Codex
Özgür Şahin
Site Kurucusu
Biliyorum yıllardır okumaktan ve duymaktan sıkıldınız, sıkıldınız ama ortada bilimsel ve tıbbi gerçekler var. Hareket etmek lazım, hareket. Yürümek, yüzmek, merdiven inip çıkmak; egzersiz yapmak lazım.
Ama bu yazı bilimsel bir yazı olmayacak. Ne kaloriler ne de bilimsel karışık veriler yok bu yazıda. Gündelik sade gerçekler olacak sizler için. Kafamda takılı kalan bilgi ve deneyim parçacıklarını birleştirmeye çalışacağım. Egzersiz için önce koşullarınız önemli tabi ki.
Her insanın gidip avuç dolusu para verip salonlarda şık ve renkli tayt takımları ile aerobik, yoga ya da pilates yapması değil demeye çalıştığım. Yapmak isteyene de karışmaya hakkımız yok tabi ki. Ama açıkçası ben çok keyif alamıyorum oralardan.
Ancak sadece rahat bir ayakkabı eski bir pantolon ve üst ile yapabileceğimiz o kadar çok eylem var ki vücudumuz için…
En başta yürüyüş, ne olur küçümsemeyiniz.
Bakınız yürüyünce neler oluyor vücudumuzda:
Öncelikle bacaklarımız, kalçalarımız ve karın bölgemiz çalışıyor.
Sindirim sistemimiz daha iyi çalışmaya başlıyor.
Kan dolaşımımız içindeki iyi kolesterol seviyesi yükseliyor.
Kalbimiz güçleniyor, kan basıncımız dengeleniyor.
Yürüyüş sırasında attığımız ter sayesinde toksinlerimiz azalıyor.
Ve kalori harcıyoruz tabi ki.
Ve form tutma adına bakarsak bir müddet sonra bacak, karın ve kalçalarımızda inanılmaz değişiklikler meydana geliyor.
Yürüdükçe ve yürürken etrafınızı gözlemledikçe mutluluk hormonlarınızın artıp stresinizin azalacağını biliyor muydunuz?
Peki; özellikle sabah erken yürümenin cildiniz üzerindeki olumlu etkilerini?
Bu saydıklarım hemen aklıma geliverenler.
Yürüyüşün en önemli özelliği ise başta da belirttiğim gibi malzeme gerektirmemesi. Özgürlüğünüze düşkünseniz tek başınıza yapabildiğiniz gibi; istediğiniz sayıda kişi ile grup da oluşturabilirsiniz.
Ayrıca tek başınıza yürürken beyninizi ister serbest bırakır, isterseniz gündelik sorunlarınızı düşünebilirsiniz.
Yürüyüş özel bir pist gerektirmez: Caddede yürümek, bağda bahçede yürümek, deniz kenarında yürümek ve hatta arada bir de yalınayak yürümek. Hepsinin kendine göre faydaları var. Kendine has keyifli yönleri var.
Saatlerce yürüyünüz demiyorum ki size. İsterseniz 100 metre ile başlayınız. Sonra giderek artırınız.
Önce salına, salına keyifle; sonra biraz tempolu dayanabildiğiniz kadar; sonra yine salınarak keyifle bitiriniz.
Hele ekonomik olarak edinebilirseniz bir de kulaklarınızda müzik sesi olursa… ben hatırlıyorum kendimi; sabah erken kulağımda walkman kaptırıp dans etmeye başladığımı parkta bahçede.
Sonuç olarak sizlere bahane kabul etmeyecek bir öneride bulundum. Keyifli, ucuz hatta ücretsiz , özgürlüğe, değişik varyasyonlara açık bir öneri.
Sağlığınız, güzelliğiniz ( yakışıklılığınız) için mütevazi ama inanılmaz faydalı bir öneri.
Var mı itirazı olan?
Ama bu yazı bilimsel bir yazı olmayacak. Ne kaloriler ne de bilimsel karışık veriler yok bu yazıda. Gündelik sade gerçekler olacak sizler için. Kafamda takılı kalan bilgi ve deneyim parçacıklarını birleştirmeye çalışacağım. Egzersiz için önce koşullarınız önemli tabi ki.
Her insanın gidip avuç dolusu para verip salonlarda şık ve renkli tayt takımları ile aerobik, yoga ya da pilates yapması değil demeye çalıştığım. Yapmak isteyene de karışmaya hakkımız yok tabi ki. Ama açıkçası ben çok keyif alamıyorum oralardan.
Ancak sadece rahat bir ayakkabı eski bir pantolon ve üst ile yapabileceğimiz o kadar çok eylem var ki vücudumuz için…
En başta yürüyüş, ne olur küçümsemeyiniz.
Bakınız yürüyünce neler oluyor vücudumuzda:
Öncelikle bacaklarımız, kalçalarımız ve karın bölgemiz çalışıyor.
Sindirim sistemimiz daha iyi çalışmaya başlıyor.
Kan dolaşımımız içindeki iyi kolesterol seviyesi yükseliyor.
Kalbimiz güçleniyor, kan basıncımız dengeleniyor.
Yürüyüş sırasında attığımız ter sayesinde toksinlerimiz azalıyor.
Ve kalori harcıyoruz tabi ki.
Ve form tutma adına bakarsak bir müddet sonra bacak, karın ve kalçalarımızda inanılmaz değişiklikler meydana geliyor.
Yürüdükçe ve yürürken etrafınızı gözlemledikçe mutluluk hormonlarınızın artıp stresinizin azalacağını biliyor muydunuz?
Peki; özellikle sabah erken yürümenin cildiniz üzerindeki olumlu etkilerini?
Bu saydıklarım hemen aklıma geliverenler.
Yürüyüşün en önemli özelliği ise başta da belirttiğim gibi malzeme gerektirmemesi. Özgürlüğünüze düşkünseniz tek başınıza yapabildiğiniz gibi; istediğiniz sayıda kişi ile grup da oluşturabilirsiniz.
Ayrıca tek başınıza yürürken beyninizi ister serbest bırakır, isterseniz gündelik sorunlarınızı düşünebilirsiniz.
Yürüyüş özel bir pist gerektirmez: Caddede yürümek, bağda bahçede yürümek, deniz kenarında yürümek ve hatta arada bir de yalınayak yürümek. Hepsinin kendine göre faydaları var. Kendine has keyifli yönleri var.
Saatlerce yürüyünüz demiyorum ki size. İsterseniz 100 metre ile başlayınız. Sonra giderek artırınız.
Önce salına, salına keyifle; sonra biraz tempolu dayanabildiğiniz kadar; sonra yine salınarak keyifle bitiriniz.
Hele ekonomik olarak edinebilirseniz bir de kulaklarınızda müzik sesi olursa… ben hatırlıyorum kendimi; sabah erken kulağımda walkman kaptırıp dans etmeye başladığımı parkta bahçede.
Sonuç olarak sizlere bahane kabul etmeyecek bir öneride bulundum. Keyifli, ucuz hatta ücretsiz , özgürlüğe, değişik varyasyonlara açık bir öneri.
Sağlığınız, güzelliğiniz ( yakışıklılığınız) için mütevazi ama inanılmaz faydalı bir öneri.
Var mı itirazı olan?
Dr. Yonca AYAS