Git de söyle babana, biz satmayız Sarımsak tarlasını böyle iki tokada'!

su perisi

Kullanıcı
Katılım
4 Ocak 2007
Puanları
0
Dost

Genç adamın biri,
Dermiş babasına her gün;
'Benim de dostlarım var, sendeki dost gibi'
Baba, itiraz eder,
Olmaz öyle çok dost, hakikisi
Belki bir, belki iki,
Fazlasını bulamazsın gerçek, hakiki...
Devam eder durur konuşma...

Aralarında başlar bir tartışma,
Karar verirler bir sınava,
Dostun hakikisini anlamaya...
Bir akşam bir koyun keserler,
Ve koyarlar çuvala.

Baba der ki oğluna,
'Hadi al bu çuvalı, şimdi götür dostuna'.

Çuvaldan kanlar damlamakta,
Sanki öldürmüşler de bir adamı,
Koymuşlar çuvala,
Dıştan böyle sanılmakta.
Delikanlı sırtlar çuvalı,
Gider en iyi bildiği dostuna,
çalar kapıyı.

O dost, bakar ki bir çuval,
hem de kanlı,
Kapar hızla kapıyı delikanlının suratına,
Almaz içeri arkadaşını,
Böylece tek tek dolaşır delikanlı,
Kendince tanıdığı, sevdiği dostlarını.

Ne çare, hepsinde de sonuç aynıdır.
evlat geriye döner.
Ama içten yıkılır...

Babasına dönerek; haklıymışsın baba ' der.
Dost yokmuş bu dünyada ne sana, ne de bana.
Baba 'hayır Evlat 'der, benim bir dostum var bildiğim.
Hadi, çuvalı alda bir kerede git ona.
Genç adam, çuvalı sırtlar tekrar.
Alnından ter, çuvaldan kanlar damlar...
Gider, baba dostuna. Kabul görür, sevinir.

O dost, delikanlıyı alır hemen içeri.
Geçerler arka bahçeye.
Bir çukur kazarlar birlikte,
Çuvaldaki koyunu gömerler adam diye,
Üzerine de serpiştirirler toprak.
Belli olmasın diye dikerler sarımsak...
Genç adam gelir babasına;
'Baba, işte dost buymuş' diye konuşunca,
Babası; 'daha erken, o belli olmaz daha.
Sen yarın git O'na, çıkart bir kavga,
Atacaksın iki tokat, hiç çekinmeden ona,
işte o zaman anlaşılacak, dostun hakikisi.
Sonra gel olanları anlat bana...'
Genç adam, aynen yapar babasının dediğini,
Maksadı anlamaktır dostun hakikisini,
babasının dostuna istemeden basar iki tokadı!

Der ki tokadı yiyen DOST;
'Git de söyle babana, biz satmayız Sarımsak tarlasını böyle iki tokada'!

...Alıntı...
 
çok sevdiğim bir hikaye paylaşmasan daha iyi olurdu
bişiyi de paylaşma be superisi off offf
asdxs8.gif

 
kabeka' Alıntı:
çok sevdiğim bir hikaye paylaşmasan daha iyi olurdu
bişiyi de paylaşma be superisi off offf
asdxs8.gif

Bekledim bekledim sen paylaşmayınca:) ben paylaşayım dedim:) efendim hata ettik ise affola  :-\
 
Bana lisedeki günlerimi hatırlattı babamla çarşıya ne zaman insek sağdan soldan karşıdan sürekli selam alırdım.babam derdi oğlum bu adamlar kim ben de arkadaşlarım diye cevap verirdim babam ya oğlum  bir adamın bir,iki,üç,beş,on arkadaşı olur bukadar arkadaşımı olur derdi.ve şimdi düşünüyorumda babam haklıydı.teşekkürler SU PERİSİ
 
e mail olarak gelmişti bu yazı  resimler ile felan çok güzeldi şimdi tekrar okuyunca canlandı resimleri gözlerimin önunde..Teşekkürler su perisi güzel bir paylaşımdı :) ;)
 
Dost:

Genç adamın biri,dermiş babasına her gün;

'Benim de dostlarım var, Sendeki dost gibi'

Baba, itiraz eder,

"Olmaz öyle çok dost, hakikisi belki bir, belki iki,

Fazlasını bulamazsın gerçek, hakiki..."

