İçimizde ve dışımızda dengeyi bulmak

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan Safari
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

Safari

Kullanıcı
Katılım
7 Haz 2007
Puanları
36
Konum
İstanbul
Bir hint atasözü, “İnsan 4 odası olan ev gibidir. Biri fiziksel, biri zihinsel, biri duygusal ve biri de ruhsal. Çoğumuz genellikle bir odada da yaşarız. Ancak havalandırmak için olsa bile her odaya her gün girmedikçe tam mutlu olamayız” der.

Günümüz sosyal hayatının beklentilerine cevap verebilmek ve bu arada bir denge sağlamak her zamankinden daha zor. Bu koşturma içinde ne yazık ki yukarda ki özdeyişte ifade edilen odalardan birine takılıp kalıyoruz.

Oysaki yaşam 4 yönlü. Fiziksel ihtiyaçlarımızı karşılarken zihinsel , duygusal ve ruhsal açıdan da kendimizi beslememiz gerek!

Günlük koşturmacalar içinde çok çalışıp maddi beklentilerimize ulaşmak isterken içimizdeki oyun oynamak isteyen yanımızı unutuyoruz. Ulaştığımız her maddi başarı bir diğerine kapı aralıyor.

Para, güç peşinde koşarken, hem kendimizin, hem de çevremizdekilerin/ailemizin duygusal gereksinimlerini ihmal ediyoruz. Beslemediğimiz için beslenemiyoruz. Duygusal boşluğumuzu fark ettikçe de daha çok başarı ve güce yöneliyoruz. Sahip olduğumuz nesnelerin sayısı çoğalırken eksilen ve törpülenen duygularımız da artıyor.

“Gençlerimize  ne oluyor “ diye sorarken onların duygusal ihtiyaçlarına nasıl cevap verebildiğimize, öz saygılarını nasıl oluşturduğumuza, nasıl model olduğumuza dikkat etmiyoruz. Onlara neyi, nasıl öğrettiğimizi sorgulamıyoruz. Her şeyi onlar için yaparken her şeyin ne olduğunu unutuyoruz. Baştan kokmuş balığı kuyruğundan koklamaya ve anlamaya çalışıyoruz.

Ya da düşüncelerimizle o kadar meşgulüz ki, kendi duygularımızı ve diğerinin duygularını önemsemiyor sadece “kazanmak için düşünen” robotlara dönüşüyoruz.  İnsanları değil kavramları anlamaya çalışıyoruz. Diğerini anlamak, onu yargılamadan dinlemeyi ve bize ihtiyacı olduğunda durumu değiştirmeye ya da öğüt vermeye gerek duymadan yanında olmayı gerektirir.

Şiddet kavramını uzmanlarla irdelerken, şiddeti bir araç olarak kullanmayı alışkanlık haline getirenleri dinlemiyoruz. Her şeyin bilimle açıklanamayacağını, hayatın kitapların yazdığı gibi kontrol edilebilir olmadığını, salt düşüncelerle ve bilimsel kavramlarla insancıl bir ilişki kurulamayacağını unutuyoruz. Ya da eğitimin, özgüveni ve inancı desteklemesi gerektiğini, söylenenlerle yapılanlar arasındaki tutarsızlığın inancı yok ettiğini ve yitirilen inancın çatışmaların nedeni olabileceğini düşünmüyoruz.

Belki de sorunlarımızın çoğu insan olarak bütün alanlarda kendimizi yeterince besleyememiş olmamızdan kaynaklanıyor. Her gün bu dört oda da biraz vakit geçirebilsek hem kendimize hem de çevremize daha faydalı olabiliriz.

Odalarınızın tümünü kullanmanız ve kullanmayı öğretmeniz dileğiyle..

