eleştirel düşünme öğretilebilirmi/ alıntı

  • Konbuyu başlatan muraturkom
  • Başlangıç tarihi

Konu hakkında bilgilendirme

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Kişisel Gelişim Yazıları kategorisinde muraturkom tarafından oluşturulan eleştirel düşünme öğretilebilirmi\/ alıntı başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 4,157 kez görüntülenmiş, 7 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Kişisel Gelişim Yazıları
Konu Başlığı eleştirel düşünme öğretilebilirmi\/ alıntı
Konbuyu başlatan muraturkom
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan muraturkom
M

muraturkom

Eleştirel Düşünme Öğretilebilir mi?

Zehra İbşiroğlu

ELEŞTİREL DÜŞÜNME ÖĞRETİLEBİLİR Mİ?

  Sekiz yaşında küçük bir kızla oyun oynuyordum. En sevdiği on olguyu söyleyecekti. "Oyuncak kedi, deniz, çiçek, gülmek, lunapark, dondurma, düşünmek". Şaşırarak lafım kestim: "Düşünme mi, düşünmeyle ne kastediyorsun?" "Bayağı düşünmek işte" dedi. "Yani nasıl bir şey?" diye sordum. "Bana ait" dediv "Bana ait bir şey işte."

  Küçük kız düşünmeyi en sevdiği ölçüler arasına koyuyordu. Çünkü istediği zaman gizleyebileceği, istediği zaman dile getirebileceği kendisine ait bir şey olduğunu, yani özgürce kullanabileceği bir şey olduğunu keşfetmişti. Oyuncağı elinden alınabilirdi ya da lunaparka gitmesi engellenebilirdi, ama düşünmesine kimse karışamazdı.

  Küçük kızın bilincine vardığı bu özgürlük duygusu eleştirel düşünmede başka bir boyut kazanıyor. Çünkü eleştirel düşünme başıboş bir düşünsel etkinlik değil, sorunların özüne inen, çeşitli açılardan irdeleyen, anlamaya çalışan, gerekirse karşı çıkabilen bir düşünme biçimi. Bu bakımdan eleştirel düşünmede düşünebilme özgürlüğü sadece bana ait bir olgu olmaktan çıkıyor, sosyal bir işlev kazanıyor. Eleştirel düşünebilmek için bugün yaşadığımız dünyadan daha farklı, daha insancıl bir dünyanın olabileceğine inanmamız gerekiyor. Hiçbir şeye inanmıyorsanız, yani nihilistseniz ya da her şeyin olabileceğini düşünüyorsanız, yani postmodernseniz yaşama eleştirel bir açıdan bakamayacaksınız.

  Eleştirel düşünme düşünmenin en gelişmiş, en ileri biçimi, çünkü saplantısız, nesnel ve derinlemesine düşünme anlamına geliyor. Eleştirel düşünme yoluyla nitelikliyi niteliksizden, doğruyu yanlıştan ayırdedebiliyoruz. Başka deyişle düşünme bu bağlamda özgürce seçmemizi ve değerlendirmemizi sağlayan bir süzgeç işlevini görüyor.

  Düşünmeyi zevkli kılan sadece bize tattırdığı özgürlük duygusu değil, aynı zamanda bir şeyi yakalama, keşfetme heyecanı. B. Brecht düşünmenin, özellikle de bize yeni ufuklar açabilecek olan eleştirel düşünmenin cinsel haz kadar zevk verici olduğunu söylüyor. Bu benzetinin parmak bastığı önemli nokta düşünmenin sadece akılda olup biten bir olgu olmaması, duyularla bütünleşmesi. Düşünme bu bağlamda yaşamın özü, kaynağı anlamına geliyor. Hiç düşünmeyen, sürekli kendini yineleyen bir insanın yaşamı çok can sıkıcı olmalı. Yaşamama ya da bitkisel yaşam sürdürme gibi bir şey...

  Eleştirel düşünme etkinliği sürekli bir devinimi ve gelişimi koşulluyor
. Ancak toplumumuzda bu devinimi kesintiye uğratan, gelişim yollarını tıkayan engellerle karşılaşıyoruz. Toplum tarafından bize benimsetilen, içselleştirdiğimiz alışkanlıklar, değerler ve gelenekler var. Yani bazı şeyleri bir ayırdına bile varmadan, bilinçsizcene, körükörüne kabul etmek zorunda kalıyoruz. Otoriteye bağımlılık eleştirel düşünme engellerinin başında geliyor. Belli bir otoriteye, inanca, ideolojiye bağlanma ve düşünceleri o doğrultuda kalıplaştırma ve dondurma düşünmeyi kökünden yok ediyor. Otoriter düşünen bir insan ya başkalarına bağımlı oluyor ya da kendisini büyük bir otorite olarak görüp başkalarını eziyor. İşin şaşırtıcı ya da çelişkili yanı bizde çoğu kez eleştirel düşünme ile otoriter düşünmenin bir tutulması ya da birbiriyle karıştırılması. Oysa eleştirel düşünme belli bir konuda bir otorite olma, daha iyiyi bilme, üstün olma anlamına gelmiyor.

  Bir başka düşünme engeli de retorik geleneğimiz. Düşünmenin dile değil de dilin düşünmeye egemen olması ve düşünmeyi dil kalıplarının içinde boğarak yok etmesi ki, bence biz toplum olarak bu konuda çok ustayız.

