“Hiç kimse” olmak

Konu hakkında bilgilendirme

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde nil_92 tarafından oluşturulan “Hiç kimse” olmak başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 5,358 kez görüntülenmiş, 7 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı “Hiç kimse” olmak
Konbuyu başlatan nil_92
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan longcoming
N

nil_92

Kullanıcı
26 Haz 2008
En iyi cevaplar
0
0
“Hiç kimse” olmak

Nasreddin Hoca’ya sormuşlar: “Kimsin?”
“Hiç” demiş Hoca, “hiç kimseyim.”
Dudak büküp önemsemediklerini görünce, sormuş: “Sen kimsin?”
“Mutasarrıf” demiş adam kabara kabara.
“Sonra ne olacaksın?” diye sormuş Nasreddin Hoca.
“Herhalde vali olurum” diye cevaplamış adam...
“Daha sonra?..” diye üstelemiş Hoca.
“Vezir” demiş adam.
“Daha daha sonra ne olacaksın?”
“Bir ihtimal sadrazam olabilirim.”
“Peki ondan sonra?”
Artık makam kalmadığı için adam boynunu büküp son makamını söylemiş: “Hiç.”
“Daha niye kabarıyorsun be adam, ben şimdiden, senin yıllar sonra gelebileceğin makamdayım: ‘hiçlik makamı’ında!”

“Hiçlik makamı” aslında varlık makamıdır. Ama onun takdiri sadece Cenab-ı Hakka aittir. Zaten de bu yüzden kıymetlidir.
“Hiç” olmak, bilin ki, zaman zaman “biri” olmaktan daha iyidir. Çünkü “hiç kimse” olmak “herkes” olmak demeye de gelir.
İsterse insan, “herkes”, yahut “hiç kimse” olabilir. “Her şey”, ya da “hiç bir şey!” arasında gel-git yapabilir!
Zaten “ben”liğin ne önemi var?..

Ne kadar kendi kimliğimizin ve benliğimizin üstüne titrersek titreyelim, genelde insanlar bir birine benzerler.
Aynı zaaflar, aynı beklentiler, aynı ihtiraslar, iştiyaklar, inatlar, baskılar, dalkavukluklar ve kimbilir daha neler neler?

Çoğumuz dürüst değiliz: İçimizde çok sayıda insan var. Bir insanımız (tarafımız) doğru, bir insanımız yanlış; bir insanımız sevap, bir insanımız günah; bir insanımız cesur, bir insanımız korkak; bir insanımız atılgan, bir insanımız ürkek; bir insanımız güçlü, bir insanımız zayıf; bir insanımız bonkör, bir insanımız nankör. Yerine göre demokrat, yerine göre diktatör...

Çoğumuz dünyaya karşı zayıfız: Yiyebileceğimizden, giyebileceğimizden daha fazlasını isteriz. Daha iyi yemekler yemek, daha gösterişli elbiseler giymek, daha görkemli evlerde oturmak, daha lüks otomobillere binmek...

Sonuçta hemen hepimiz korkarız: Ama korkularımıza ne kadar teslim olmazsak, o kadar insansınız.
Hepimiz hayattan bir şeyler bekleriz: Daha iyi yemekler yemek, daha iyi evlerde oturmak, daha iyi otomobillere binmek, daha çok başarmak, daha çok kazanmak, daha çok harcamak...

Pek itiraf etmeyiz, ama çoğumuz “şöhret+servet= kudret” formülünü hayatımızın en üstün değeri olarak görürüz. Bu uğurda kimimiz kişiliğimizi, kimimiz kimliğimizi, hatta bazılarımız namus ve haysiyetimizi ayaklar altına alırız.

İnsanın bu yönü bilginleri hep düşündürmüştür. Bazıları “yaşama güdüsü” deyip normal bulmuş, ama bazıları “insanlıktan çıkış” addedip dünyevi beklentileri aşmayı “gerçek insanlığa ulaşmanın şartı” saymıştır.

Bunlara göre “gerçek insan”, dünyayı aşıp dünyadan taşan insandır.
“Gerçek” anlamda tüm dünyada kaç “insan” kaldığı sorusu da, tabii sorulmaya değer.
Dünyada kaç “gerçek insan” kaldığını size söyleyemem, fakat her insanın dünya gerçeklerinden biri olduğunu rahat rahat söyleyebilirim.

Zaten “dünya gerçeği” nedir ki?..

Gerçek, herkese göre değişir. Herkes kendi gerçeğini yaşar: Biraz masal, biraz rüya, biraz hayal, biraz kuruntu...
Herkesin hayalleri, rüyaları, hülyaları, masalları var...

Bazen kral olursunuz, bazen hamal. Zaman zaman dünyaca ünlü bir sanatçı, zaman zaman her sözü dinlenen bir filozof, ya da kimsenin ciddiye almadığı silik biri...

Bazen ruh, bazen melek, bazen sıradan biri: Herkes...
İnsan istikrarsızdır: Diktatörlükten sıkılınca demokrat takılır, zenginlikten bıktı mı, yoksullukta neşe arar...
Bazen her şeydir insan, bazen hiç bir şey.
Bazen herkestir, bazen hiç kimse.

Gerçek, herkese göre değişir. İnsan tek tek kendi gerçeğini yaşar: Biraz masal, biraz rüya, biraz hayal...
Çok şükür, benim de hayallerim, rüyalarım, hülyalarım, masallarım var...

Bazen kendi dünyama kral olurum, bazen çobanlaşır koyun güderim. Zaman zaman dünyaca ünlü bir sanatçı, zaman zaman ciddiye alınmayan bir filozof...

Bazen her şey, bazen hiç bir şey.
Her zaman hiç kimse...
Dünyayı fazla ciddiye aldığımızı fark ettiğimden beri böyle oldum.

Yavuz Bahadıroğlu
 
K

korsan

Kullanıcı
18 Kas 2007
En iyi cevaplar
0
36
Gaziantep
E güzeldi vesselam... Ne güzel şeydir hiç kimse olmak... Pehhhhhhhh gençlik peh.
 
N

nil_92

Kullanıcı
26 Haz 2008
En iyi cevaplar
0
0
teşekkürler :)
hiç kimse olabilmek yada...
 
crt

crt

Kullanıcı
11 Eyl 2009
En iyi cevaplar
0
38
İstanbul
Gerçek, herkese göre değişir. İnsan tek tek kendi gerçeğini yaşar:Biraz masal, biraz rüya, biraz hayal...
Çok şükür, benim hayallerim, rüyalarım, hülyalarım, masallarım yok :)
Realizm ,pozitivizm derken kendime münhasır bir insanım işte .
 
longcoming

longcoming

Kullanıcı
10 May 2008
En iyi cevaplar
0
0
Adana
İnsanların arasında hiçkimse olmak zor geliyor bazen.
 
Üst