 
çok haklısın bazen çok duygusal,bazen duygudan yoksun(ruhsuz),bazen aklımı yitirmiş hissederim kendimi...dileğin için teşekkürler safari :)
 
acı gerçek şu ki,,çoğumuz(bn de dahil)  duygu odalarımızdan birinde tıkalı kalıyoruz her zaman hepsini kullanamıyoruz ve tek yönlü,eksik duygularımızla hayatımıza öyle ya da böyle dewam ediyoruz... :-\
güzell bi yazı..teşekkürler safari.. ;)
 
safari bey paylaşımınız için teşekkür ederim,yerli yerinde bilinçli bir yazı nice paylaşımlara.Saygılarımla
 
Tşk safari anlamlı bir yazı ve gerçekten ve maalesef insanlar robotlara dönüşmüş hiç bir şeyi fark edemiyoruz sadece karnımızı doyurmak için çalışıyoruz oysaki ruhumuzu doyurmaya da çaba göstermeliyiz ki daha mutlu olalım ve edbilelim hayatın anlamı budur bence
 
Belki de sorunlarımızın çoğu insan olarak bütün alanlarda kendimizi yeterince besleyememiş olmamızdan kaynaklanıyor. Her gün bu dört oda da biraz vakit geçirebilsek hem kendimize hem de çevremize daha faydalı olabiliriz.


tşkk güzel paylaşım  ;)
 
Siz teşekkür ettiğinizde yüreğim kabarıyor.. Ama bu duyguları Saynur Hocam hakediyor..
 
sen ona da iletirsin:)  bizimle paylaştığın içindi bu teşekkürler safari aracı olduğun için tekrar tşk ;)
 
Belkide Saynur Hocam sayesinde şuan buradayım.. en ufak sıkınıtımı onunla paylaşırım verdiği cevaplar beni çok etkilerdi.. sonrasında psikolojiye olan merakımı keşfettim kendi içimde..
 
Ya da eğitimin, özgüveni ve inancı desteklemesi gerektiğini, söylenenlerle yapılanlar arasındaki tutarsızlığın inancı yok ettiğini ve yitirilen inancın çatışmaların nedeni olabileceğini düşünmüyoruz.
çok güzeldi teşekkürler...
 
yazı gerçekten çok güzeldi,madem öyle ilk önce hocana sonrada sana teşekkürler  :)

haklısınız aslında yaşamımızın çoğu yerinde unutuyoruz diğer kapılarımızı da aralamamız gerektiğini,ara ara gelir aklımıza ama,,,hep bir koşuşturma peşinde takılı kalmak vs....
 
mltm' Alıntı:
yazı gerçekten çok güzeldi,madem öyle ilk önce hocana sonrada sana teşekkürler  :)

haklısınız aslında yaşamımızın çoğu yerinde unutuyoruz diğer kapılarımızı da aralamamız gerektiğini,ara ara gelir aklımıza ama,,,hep bir koşuşturma peşinde takılı kalmak vs....

yorumun için teşekkürler..
Yerinizde olsam ve samsunda olsam.. saynur hanımın kendisine teşekkür ederdim..
Samsun'un günlük gazetesi halk gazetesinde köşe yazarıdır aynı zamanda.
 
yazınızı mükemmel buldum acaba siz mi yazdınız yoksa alıntı mıdır ?
sizden ricam bu güzel yazılara ortak olmam için benim mesjıma gönderim yapma şansınız olur mu ?
moderatör olarak yani :) ?
olmaz ise canınız sağolsun sadece öneri olarak sordum teşekkürler
 
sarmut' Alıntı:
yazınızı mükemmel buldum acaba siz mi yazdınız yoksa alıntı mıdır ?
sizden ricam bu güzel yazılara ortak olmam için benim mesjıma gönderim yapma şansınız olur mu ?
moderatör olarak yani :) ?
olmaz ise canınız sağolsun sadece öneri olarak sordum teşekkürler
yazının en altında kime ait olduğu yazıyor.
diğer sorunuzu anlayamadım  ::)
 
Geri
Üst