
  • Başlangıç tarihi

Konu hakkında bilgilendirme

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde crt tarafından oluşturulan Tüketiyorum, Öyleyse Varım.. başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 2,729 kez görüntülenmiş, 7 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı Tüketiyorum, Öyleyse Varım..
Konbuyu başlatan crt
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan crt
crt

crt

Kullanıcı
11 Eyl 2009
En iyi cevaplar
0
38
İstanbul










*************************
Tüketiyorum, öyleyse varım  
“Bana pastamı verin, ekmeğe gerek yok
Ben tüketmeden var olamam”
diyor maNga, yeni şarkıları Dünyanın Sonuna Doğmuşum’da.
Ben tüketmeden var olamam, başka bir deyişle “tüketiyorum, öyleyse varım”.

Tüketim kölesi olmadan yaşamak için kuvvetli bir irade lazım. İrade de bir yere kadar; sonra yenilgi, neredeyse kaçınılmaz.

“Onu da alayım, bunu da alayım, herşeye ben sahip olayım. Hem de anında. Hiç çaba sarfetmeden. Çalışmadan her şeyim olsun.
Mutluluğu da hemen istiyorum; anında.”

Peki anında mutlu oldun diyelim, bir sonraki an ne yapacaksın? Mutluluk da gelip geçici. Anında gelen mutluluk da çok sürmüyor, bir an sonra o da yok olup gidiyor.
Sonra koş başka bir havucun peşinde. Eşeğin önüne tutulan havuç misali. Havuç reklam sektörü tarafından allanıp pullanmış, iştah kabartıcı şekilde sunulmuş. Eşeğin sırtına oturan ise egemen güçler.

Egemen güçler çağlar boyunca değişik şekillerde kendini göstermiş. Ama ortak noktaları aynı: siyasi, askeri, ekonomik ve dini gücü ellerinde tutuyor olmaları. Bu sayede insanları köleleştirebiliyorlar. İşin garip yanı da insanların çoğu köleleşmeye razı oluyor; kendi istekleriyle köleliğe boyun eğip efendilerine itaat ediyorlar. Bir süre sonra bu durum öyle kanıksanıyor ki, köle olduklarını bile unutuyorlar. Günün birinde içlerinden biri çıkıp da özgür yaşamaktan bahsedince davasını anlatmakta güçlük çekiyor. Çünkü köleler artık özgürlüğün asıl anlamını unutmuşlar; efendi-köle ilişkisi içinde efendilerine itaati özgürlük sanıyorlar.

“Tüketiyorum, öyleyse varım.
Havucun peşinde koşup duruyorum.
Benim havucum seninkinden daha güzel.
Havucumu yiyip doyumsuz lezzetlerin keyfini çıkarıyorum.
Keyif içinde yaşamak istiyorum.
Ayrıcalıklı olmak istiyorum: benim havucum başka kimsede olmasın; o havucu ilk ben yiyeyim.
Tüketiyorum, öyleyse varım (!)
En çok ben tüketeceğim; bunun için her şeyi yaparım.
Hak, hukuk, adalet bilmem.
İnsanların hakkını yerim.
Akşam, emekçinin alın teri üzerinde dans eder, göbek atarım.
Gündüz hakkını yiyip aşağıladığım insanların alın teri benim dans pistimdir.
Yer içer günümü gün ederim.
Yaşama sanatını bilirim.”

Her gün medya tarafından bombardumana tutulan beşer. Gece gündüz, radyo, tv, gazete, internet, cep telefonları tarafından ablukaya alınmış özgür(!) bireyler. Kendi yaptımız şeylerin esiri olduk. Elimizle yontup yaptığımıza tapar hale geldik. İlerledik ama yükselemedik. Tam tersine insanlığa, kendimize yabancılaştık. Yabancılaşmak, insan seviyesinden beşer seviyesine inmek.

(alıntı)
 
crt

crt

Kullanıcı
11 Eyl 2009
En iyi cevaplar
0
38
İstanbul
Bilinçsiz tüketim,israf edilen kaynaklar..
Ve devamında  yoksulluk...
Sonuç:Kapitalist vahşi üretim modeli ve bu üretimin her durumda satın alındığı bilinçsiz tüketim yatmaktadır.
Düşündünüz mü dünya gün güne kirleniyor ve  tanınmaz hale geliyor  çoçuklarımıza işte böyle kötü bir miras bırakıyoruz..
  2050 yılını göremeyeceğime sevinmeli mi yada üzülmeli mi?
Bu ağır sorumluluk senin ,benim hepimizindir.
Cehenneme ne gerek?  işte sona geliyoruz yavaş yavaş.!
 
longcoming

longcoming

Kullanıcı
10 May 2008
En iyi cevaplar
0
0
Adana
Hiçbirşey demeyeceğim,sadece iki sözden başka:

Cehennem başkalarıdır.

Jean Paul Sartre


Akrebin kıskacında yoğurmuş BİZİ kader,
aldırma,bu dünya böyle gelmiş böyle gider.

 
crt

crt

Kullanıcı
11 Eyl 2009
En iyi cevaplar
0
38
İstanbul
Sadece dünyanın değil mutlu azınlığın sonuda gelecek birgün .Ama iş işten geçmiş olacak ...
İnsanoğlunun cehennemi yine kendisidir.
Teşekkürler yorum için.
 
longcoming

longcoming

Kullanıcı
10 May 2008
En iyi cevaplar
0
0
Adana
Bir düşüncenin dünyayı değiştirebilmesi için ilkönce o kişinin dünyasını değiştirebilmesi gerekir.
Dünya hocanın dediğini yap,yaptığını yapma diyenlerle dolu.

 
crt

crt

Kullanıcı
11 Eyl 2009
En iyi cevaplar
0
38
İstanbul
Doğru olanı uygulamaya çalışırım . Gelişimin her türüne varım ama gelşişi güzel  yönlendirilmekten fazla hoşlanmmam.
Helede hacı- hoca muuabbetinden hiç hazetmem.
Konuya döner isek..
Üretimde de tüketimde de çok bilinçli olmak gerektiğini düşünüyorum
 
longcoming

longcoming

Kullanıcı
10 May 2008
En iyi cevaplar
0
0
Adana
Mesele hacı-hoca muhabbeti değil.
Senin ordan çıkarman gereken şey.
Hacı hoca sadece kılıf.

Üretim diyorsunya,bilinçsizce tüketmiyelim diyorsunya;hepsi güzel hoş.
Yalnız uygulama safhasında herkes kendine müslüman.(Bu da kılıf)

Dünyaya Che gibi insanlar(Siyasi ideolojisinden bahsetmiyorum) lazım.
Tüm devrimi yaptıktan sonra onca güçten vazgeçip benim burda yapacak birşeyim kalmadı diyen,Bolivyaya inançlarının peşine giden Che.

Gel görki bu cesaret ve ışık yalnızca mayadadır.
Okulda öğretemezsin bunu.
Ve vermeyince mabut,neylesin sultan mahmut.
 
crt

crt

Kullanıcı
11 Eyl 2009
En iyi cevaplar
0
38
İstanbul
Serdar:)
Sultan Mahmut'u bilmem ama haşmetlü crt yorumu beğendi:)
 
Üst