İLGİNÇ JAPON ADETLERİ

  • Konbuyu başlatan senarist081
  • Başlangıç tarihi

Konu hakkında bilgilendirme

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde senarist081 tarafından oluşturulan İLGİNÇ JAPON ADETLERİ başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 30,797 kez görüntülenmiş, 31 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı İLGİNÇ JAPON ADETLERİ
Konbuyu başlatan senarist081
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan crt
S

senarist081

Bir Japon'un sizi evine davet etmesi çok büyük bir olaydır, genellikle bizdeki gibi misafircilik yoktur, görüşmek isteyen aileler dışarıda bir restoranda görüşür. Nadiren bir Japon'un evine davet edildiyseniz bu sizin için büyük bir onurdur, ama sakin ayakkabılarınızla içeri girmeye kalkmayın, bir çuval inciri berbat edersiniz.

Japonya'da eve kimse pabuçla girmez, zaten kapıdan girince önünüzde çin seddi gibi bir terlik ordusu ile karşılaşırsınız.Bu adetleri sanırım bizim geleneksel halk yaşamına benziyor.

Ev sahibi size çay ikram ettiyse, bu artık gitme vaktinizin geldiğini gösterir, çayı içip hemen kalkmanız lazımdır.

Genellikle genç kızlar evlenir evlenmez isi bırakır ve evinin hanımı olur. Yalnızca evin erkeğinin kazancı ailenin geçimi için yeterlidir. Hanımlar, çocukları ve ev isleri ile ilgilenir, ailenin bütün parası hanımdadır, tüm harcamaları hanımlar yapar, restoranlarda bile hanımlar ücreti öder.



Hanımlar arta kalan zamanlarında spor yapar, arkadaşları ile dışarıda buluşur, mağaza gezer. Gündüz saatlerinde cafelerde, restoranlarda 65-70 yasin altında erkek görmek imkansızdır, çünkü erkekler gündüz saatlerinde iştedir.


Japonya'da kimse kimseye karışmaz, isterseniz en olmadık bir kıyafeti giyin ve ortada dolaşın. Yalnızca çaktırmadan bir kere bakarlar ve kafalarını çevirirler.

Gözünü dikip bakmak çok ayıptır, bu nedenle trenlerde uyumasalar bile herkes gözünü kapatır, uyuyor gibi davranır. En kalabalık trende bile kimse sizi rahatsız etmez, hırsızlık olayı yoktur.

Bir hanim gece çok geç saatte bile yalnız başına dolaşabilir, içki içmeye veya yemek yemeğe bir yere gidebilir kimse rahatsız etmez.

Bisikletinize bıraktığınız bir çanta aksama kadar kimse ellemeden ayni yerinde durur.

Japonlar rüzgar sörfü yapanlar hariç denize girmeyi fazla sevmez ama kaplıcalar onlar için en büyük zevk kaynağıdır. Volkanik dağlar çok olduğu için, hemen hemen her yerde kaplıcalar vardır.

Japonlar yalnız duş almaz, her gece evde bizdekilerden daha derin olan özel küvetleri su ile doldurulur ve bütün aile tek tek bu suya girip keyif yaparlar.

Kisin bizdeki gibi evlerde bütün odalar ısıtılmaz, evler küçük olduğu ve fazla pahalı olmadığı halde bunu israf sayarlar, yalnız oturdukları odayı ısıtırlar.

Iş yeri evin erkeği ve aile için herşeydir, hanımlar eşlerinin en verimli sekilde çalısabilmesi için ellerinden geleni yapar, erkeğin isten geç gelmesi hiçbir zaman problem edilmez.

Karı koca arasındaki en büyük kavga belki kapıyı biraz kuvvetli kapatmak seklinde olur. Sözle kavga yoktur. Toplum hayatında sözden ziyade, bakışlarla kızgınlık anlatılır. Evde de is yerinde de bu böyledir. Fazla konuşulmaz ama hareket ve bakışlar herşeyi ifade eder. Iş yerinde bir toplantıda konuşanlar genellikle gençlerdir, yüksek rütbeliler yalnıca dinler ve sonunda karar verir.

Torpil diye birşey yoktur, yaşı ve tecrübesi üstün olan ileridedir hep.
Tokalaşma, sarılma, öpüşme yoktur. Hafifçe eğilerek selam verilir. El teması yoktur. Bir çocuğun bile başını severseniz size çok kızar, bu onu aşağılamak demektir.

Kadınlar maddi olarak çok kuvvetli oldukları halde eşlerine karşı çok saygılıdır.

Kadının ve erkeğin arkadaşları farklı olabilir, bizdeki gibi kari koca beraber toplantılara gidecek diye bir olay yoktur, çünkü birinin sevip diğerinin sevmediği bir insanla, ikisinin de görüşmesine neden yoktur.

