Bağımlı Olma Özgür Ol..

  • Konbuyu başlatan crt
  • Başlangıç tarihi

Konu hakkında bilgilendirme

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde crt tarafından oluşturulan Bağımlı Olma Özgür Ol.. başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 12,757 kez görüntülenmiş, 8 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı Bağımlı Olma Özgür Ol..
Konbuyu başlatan crt
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan prenses35
crt

crt

Kullanıcı
11 Eyl 2009
En iyi cevaplar
0
38
İstanbul

  'İçki, bütün kötülüklerin anasıdır` uyarısına aldırmamıştı Adam.
Bir gün Arkadaşı`na, ``Bizim eve misafirliğe gel de, kafaları demliyelim demişti. Arkadaşı da, `kafa demleme` sözünden hoşlanmış, ``Tamam!`` diye karşılık vermişti. ``Bu akşam sizin evdeyim!``

Akşam oldu. Çalınan zille kapıya açan Adam, karşısında gördüğü Arkadaşını, ``gel dostum!`` diyerek karşıladı. Onu içeri aldı. O günkü imkanların oturma yeri olan sedire buyur edip dinlenmesini sağladı.

Adam, yeni evlenmiş olmasına rağmen Arkadaşı henüz bekardı. Evvelce de yürütülen arkadaşlık, kendisi evlendi diye kesilecek değildi ya. Öyle düşünüyordu Adam. Bekarken oluşturulan arkadaşlık sitilinin aynı şekilde devam edeceğini sanıyordu.

Adam, mutfaktaki karısına;
``Hanım!`` diye seslendi. ``Sofrayı hazırla da karnımızı doyuralım! Getirdiğim şişeleri de koymayı unutma ha!``

Kadın, olur mu? diye söylendi içinden. evlenmiş adamın, içkili yemeğe, bekar arkadaşını getirmesi doğru olur mu? İtiraz edecek oldu; mutfağa gelen kocasının zılgıtının ağırlığında kalıp ``Tamam!`` dedi.

Neyse. Sofra hazırlandı. Tabaklar yerleştirilip içine yiyecekler kondu. Adam da Arkadaşı`nın kolundan kavrayıp, ``Haydi yemeğe!`` deyip çekiştirdi.

Sofrada, kadeh yerine kullandığı bardakları doldurdu adam. Arkadaşı`nın elindeki bardağa `Şerefe` vuruşu yapıp boğazından yuvarlamaya başladı.

Adam, karısına, zılgıtı çekmişti ya! Kendilerine hizmet etmeye zorlanan Kadın, ürkekliğinden, ``Şunu al..`` dediğinde, aldı; ``Şunu getir...`` dediğinde, getirdi.

Aradan biraz zaman geçtiğinde, hem Adam`ın hem de Arkadaşı`nın tavırları değişmeye başlamıştı. Kadın, yine sofraya geldiğinde, Arkadaşı ona anlamlı baktı, iç geçirme refleksine girip bir garip harekette bulundu.

Adam;
``Heeyyyyt!`` diyerek ayağa fırladı birden. Sofradaki bıçağı kaptı. Arkadaşı`nın üzerine yürüyüp;

``Sen, benim karıma sarkıntılık mı ediyorsun lan!`` deyip, vurdu... vurdu... vurdu.
* * *

Polis nezaretinde kandine gelmişti Adam. Bir şeylerin ters gittiğini farkediyordu. Namusum... diye mırıldandı. Namusuma dokundurur muyum ben be! Saat, sabaha yakın olmuştu galiba. Kafasını iki elinin arasından kaldırdı; hücreye girişini fark etmediği Komiser`i, kendine bakarken gördü.

Komiser;
``Ne halt ettiğinin farkında mısın?`` diye sordu. ``Arkadaşın, tahtalı köyü boyladı sayende!..``

Adam, sızlandı:

``Boyladı, Komiserim!..``
``Hapishane hayatın başlayacak ya; Karın`da perişan kalacak sayende!..``
``Perişan kalacak Komiserim!..``

Komiser, fazla demedi. İki kolunu, ``bu nasıl iştir Allahım!`` diyerek yana açtı. Kendini de facianın içindeymiş gibi hissedip hücreden çıkmak istedi.

