D
derman86
Kullanıcı
sen yaşamsın!!!
Tüm yaşamı altüst olan genç bir adam vardı.
Eşini, annesi ve babasını birlikte bir trafik kazasında kaybetmişti. Oğluyla birlikte koca dünyada yalnız başlarına kalmışlardı. Dışarıdan görenler onun tek amacının oğluna iyi bir gelecek hazırlamak olduğunu düşünüyordu.
Yaşamı altüst olan adam sıradan bir insan değildi, bu çevresindekilerin de dikkatini çekmişti.
Yaşadığı her şeye rağmen ellerini göğe doğru kaldırır ve “Benim için çok şey yaptın ve ben bunu asla sana geri ödeyemem” diyerek Evrene sonsuz teşekkür ederdi. Bunu her ortamda da tekrarlardı.
Bir gün oğlunun ölüm haberini aldı, genç adam artık koca dünyada tek başına kalmıştı, onu görenler intihar edeceğini düşünmeye başlamışlardı, ama genç adam “Benim için çok şey yaptın ve ben bunu asla sana geri ödeyemem” diyerek Evrene şükrediyordu.
Çevresinde bulunan insanlardan birisi dayanamayıp “Sen önce anne baban ve eşini sonra da oğlunu kaybettin, ama bunlar seni hiç etkilememişçesine davranıyor ve hala evrene şükrediyorsun, bu saçmalık nedir?'' diye sorduğunda genç adam güldü.
“Sizler hala evrenin bizler için neler düşündüğünün farkında değilsiniz; biliyorum tüm ailem öldü, artık yoklar. Ama bu sırada ben sadece kendime odaklandım, duygu ve düşüncelerimi izledim ve hiç kızgınlık duymuyordum. Hiçbir öfke, düşmanlık, nefret ve düş kırıklığı yaşamadım. Bu Evrenin bana vermiş olduğu bir hediye olmalı! Eğer tüm bu yaşadıklarım başıma gelmeseydi bunları anlayamayacaktım! Üstelik onlar ölmediler, sadece derin ve uzun bir uykudan uyanarak gerçek yaşama gözlerini açtılar!..”
Evet, genç adam yaşam olmuştu…
O yaşamla bir bütündü, o aydınlanmıştı, o kendi duygu ve düşüncelerini izlemişti…
O yaşam olmuştu, yaşam da genç adam!
Bu harika bir duygudur, bu gerçek güçtür.
Yaşam güçlüdür çünkü.
O her şeye rağmen akış içindedir, geriye bakmaz. O engel tanımaz, engellerin üzerinden süzülerek akmaya devam eder. O ayrıntılara takılmaz, ayrıntılar gereksiz yüklerdir, ayrıntılar çöplüktür. Ayrıntıların sana hiçbir katkısı yoktur, sadece senden bir şeyler götürür ama sana asla güzellik katmaz.
Sen Evrenin içindesin, Evren de senin içinde!
Bunu düşün, hisset bunu!
O zaman aydınlanmak kaçınılmaz olur.
Sana hep aydınlanmaktan söz ediyorum. Israrla bunun üzerine dokunuyorum; çünkü içindeki saklı gücün farkındayım. İçinde böylesine güçlü bir potansiyel varken bunu fark etmemen beni rahatsız ediyor, seni de etmeli! Rahatsız olmadan bir şeyler yapmıyorsun çünkü!
Acı insanı olgunlaştırır, zorluklar güç katar sana.
Yaşadığın zorluklara isyan etme, o olmasaydı ottan hiçbir farkın olmazdı. O yüzden kucakla her şeyi, sarıl.
Sen yaşamı sar sımsıkı, o da seni sarsın ve yolunuza dans ederek devam edin varoluşun eşsiz mırıldanışında…
sevgili uğur koşar'dan alıntıdır
Tüm yaşamı altüst olan genç bir adam vardı.
Eşini, annesi ve babasını birlikte bir trafik kazasında kaybetmişti. Oğluyla birlikte koca dünyada yalnız başlarına kalmışlardı. Dışarıdan görenler onun tek amacının oğluna iyi bir gelecek hazırlamak olduğunu düşünüyordu.
Yaşamı altüst olan adam sıradan bir insan değildi, bu çevresindekilerin de dikkatini çekmişti.
Yaşadığı her şeye rağmen ellerini göğe doğru kaldırır ve “Benim için çok şey yaptın ve ben bunu asla sana geri ödeyemem” diyerek Evrene sonsuz teşekkür ederdi. Bunu her ortamda da tekrarlardı.
Bir gün oğlunun ölüm haberini aldı, genç adam artık koca dünyada tek başına kalmıştı, onu görenler intihar edeceğini düşünmeye başlamışlardı, ama genç adam “Benim için çok şey yaptın ve ben bunu asla sana geri ödeyemem” diyerek Evrene şükrediyordu.
Çevresinde bulunan insanlardan birisi dayanamayıp “Sen önce anne baban ve eşini sonra da oğlunu kaybettin, ama bunlar seni hiç etkilememişçesine davranıyor ve hala evrene şükrediyorsun, bu saçmalık nedir?'' diye sorduğunda genç adam güldü.
“Sizler hala evrenin bizler için neler düşündüğünün farkında değilsiniz; biliyorum tüm ailem öldü, artık yoklar. Ama bu sırada ben sadece kendime odaklandım, duygu ve düşüncelerimi izledim ve hiç kızgınlık duymuyordum. Hiçbir öfke, düşmanlık, nefret ve düş kırıklığı yaşamadım. Bu Evrenin bana vermiş olduğu bir hediye olmalı! Eğer tüm bu yaşadıklarım başıma gelmeseydi bunları anlayamayacaktım! Üstelik onlar ölmediler, sadece derin ve uzun bir uykudan uyanarak gerçek yaşama gözlerini açtılar!..”
Evet, genç adam yaşam olmuştu…
O yaşamla bir bütündü, o aydınlanmıştı, o kendi duygu ve düşüncelerini izlemişti…
O yaşam olmuştu, yaşam da genç adam!
Bu harika bir duygudur, bu gerçek güçtür.
Yaşam güçlüdür çünkü.
O her şeye rağmen akış içindedir, geriye bakmaz. O engel tanımaz, engellerin üzerinden süzülerek akmaya devam eder. O ayrıntılara takılmaz, ayrıntılar gereksiz yüklerdir, ayrıntılar çöplüktür. Ayrıntıların sana hiçbir katkısı yoktur, sadece senden bir şeyler götürür ama sana asla güzellik katmaz.
Sen Evrenin içindesin, Evren de senin içinde!
Bunu düşün, hisset bunu!
O zaman aydınlanmak kaçınılmaz olur.
Sana hep aydınlanmaktan söz ediyorum. Israrla bunun üzerine dokunuyorum; çünkü içindeki saklı gücün farkındayım. İçinde böylesine güçlü bir potansiyel varken bunu fark etmemen beni rahatsız ediyor, seni de etmeli! Rahatsız olmadan bir şeyler yapmıyorsun çünkü!
Acı insanı olgunlaştırır, zorluklar güç katar sana.
Yaşadığın zorluklara isyan etme, o olmasaydı ottan hiçbir farkın olmazdı. O yüzden kucakla her şeyi, sarıl.
Sen yaşamı sar sımsıkı, o da seni sarsın ve yolunuza dans ederek devam edin varoluşun eşsiz mırıldanışında…
sevgili uğur koşar'dan alıntıdır