N
nil_92
Kullanıcı
- 26 Haz 2008
- En iyi cevaplar
- 0
- 0
Bilim dünyası onun sırrının peşinde
Şekliyle görenleri hayrete düşüren "insan balığı", aynı zamanda dünyanın en uzun süre yaşayan canlılarından biri. Ancak bilim dünyası balığın uzun ömrünün sırrını bir türlü çözemiyor.
Hem karada, hem de suda yaşayabilen (amfibi) “insan balığı”, lakabını kaygan derisi ve boru şeklindeki vücudundan alan 30 santimetre uzunluğunda bir semender. Oldukça ilginç bir görünüme sahip olan “insan balık”, suyun altında daha da ilginç bir özellik kazanıyor. Çünkü bu balık suyun altında tam 100 yıl hayatta kalabiliyor. Bu süre, amfibi hayvanlar için biçilen en uzun ömür olarak biliniyor. Bilim insanları ise, insan balığının suyun altında nasıl bu kadar uzun yaşabildiği hakkında bir fikre sahip değil.
Biology Letters adlı bilim dergisine konuşan Fransa’nın Claude Bernard Üniversitesi akademisyeni Yann Voituron, insan balığının sergilediği yaşlanma süreci hakkında birçok soru işaretine neden olduğunu belirtti.
ÇOK AZ RASTLANIYOR
Çok nadir bulunan bir canlı olan insan balığı semenderine, bugün en çok Hırvatistan ve Slovenya’nın mağaralarında rastlanıyor. Voituron’un ekibinin üzerinde çalıştığı balıklar ise, tam 48 yıl önce nadir bulunan balığı korumak için üretilen semender popülasyonuna ait.
Üzerinde yaklaşık 10 yıldan beri çalışılan insan balığı semenderleri, bugün yaklaşık 60 yaşında. Buna rağmen balıklar biyolojik olarak hiçbir yaşlılık belirtisi göstermiş değil. Araştırmacılar, elde ettikleri bulgulara dayanarak, mağaralarda yaşayan bu balıkların ortalama yaşam ömrünün 69 yıl olduğunu tahmin ediyor.
Genel olarak, uzun ömrü, vücut büyüklüğüyle doğru orantılı olarak kabul ediliyor. Ancak insan balığında tam tersi bir durum gözleniyor. Öyle ki, insan balığının ardından en uzun yaşam süresine sahip amfibi olan Japon semenderi 22.5 kilo ağırlığında ve 55 yıllık bir yaşam döngüsüne sahip.
SIRRI ÇÖZÜLEMİYOR
Voituron’un ekibi, insan balığının uzun ömrünün sırrını aşırı derecede yavaş bir metabolizmaya sahip olması olarak düşündü. Ancak araştırmalar, insan balığının 40 yıl yaşayan Afrika öküz kurbağaları ve Avrupa kara kurbağasına benzer metabolizma özelliklerine sahip olduğunu ortaya koydu. Bilim insanları bu sefer insan balığının besini enerjiye dönüştürme sürecinde üretilen DNA’ya zarar verici molekülleri ortadan kaldıran bir özelliği olup olmadığını inceledi. Ancak canlının metabolizmasında bu tür bir özellik keşfedilmedi.
Biology Letters dergisinde görüşlerini belirten bilim insanları, insan balığının büyük bir çelişkiye neden olduğunu, yaşam ömrünü etkileyen iki temel etkenin diğer amfibilerden farksız olduğunu belirtti. Voituron ve ekibi şimdi insan balığının besin üretme sürecinde fazladan enerji üretilmesini sağlayacak ek besin hücrelerine sahip olup olmadığını araştırıyor.
merak edenler için işte insan balığı;
http://aktuel.mynet.com/galeri/haber/100-yil-yasayan-balik-bilim-dunyasi-onun-sirrinin-pesinde/6289/163044/sayfa/1/
Şekliyle görenleri hayrete düşüren "insan balığı", aynı zamanda dünyanın en uzun süre yaşayan canlılarından biri. Ancak bilim dünyası balığın uzun ömrünün sırrını bir türlü çözemiyor.
Hem karada, hem de suda yaşayabilen (amfibi) “insan balığı”, lakabını kaygan derisi ve boru şeklindeki vücudundan alan 30 santimetre uzunluğunda bir semender. Oldukça ilginç bir görünüme sahip olan “insan balık”, suyun altında daha da ilginç bir özellik kazanıyor. Çünkü bu balık suyun altında tam 100 yıl hayatta kalabiliyor. Bu süre, amfibi hayvanlar için biçilen en uzun ömür olarak biliniyor. Bilim insanları ise, insan balığının suyun altında nasıl bu kadar uzun yaşabildiği hakkında bir fikre sahip değil.
Biology Letters adlı bilim dergisine konuşan Fransa’nın Claude Bernard Üniversitesi akademisyeni Yann Voituron, insan balığının sergilediği yaşlanma süreci hakkında birçok soru işaretine neden olduğunu belirtti.
ÇOK AZ RASTLANIYOR
Çok nadir bulunan bir canlı olan insan balığı semenderine, bugün en çok Hırvatistan ve Slovenya’nın mağaralarında rastlanıyor. Voituron’un ekibinin üzerinde çalıştığı balıklar ise, tam 48 yıl önce nadir bulunan balığı korumak için üretilen semender popülasyonuna ait.
Üzerinde yaklaşık 10 yıldan beri çalışılan insan balığı semenderleri, bugün yaklaşık 60 yaşında. Buna rağmen balıklar biyolojik olarak hiçbir yaşlılık belirtisi göstermiş değil. Araştırmacılar, elde ettikleri bulgulara dayanarak, mağaralarda yaşayan bu balıkların ortalama yaşam ömrünün 69 yıl olduğunu tahmin ediyor.
Genel olarak, uzun ömrü, vücut büyüklüğüyle doğru orantılı olarak kabul ediliyor. Ancak insan balığında tam tersi bir durum gözleniyor. Öyle ki, insan balığının ardından en uzun yaşam süresine sahip amfibi olan Japon semenderi 22.5 kilo ağırlığında ve 55 yıllık bir yaşam döngüsüne sahip.
SIRRI ÇÖZÜLEMİYOR
Voituron’un ekibi, insan balığının uzun ömrünün sırrını aşırı derecede yavaş bir metabolizmaya sahip olması olarak düşündü. Ancak araştırmalar, insan balığının 40 yıl yaşayan Afrika öküz kurbağaları ve Avrupa kara kurbağasına benzer metabolizma özelliklerine sahip olduğunu ortaya koydu. Bilim insanları bu sefer insan balığının besini enerjiye dönüştürme sürecinde üretilen DNA’ya zarar verici molekülleri ortadan kaldıran bir özelliği olup olmadığını inceledi. Ancak canlının metabolizmasında bu tür bir özellik keşfedilmedi.
Biology Letters dergisinde görüşlerini belirten bilim insanları, insan balığının büyük bir çelişkiye neden olduğunu, yaşam ömrünü etkileyen iki temel etkenin diğer amfibilerden farksız olduğunu belirtti. Voituron ve ekibi şimdi insan balığının besin üretme sürecinde fazladan enerji üretilmesini sağlayacak ek besin hücrelerine sahip olup olmadığını araştırıyor.
merak edenler için işte insan balığı;
http://aktuel.mynet.com/galeri/haber/100-yil-yasayan-balik-bilim-dunyasi-onun-sirrinin-pesinde/6289/163044/sayfa/1/