P
perşin
Kullanıcı
- 4 Ara 2007
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
Soğanları pembeleştirmenin gururu yanına birde tel tel olmuş bir pilavın beğenilme umudu,kıyafetlere sinen mutfak kokusu ve hepsinden mühimi bir kadının küçük görünen büyük dünyası. Pembeleşmemiş hayallerini soğanların pembeleşmesine bırakmış,yarım bıraktıklarını pilavın tanelerine.
Bugünlerde daha iyi anlıyorum annemi ve birçok kadını. Mutfak,banyo,salon derken geçen koca bir günün ardından kalan parçaları toparlayıp yatağa uzanıldığındaki o kocaman boşluğu. Yalnızlıksa yanında uzanan birde dostlarını,arkadaşlarını,gereksiz birkaç sevgiliyide geride bıraktıysan hiç çalmayan telefonunu acaba bozuldumu diye kontrollerden geçiriyorsan zordur uzandığın an uyuması. Bir yanda geçmişin bir yanda hiç gelmeyecekmiş gibi duran geleceğin bir yanda hesapların bir yanda yaptıkların ama görülmeyenler sonrası uyku arada uyanıp bozuk olmayan ama bir türlü çalmayan telefonuna bakmak,anlamak,yalnızlaşmak.
Tekrarlar, tekrarlar,kendini durmadan tekrar eden sen ve tekrar eden hayat. Tuhaf karşılaştığın her erkekte tıpkı diğerleri gibi kendini tekrar eder. Birkaç zoraki telefon görüşmesi,birkaç gereksiz mesaj, birkaç kısa görüşme sonrası bilenen tekrar. Ucundan gösterilip çekilen bir umut daha,sonra arkasına bakmadan giden bir masal kahramanı daha. Literatürlere geçen bir kayıp daha.
Alışmak kötüdür bir sevgiliye bir dosta değil yaşanılan hayalkırıklıklarına,kötü tesadüflere,kötü sonuçlara alışmak, olmadan tahmin etmek,tekrarları bilmek kötüdür. Güçlüyüm alışkınım nasılsa zırvalarıda saçmalıktır ilk olmuş gibi için acır her tekrarda ama çabuk geçer puff diye ortadan kaybolan masal kahramanları çabuk unutulur,telefonun sessizliğine kolay alışılır,deşilmeyen yaralar çabuk iyileşir,geçer.
Sadece tekrarlar kalır bir de hiç çalmayan BOZUK telefon…
Bugünlerde daha iyi anlıyorum annemi ve birçok kadını. Mutfak,banyo,salon derken geçen koca bir günün ardından kalan parçaları toparlayıp yatağa uzanıldığındaki o kocaman boşluğu. Yalnızlıksa yanında uzanan birde dostlarını,arkadaşlarını,gereksiz birkaç sevgiliyide geride bıraktıysan hiç çalmayan telefonunu acaba bozuldumu diye kontrollerden geçiriyorsan zordur uzandığın an uyuması. Bir yanda geçmişin bir yanda hiç gelmeyecekmiş gibi duran geleceğin bir yanda hesapların bir yanda yaptıkların ama görülmeyenler sonrası uyku arada uyanıp bozuk olmayan ama bir türlü çalmayan telefonuna bakmak,anlamak,yalnızlaşmak.
Tekrarlar, tekrarlar,kendini durmadan tekrar eden sen ve tekrar eden hayat. Tuhaf karşılaştığın her erkekte tıpkı diğerleri gibi kendini tekrar eder. Birkaç zoraki telefon görüşmesi,birkaç gereksiz mesaj, birkaç kısa görüşme sonrası bilenen tekrar. Ucundan gösterilip çekilen bir umut daha,sonra arkasına bakmadan giden bir masal kahramanı daha. Literatürlere geçen bir kayıp daha.
Alışmak kötüdür bir sevgiliye bir dosta değil yaşanılan hayalkırıklıklarına,kötü tesadüflere,kötü sonuçlara alışmak, olmadan tahmin etmek,tekrarları bilmek kötüdür. Güçlüyüm alışkınım nasılsa zırvalarıda saçmalıktır ilk olmuş gibi için acır her tekrarda ama çabuk geçer puff diye ortadan kaybolan masal kahramanları çabuk unutulur,telefonun sessizliğine kolay alışılır,deşilmeyen yaralar çabuk iyileşir,geçer.
Sadece tekrarlar kalır bir de hiç çalmayan BOZUK telefon…