Devam eder durur konuşma...

Aralarında başlar bir tartışma,

Karar verirler bir sınava, Dostun hakikisini anlamaya...

Bir akşam bir koyun keserler, Ve koyarlar çuvala.

Baba der ki oğluna,

'Hadi al bu çuvalı, şimdi götür dostuna'.

Çuvaldan kanlar damlamakta,Sanki öldürmüşler de bir adamı, Koymuşlar çuvala,

Dıştan böyle sanılmakta. Delikanlı sırtlar çuvalı, Gider en iyi bildiği dostuna, çalar kapıyı.

O dost, bakar ki ;

bir çuvala hem de kanlı,

Kapar hızla kapıyı delikanlının suratına, Almaz içeri arkadaşını,

Böylece tek tek dolaşır delikanlı, Kendince tanıdığı, sevdiği dostlarını.

Ne çare, hepsinde de sonuç aynıdır. evlat geriye döner.Ama içten yıkılır...

Babasına dönerek; haklıymışsın baba ' der.

Dost yokmuş bu dünyada ne sana, ne de bana.

Baba:

'Hayır Evlat 'der, benim bir dostum var bildiğim.

Hadi, çuvalı alda bir kerede git ona.

Genç adam, çuvalı sırtlar tekrar. Alnından ter, çuvaldan kanlar damlar...

Gider, baba dostuna. Kabul görür, sevinir.

O dost, delikanlıyı alır hemen içeri.

Geçerler arka bahçeye. Bir çukur kazarlar birlikte,

Çuvaldaki koyunu gömerler adam diye,

Üzerine de serpiştirirler toprak. Belli olmasın diye dikerler sarmısak...

Genç adam gelir babasına;

'Baba, işte dost buymuş' diye konuşunca,

Babası; 'daha erken, o belli olmaz daha.

Sen yarın git O'na, çıkart bir kavga,

Atacaksın iki tokat, hiç çekinmeden ona,

işte o zaman anlaşılacak, dostun hakikisi.

Sonra gel olanları anlat bana...'


Genç adam, aynen yapar babasının dediğini,

Maksadı anlamaktır dostun hakikisini,

babasının dostuna istemeden basar iki tokadı!



Der ki tokadı yiyen DOST;


'Git de söyle BABANA, biz satmayız Sarımsak tarlasını böyle iki tokada'!

Dost dediğin;

Sevilecek biri olmadığın zamanlarda bile Seni Sevmeli...


Sarılacak biri olmadığın zamanlarda bile Sana Sarılmalı...


Dayanılmaz olduğun zamanlarda bile Sana Dayanmalı...

Dost dediğin;

Bütün dünya seni üzdüğünde Sana moral vermeli.

Güzel haberler aldığında seninle sevinmeli


Ve ağladığında, seninle ağlamalı...


Ama hepsinden daha çok;


Dost matematiksel olmalı;


Sevinci çarpmalı...


Üzüntüyü bölmeli...


Geçmişi çıkarmalı...


Yarını toplamalı...


Kalbinin derinliklerindeki ihtiyacı hesaplamalı...


Ve her zaman bütün parçalardan daha büyük olmalı...


İşi bitince seni bir tarafa atmamalı...

 
Mevlana'nın Sitemizde epey paylaşılmış sözleri "Dost" hakkında sözler eden kişi.

Dost dediğin;

Sevilecek biri olmadığın zamanlarda bile Seni Sevmeli...


Sarılacak biri olmadığın zamanlarda bile Sana Sarılmalı...


Dayanılmaz olduğun zamanlarda bile Sana Dayanmalı...

Dost dediğin;

Bütün dünya seni üzdüğünde Sana moral vermeli.

Güzel haberler aldığında seninle sevinmeli


Ve ağladığında, seninle ağlamalı...


Ama hepsinden daha çok;


Dost matematiksel olmalı;


Sevinci çarpmalı...


Üzüntüyü bölmeli...


Geçmişi çıkarmalı...


Yarını toplamalı...


Kalbinin derinliklerindeki ihtiyacı hesaplamalı...


Ve her zaman bütün parçalardan daha büyük olmalı...


İşi bitince seni bir tarafa atmamalı...

Mevlana'ya aittir.

 
Geri
Üst