Bilinçaltı; Bir bireyin iradesi dışında yani kendisi farkına varmadan kendisini çok yakından ilgilendiren zihinsel etkinliklerin tümü.Bu kavramında bilimsel öncülüğünü yapan psikanalizin Sigmund Freud dur.Freud’a göre,bilinç dışı süreçlerin kişi farkına varmasa bile davranışlarını etkileyeceğini ileri sürmüştür.
Freud ve onun izinden gidenler rüyanların ve dil sürçmelerinin gerçekte doğrudan ve yüz yüze gelinemeyecek kadar tehdit edici bilinç dışı içeriklerin üstü örtülü örneklerin olduğu kanısındadırlar.Bilinç dışı kuramıyla bir çok psikolog ve filozof uraşmış ama istenilen sonucu alamamışlardır.Bu düşünürler arasında Leibniz’in düşünceleri Freud’un düşüncelerine uymuştur.Deneysel psikolojinin öncüsü Wundth ve arkadaşlarına göre psikolojinin bir bilinç bilimi olduğunu savunmuşlardır.
Konumuzun ana temasına dönersek,zihin çalışmalarımızın bilinç dışına taşanlarına bilinçaltı denir.Geçici unutkanlıklar bu türden olaylardır.Çok iyi tanıdığımız kişilerin adlarını bazen uzun süre hatırlayamayız,fakat bir süre sonra hatırlarız. Bilinçdışı olayların oluşmasında en çok etken olan duygularımızdır.Beklenmedik bir zamanda karşılaştığımız haz yada elem duygularının oluşması ve bilinç alanına gelmesi bilinç dışı olayının su yüzüne çıkması anlamına gelmektedir.
Konumuzu yine bilim adamlarının kuramsal görüşleriyle bağlayalım;”Bazı bilim adamları bilinç dışını,insanın çocukluktan toplumsallaşmaya geçiş sürecinde ayrımına varmadığı tüm ruhsal mekanizmalar olarak ele alırlar.Dürtüler,kişilik özellikleri davranış kalıplar ve ilişki kurma biçimlerinin yanı sıra dil ve içselleştirilmiş toplum kuralları da bu yapıda yer alır.”
Freud ve onun izinden gidenler rüyanların ve dil sürçmelerinin gerçekte doğrudan ve yüz yüze gelinemeyecek kadar tehdit edici bilinç dışı içeriklerin üstü örtülü örneklerin olduğu kanısındadırlar.Bilinç dışı kuramıyla bir çok psikolog ve filozof uraşmış ama istenilen sonucu alamamışlardır.Bu düşünürler arasında Leibniz’in düşünceleri Freud’un düşüncelerine uymuştur.Deneysel psikolojinin öncüsü Wundth ve arkadaşlarına göre psikolojinin bir bilinç bilimi olduğunu savunmuşlardır.
Konumuzun ana temasına dönersek,zihin çalışmalarımızın bilinç dışına taşanlarına bilinçaltı denir.Geçici unutkanlıklar bu türden olaylardır.Çok iyi tanıdığımız kişilerin adlarını bazen uzun süre hatırlayamayız,fakat bir süre sonra hatırlarız. Bilinçdışı olayların oluşmasında en çok etken olan duygularımızdır.Beklenmedik bir zamanda karşılaştığımız haz yada elem duygularının oluşması ve bilinç alanına gelmesi bilinç dışı olayının su yüzüne çıkması anlamına gelmektedir.
Konumuzu yine bilim adamlarının kuramsal görüşleriyle bağlayalım;”Bazı bilim adamları bilinç dışını,insanın çocukluktan toplumsallaşmaya geçiş sürecinde ayrımına varmadığı tüm ruhsal mekanizmalar olarak ele alırlar.Dürtüler,kişilik özellikleri davranış kalıplar ve ilişki kurma biçimlerinin yanı sıra dil ve içselleştirilmiş toplum kuralları da bu yapıda yer alır.”