Komiser, hücrenin kapısında durup geri döndü. Acıyan bir hâlle Adam`a bakıp;
``Artık anlamışsındır değil mi?`` diyerek başını salladı. ``Artık anlamışsındır, içki denen nesnenin, kötülüklerin anası olduğunu!``

(alıntı)
 
crt

crt

Kullanıcı
11 Eyl 2009
En iyi cevaplar
0
38
İstanbul
Dinle arkadaş..
İçinde büyüttüğün kötülüğü yenik düştüğün zaaflarını şuna buna olmadı içkiye yükleyerek kendini gizleme..
Dürüst ol ..Bu saçmalıklarına hele de anayı-babayı hiiç karıştırma..
Cesaretin varsa eğer  senin için iki seçenek var..
Ya adam gibi içer  yada bağımlı kalmaz özgürlüğü seçersin..


Video
Ekmek Şarap Sen Ve Ben
Mazlum Çimen-Ekmek şarap sen ve ben


"Ne diyordum arkadaş....
Diyordum ki ben bu zıkkımı içmek için içerim
Ama içerken düşünmem neden içiyorum diye
Daha sonra yaparım hayatın felsefesini
Sırayla olurum Fatih, Selim, Kanuni
Bazen kadın hamamında tellak....
Bazen Cristof Kolomb
Napolyon'ken düşünürüm elbede geçen günleri
Timur'ken Beyazıt'ı yenişimi....
Bir kere Aristo'nun hocası olmuştum
Ona verdiğim dersle gurur duymuştum
Bazen Jan Dark'ı kurtarmak için çalışan bir kahraman
Bazen odunun ateşleyen bir cellat olurum
Eğer daha da içersem
Shaskespare halt etmiş derim karşımda
Salyalı dudaklarımdan yayık sesimi dinlerim de
İşte Mozart'ın aradığı melodi bu diye gülerim
Enayiymiş be Platon.."
 
P

prenses35

Kullanıcı
23 Ağu 2008
En iyi cevaplar
0
36
İzmir
İnsan kendi eliyle kendi sonunu yazıyor işte.
Bağımlı insanların güçsüz olduğunu düşünüyorum,İradelerinin de zayıf olduğunu...
Çare değildir bağımlılık,bir çıkmazdır.
Bir şeylerden kurtulmaya çalısırken o bataklıkta tamamen yok olmak gibidir.
Özgürlüğünüzü kaybederseniz neyi kazanabilirsiniz ki...
ya da özgürlüğünüzü doğru kullanmazsanız nasıl yaşayabilirsiniz...

teşekkürler crt.
 
crt

crt

Kullanıcı
11 Eyl 2009
En iyi cevaplar
0
38
İstanbul
Prenses:)Güzel gerçekten yorumlamışsın ..Bende teşekkür ediyorum canım..
Evet insanın kendisini kontrol edememesi çok acı ..
Bağımlılık, duyguların, iradenin hatta kalbin kör noktasıdır..
İnsanı yer bitirir hücrelerin her noktasına işler önce akıl ve mantığı devredışı bırakır ve sonra da yok eder..!
 
P

prenses35

Kullanıcı
23 Ağu 2008
En iyi cevaplar
0
36
İzmir
Özgürlük Ya da Bağımlılık ; Seçiniz...


Özgür olmak canının istediği zaman istediğin şeyi yapmak demek değildir.
İstediğin yere gitmek, dağ tepe dolaşmak, sırt çantanı alıp yollara vurmak, yelkenlinle okyanusu geçmek demek de değildir.
Kuralları çiğneyerek, çoğunluğun yaptığının zıddını yapmaya çalışarak  özgür olunmaz.

Özgür insan,gerektiğinde her şeyden vazgeçebilendir.

Yani istediğiniz kadar dağlarda gezin,  kurallara başkaldırın, hatta uçuş dersleri alın gökyüzünde uçağınızla süzülün, paraşütle atlayın bunların hiçbiri sizi özgür kılmaz.