Eşler arasında hürriyet oldukça fazladır. Evin kadını gece arkadaşları ile buluşmaya eşi olmadan gidip, istediği saatte dönebilir.

Saygı her şeydir, evde, işte, toplumda herkes birbirine saygılıdır, ülkesine saygılıdır. Elbiselerinden kopan bir ip parçasını bile yere atmazlar, başkalarının hakları, kendi haklarından önce gelir.

Grup psikolojisi ile yaşarlar, bu yüzden hiç yalnız değillerdir.
 
Y

yaratici_idea

Kullanıcı
17 Ocak 2008
En iyi cevaplar
0
0
ne güzel bir kültürleri varmış
oldukça ince ruhlu insanlar...
teşekkürler :)
 
G

Gozde

Kullanıcı
9 Ocak 2008
En iyi cevaplar
0
0
Lüleburgaz
japonların bu yönünü hiç bilmiyordum gerçekten böyle bir yer olduğuna inanasım gelmiyor özellikle çantamı bisiklette bırakıcamda döndüğümde yerinde olacak ??? sevdim bu japonları  ;D
 
S

Samira

Kullanıcı
14 Ara 2007
En iyi cevaplar
0
0
harika, toplum bilinci gelişmiş bir halk, önceden beri japonlara karşı sempatim vardı, biraz daha arttı...
kendine yapılmasını istemediğin şeyi, başkasına yapma felsefesi üzerine yaşıyorlar... ;)paylaşım için tşk ederim senarist081 :)
 
S

senarist081

Ben teşekkür ederim,ben bu yazıyı okuduktan sonra şu intibaya vardım;Japonların bu denli üretken ve de çalışkan olmalarındaki en önemli etken örf ve geleneklerine bağlı oluşları diye düşünüyorum...
 
E

esranur

Kullanıcı
19 Mar 2007
En iyi cevaplar
0
0
kültürleri gayet güselmişş.. ::)
 
S

Samira

Kullanıcı
14 Ara 2007
En iyi cevaplar
0
0
senarist081' Alıntı:
Ben teşekkür ederim,ben bu yazıyı okuduktan sonra şu intibaya vardım;Japonların bu denli üretken ve de çalışkan olmalarındaki en önemli etken örf ve geleneklerine bağlı oluşları diye düşünüyorum...
bu düşüncene bende katılıyorum... Bana göre; onlar bizden daha milliyetçi, sadece ülkesi için çalışıyor nerdeyse insanlar...
 
A

ayben

senarist081' Alıntı:
Ben teşekkür ederim,ben bu yazıyı okuduktan sonra şu intibaya vardım;Japonların bu denli üretken ve de çalışkan olmalarındaki en önemli etken örf ve geleneklerine bağlı oluşları diye düşünüyorum...
Ben de katılıyorum bu dediğinize onlar kendi geleneklerine inançlarına sahip çıktıkları müddetçe daha da ilerleyeceklerdir. Dünya'ya kendilerini ispat etmek içindir hem çok çalışmaları bence kendilerine inançları tam olduğu için bir yerlere geldiler şimdi geçmişlerini unutmadılar. Yapılan haksızlıklara göz yummadılar.

Aslında biz de onlardan farklı değiliz, milletçe geleneklerimize sahip çıkmaya özen gösteririz. Yalnız özentiler dünyasında yer edinmeye çalıştıkça daha çok yol katetmemiz gerekir.

Osmalı'da da o kadar titiz ve ince ayrıntılara özen gösterilirdi ki... Mesela; bir evin kapı tokmağı iki taneydi. Bayan ve erkekğin çalması gereken farklıydı. Kapıyı açacak olanda dışardan gelene göre kapıyı açacaktı. Şimdi nerdeee. Esnaflar bir yere gitçeği zaman gözünü kapamadan dükkanını komşusuna emanet edebilirdi. Şimdi nerdeee. Cami avlularında sadaka taşları olurdu. Buraya kimin sadaka koyduğu kimin aldığı anlaşılmazdı. Ona göre tasarlanmıştı. Sadakasını isteyen istediği kadar koyar, alcak olan ihtiyacı kadar alırdı. Şimdi nerdeee...
 
B

Bülent

Safari' Alıntı:
ßen yarın Japonya'ya yerleşiyorum :)
Örf, adet, gelenek, görenek, saygı, sevgi tamam da...
Yemekler konusunda bir düşünün isterseniz.  ;D
İnsan aç fazla yaşamayaz.  :D
 
A

ayben

Teşekkürler Kristal ama bu evler geliri yüksek olan kesimin anlaşılan....
 
G

Gozde

Kullanıcı
9 Ocak 2008
En iyi cevaplar
0
0
Lüleburgaz
:eek:
müthiş lüks evler bunlar eh paramız olsa türk evide olur böyle  :'(
 
S

senarist081

Bence de hak ediyorlar,ileride fırsatım olursa Japonya'ya gitmeyi ciddi ciddi düşünebilirim...
 
Üst