  Düşünme engelleri olarak saptadığımız bu etkenlerle nasıl savaşılabilir, bunlara nasıl karşı çıkılabilir? Başka deyişle eleştirel düşünme nasıl öğretilebilir? Eleştirel düşünmeyi öğretebilmek için bunu amaç edinenlerin örnek oluşturmaları gerekiyor. Yazarsanız yazılarınızla, öğretim üyesiyseniz verdiğiniz dersle, araştırmacıysanız yaptığınız araştırmayla, sanatçıysanız sanatınızla düşünsel etkinliğin ne olduğunu göstereceksiniz. Düşünsel sürekliliğin gelişebileceği bir ortam, bir atmosfer yaratacaksınız. Bu da yaşam karşısında aldığınız tavra bağlı. Okuduğunuz, gördüğünüz, duyduğunuz her şeye her an her dakika bilinçle, sorgulayarak, deşerek bakabilme, bağlantıları görüp değerlendirebilme, başka görüşlere ve düşüncelere açık olma, sürekli olarak kendini yenileme yetilerinin gelişmiş olmasına, keşfetme merakı ve coşkusunu içinizde duymanıza bağlı. Yaşamı sevmenize bağlı.

Milliyet Sanat Dergisi- Zehra İbşiroğlu
 
Y

yesil_yol

Kullanıcı
2 Ocak 2008
En iyi cevaplar
0
0
Siirt
yazarımızın beyan etmek istediği cümlelerin topluluğu olan paragrafların en güzel ve kısa özeti belki de içinde geçen o; "düşünce yapımızın dili kullanmayıp da dilin düşüncelerimizi etkilediği tezidir."

Yazıyı bizimle paylaştırmada emeği geçen herkese teşekkürler
 
M

muraturkom

umarım eleştirilmekten hoşlanmayıp, eleştirmeyi çok seven önyargılı kişilere faydamız olur.
 
G

Görsel**

Ne yalan söleyim  fazla eleştriden hoşlanmam.
Katılaşmış tabu ve kurallardan uzak yeniliklere açık olmak zaten kişiyi öntyargılı olmaktan alı koyar.
Yine de telşekkürler.
 
S

su perisi

Kullanıcı
4 Ocak 2007
En iyi cevaplar
0
0
Eleştiriye açığımdır ama dozunda olursa...Olumlu eleştiri yapalım derken dalga-eylence eleştirisine girildimi bu olumlu yönünüde silip götürür benden..
Eleştirmeye geldin mi ayarı ne kadar  iyi ayarlasan da,karşıdakinin belli kalıplar içinde olup olumlu eleştiriyide olumsuz algılayabileceği için,çok nadir öz eleştiri yaparım...

Güzel bir konuya değinmişsin Murat...Keşke hayatta herkes eleştiriye açık olsa,sorunlar yaşanmazdı öyle olunca...Alışmışız eleştiriyi övgüye çevirmeye! Eleştirince olumluyuda algılamakda zorlanıyor insanlar...
Çok yakınım olmadıkça eleştirmem kimseyi...
 
M

muraturkom

su perisi/
Eleştiri zaten olumsuzlukların anlatıldığı sözlerden oluşuyor.  :bilgeadam

eleştiri  tanım: Bir insani, bir eseri, bir konuyu, dogru ve yanliş yanlarini bulup göstermek maksadiyla inceleme işi, tenkit * Bir edebiyat veya sanat eserini her yönüyle sağlamak ve değerlendirmek amacıyla yazılan yazı türü, tenkit, kritik * Özellikle bilginin temellerini ve doğruluk durumunu inceleme, sınama, yargılama.

Ülkemizde eleştiri mekanızmasının çalışmaması kişilerin eleştiriye karşı antipatik olmalarının bilimsel anlamda araştırılmalı.Demokrasinin az işlediği emir alan büyükleri yanlış söylese de sessiz kalmak zorunda olan , düşünce özgürsüzlüğü ırmağında akıp giden bir yaşantımız var. Amacım söylediklerini çürütmek değil benim peşinde olduğum güzel insanlarımıza yeni bir tarzı anlatmaya çalışmak.
örn: devlet dairesinde bir memurunu eleştiremiyoruz aksi taktirde işimizi yavaşlatmakla tehdit ediyor.Şahsi eleştirilere ise tamamen kapalıyız.Buunun nedenlerini kendimize sormak bile istemiyor uzak duruyoruz.Bu yüzdende dedikodu müessesi devreye giriyor.Sonuçta haberimiz olmadan insanlar aralarında zaten bu mekanızmayı çok güzel çalıştırıyor.

sevgiler





 
S

su perisi

Kullanıcı
4 Ocak 2007
En iyi cevaplar
0
0
Bende eleştirin ama yapıcı olsun,yıkıcı olmasın istiyorum..Tabi bazı durumlarda eleştiremeyince dedigin gibi dedikodu müessesi  devreye giriyor,her ne kadar uzak dursamda,bazı kişiler varki,o müessede olmakdan çok mutlular..Böyle bir ortamda isem,ortamdan uzaklaşır yada kırıcı olmadan tepkimi belli ederim..İkisinide yapamıyorsam,susarım :)
Susmakda bir nevi ses duyurmaktır,tabi anlayana  :)
 
M

muraturkom

  Garip değilmi siz olamdan birileri sizi yargılıyor ama karşınızda da dik duramıyorlar. hem de çok çirkin sevgili su perisi işte eleştirel düşünce tarzını bangır bangır anlatmak isteyişim bundan biz de eleştirilrin karşısında dik durmaya hazır olduğumuzda en azından dedikodu yapanlar karşısında savunma hakkımızı kullanırdık. ha engel olunabilir mi hayırkanımca o bir hastalık. kişilik bozukluğu dedikodu yap sonra gelip bird pişkin pişkin size sırıtıyorlar. sevgiler selamlar
 
Üst