tebessüm...

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan eftelya
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

eftelya

Kullanıcı
Katılım
20 Nis 2007
Puanları
0
Konum
istanbul
BİR HASTANENİN plastik cerrahî bölümünde, orta yaşlı iki doktor çalışıyordu. Yaşadıkları şehir, bir sanayi şehriydi ve bu yüzden de onlara başvuranlar, genellikle yaralı insanlardı.

Bir yıl sonra hastaneye, çok genç bir doktor geldi.

Delikanlı, her işin altından kalkıyordu. Üstelik de hiç şikayet etmeden.

Eski doktorlar, daha kıdemli olmalarının verdiği avantajla, zamanla ağır işleri genç adama yıkmaya ve mümkün mertebe hafif vakalarla, ya da güzellik meraklısı hanımlarla ilgilenmeye başladılar.

Bazen bir parmağı veya bir eli kopan, ya da ağır yanıklarla hastaneye getirilen zavallılarla uğraşmak, genç doktoru perişan ediyordu. Ama kalbini dolduran insan sevgisi, her şeyin üstündeydi. Aradan bir sene bile geçmeden, bütün herkes ona dua etmeye başlamıştı.

Genç adamı yakından tanıyanlar, bu yüke nasıl dayandığına hayret ediyorlardı. Böyle ağır bir tempoda çalışmak, düpedüz intihardı. Fakat onları en çok şaşırtan husus, doktorun yüzünden eksik olmayan tebessümdü. En ağır hastalar bile, durumlarının kötü olmadığını müjdeleyen o güzel tebessümle moral bulur ve daha kısa sürede iyileşirdi.

Genç adama duyulan büyük ilgi, diğer iki doktorun dikkatini çekmişti. Onlar için, bu durumda gülmek mümkün değildi. Ayakta durmak bile, mucize sayılırdı.

Bir gün ona giderek, bu işin sırrını öğrenmek istediler.

Genç adam, her şeyi bir bir anlattı. Esasında diğer iki doktor haklıydı. Çünkü o da gülmeyi unutmuştu. Hem de hastaneye ilk geldiği gün. Ama yine aynı güler yüzüyle:

— Hastaların, o tebessüme ne kadar ihtiyaç duyduklarını iyi biliyorum efendim, diye devam etti. Bu yüzden, dudak kenarlarıma estetik yaptırdım

alıntı
 
Budur işte mesleğe saygı...Ne yaptığını neye hizmet ettiğini bilen insan...
Çok güzeldi paylaşımınız için teşekkürler...
 
bir tebessümü insanlardan niye esirgeyelim :)özellikle insan odaklı hizmet verenler ::)
yazı için teşekkürler :)
 
en kötü şeyi bile severek yaparsan mutlu olursun tezi burdada rol oynamış teşekkürler.
 
saydam' Alıntı:
en kötü şeyi bile severek yaparsan mutlu olursun tezi burdada rol oynamış teşekkürler.
Burada bunu mu anlatmak istemiş?
Valla ben de anlamadım. Bana samimiyetsiz geldi estetik falan..?
 
her meslekte oluyor bu galiba, zamanla insan ilk günki heyecanını, isteğini kaybediyor.
Buna birde iş yoğunluğu eklenince....
Aslında doğru bir davranış mı değil tabi ama bazan iş şartlarıda bu şekilde tebessümü yüzümüzden eksiltiyor.
Galiba şu çok doğru bir cümle; ne iş yaparsanız yapın, severek yapın diye.. :)
 
Zynep' Alıntı:
dideM' Alıntı:
efsane_18' Alıntı:
Sevmedim ben bu konuyu.. Sahtelik var içinde, içten olmayan bi gülümse.. :-\ :-\ :-\
He! Bana da öyle geldi işte.. İyi, yalnız değilmişim..

Baştan beri yalnız değildin zaten. :)
Saçma bir tebessüm etme şekli.

Sahte bir gülümseme mi daha iyidir yoksa samimi bir surat asma mı ? ( Bu soruyu daha öncede sormuş olabilirm "deja vu" yaşadım bir an.)

Bazen insan karşısındakini kırmamak için yalan söyler ya, bu da öyle bir durum sanırım. Hastaların kendilerini iyi hissetmeleri için doktorun sürekli gülümsemesi.
İçinden gelerek gülümsese daha iyi olurdu tabi (:
 
Geri
Üst