Önce bağımlılıklardan kurtulmalı insan. Bunun için de önce fark etmemiz gerekli iplerimizi kimlere veya neye kaptırdığımızı. Öyle sinsice yaklaşıp ele geçirir ki bağımlılıklar bizi,  ne zaman tam olarak, keyif aldığımız şeyden artık zevk almadığımız halde, vazgeçemez boyuta geldiğimizi hatırlayamayız.

Sigara, alkol, uyuşturucu, hap,  para, o kadın, o adam, onlar....
- olmazsa yaşayamam
- istediğim an bırakırım ancak bırakmak istemiyorum
- herkes ölüyor nasılsa içen de içmeyen de
- çok keyifli

Bağımlıysanız artık vicdanınızı rahatlatmak adına mutlaka bahaneleriniz olur. Unutursunuz eskiden onsuz gayet iyi yaşadığınızı. Hala zevk alıyormuşsunuz gibi bir yanılgıyı gerçekmiş gibi yaşarsınız. Sanki bağımlılıklardan kurtulmak için tek ve en önemli sebep sağlıkmış gibi düşünürsünüz, çünkü uzun zaman olmuştur özgürlüğünüzü terk edeli ve o ruh halinin mükemmelliğini unutalı.

Sabah uyandığınızda ne ağzındaki o iğrenç tat, ne baş ağrısı, ne de baş dönmesi sizi mutlu eder. Bir gece önce de aslında mutlu değildiniz kullanırken , içerken. Her defasında daha mutsuz olduğunuzdan dozunu arttırarak mutlu olmaya çalışıyorsunuz sadece. Bir tane daha sigara, bir kadeh daha, bir çekimlik daha...İnsanın bir maddeyi bu derece çok isterken sağlıklı düşünebilmesi, gerçekleri görmesi mümkün değil. Vücudumuzu bir yana bırakalım ruhumuza bunu yaşatmaya hakkımız yok.
İç huzurumuzu ve dengemizi yakalamanın yolu aşırı isteklerden, aşırı tüketimlerden uzak durmaktır.

Bugüne dek "iyi ki o ilk kadehi , ilk sigarayı, ilk hapı içmişim" diyen bir bağımlı ile hiç karşılaşmadım. Özgürlüğünü yeniden kazananlar ise asla bağımlılık yıllarını hatırlamak istemezler. O kadar keyiflidir ki özgürlük, o kadar huzurlu ve rahat.
Hayal edin bir an için bu hayatta her şeyden vazgeçebildiğinizi, hiçbir bağımlılığınız yok, sizden daha güçlü kim olabilir ki.

Her  insan bağımlılıklarından kurtulabilir yeter ki önce fark etsin, sadece fark etmek yeterli değil elbet. Özgürlüğünüz için bir süre size yol gösterecek bir profesyonelden yardım alın.


Ya da içmeye devam edin pişmanlığınızın hiçbir işe yaramayacağı son ana dek için.

Seçim sizin.


(Talin Taşçıoğullarından)
 
P

prenses35

Kullanıcı
23 Ağu 2008
En iyi cevaplar
0
36
İzmir
"Alışkanlıkların zincirleri,önce duyulmayacak kadar zayıf,sonra kırılmayacak kadar güçlü olurlar"
B.Disraeli


 
crt

crt

Kullanıcı
11 Eyl 2009
En iyi cevaplar
0
38
İstanbul
prenses35' Alıntı:
"Alışkanlıkların zincirleri,önce duyulmayacak kadar zayıf,sonra kırılmayacak kadar güçlü olurlar"
 Alışkanlıklar bağımlılığa dönüştüğünde ne yazıkki  tehlikeli olabiliyor..
 
P

prenses35

Kullanıcı
23 Ağu 2008
En iyi cevaplar
0
36
İzmir
evet,kendisini yönetemeyen kişilerde bağımlılığa dönüşür alışkanlıklar..
Ancak güzel alışkanlıklar edinirsek kendimize fayda sağlar..
 
Üst